|
|
Aslında bu yarayı fazla kaşımamak lazım. Zamana bıraksak belki küllenecek. Ama rahat bırakmayacaklarını adım gibi biliyorum.
Delikanlılığın raconunda adam harcamak yok. Delikanlı adam inandığı yolda koruyucudur. Bazen baba, bazen ağabey gibidir. Değer verdikleri uğruna çektiği acıları da içine gömer. Fatih Terim'i tanımayanlar atıp tutuyor. Galatasaray'ı içinde bulunduğu durumdan sanki onlar kurtaracakmış gibi. Üstelik bunu düşmanları değil, dost bildikleri yapıyor. Sahip çıkacakları, omuz verecekleri günlerde altını oyuyorlar. Ne sporculuğa, ne spor gazeteciliğine, ne de taraftarına yakışıyor... DOLDURUŞA GELİYORLAR Aslında kim ne yazarsa yazsın, Fatih Hoca'yı pek bağlamaz. Ama taraftar çok çabuk etkileniyor. Dolduruşa geliyorlar. Bu taraftar eskiden böyle değildi. Onlar iyi bilirler ki, futbolcu performansını moralle artırır. Destekler, omuz verirsen hatalarını azaltır. Diyelim ki, taraftar bundan sonraki maçlarında da takımı yuhalayacak, Terim'e göndermeler yaparak, belki istifa etmesine neden olacaklar. Bunun kime ne yararı var? Bu işler böyle mi düzelecek. Terim gitse kim gelecek? Alan almış, satan satmış. Biz Lucescu'nun da bu takımı şampiyon yaptığı halde yerden yere vurulduğunu biliyoruz. Sanki ortalıkta 8-10 tane daha Fatih Terim varmış gibi de "gitsin" diyorlar. Yazık, çok yazık. İKİ ARADA BİR DEREDE Fatih Terim Galatasaraylı. Giymiş ateşten gömleği boğuşuyor. İşin iç yüzünü O'ndan iyi kimse bilmiyor. Biz sadece tahmin ediyoruz. 250 gram kıymayla 20 kişiye köfte ziyafeti çekemezsin. Ama öyle görünmeye de mecbur bırakmışlarsa adam ne yapsın. Canaydın ve yönetiminin transfere ayırdığı para kadar oyuncu alınmış. Yani yönetim "Sana Ronaldo, Figo, Beckham, Roberto Carlos alalım" demiş de Fatih "istemem" mi demiş? Ha, ayrıca "istemem" deme hakkına da sahip. Galatasaray stat sıkıntısı çekerken Terim bu lüksü yaşar mı? Herşey parayla oluyor. Kaldı ki Terim'in önceki başarılarında Hagi'nin "bitti" gözüyle bakılan futbolunun son günleri, Okan, Emre, Ümit gibi futbolunun ilk günlerinde olanlarla biryerlere geldi. Ama bir dakikada gelmedi. O sabrı gösteren taraftar şimdi nerede? Kimse Fatih Terim'den yönetimini ya da futbolcusunu suçlayacak bir açıklama beklemesin. Çünkü Fatih Terim delikanlı adamdır. Kimseyi sattığını görmedim bugüne kadar. İki arada bir derede kalsa bile. HAVAYA GİRMELİYİZ İngiltere ile çok önemli bir maça çıkıyoruz. Türk Futbolu'nun evrensel boyutlarını biraz daha büyütme fırsatı geldi kucağımıza. Gurubumuzdaki gücümüzü dünya alem biliyor artık.. Takımlar bazında elde ettiğimiz başarılar doğal olarak Milli Takım'ımıza da yansıyor. Ay-yıldızlı formayı giyen 8 oyuncumuzun İngiltere, İtalya, İspanya, Almanya gibi futbolu endüstri haline getirmiş ülkelerde futbol oynamaları, bunun en büyük göstergesi. Yıllardır birarada oynamaları, oyun disiplininden ödün vermemeleri ulusumuzu İngiltere'yi yeneceğimiz konusunda umutlandırdı. Geri dönüşü olmayan bir yoldayız. Bu güne kadar gol bile atamadığımız İngiltere'yi bu kez yeneceğiz. Bu işin yolunu bize Beşiktaş gösterdi. İnancımız biraz daha arttı. TARAFTAR GÖREV BAŞINA Cumartesi günü Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı full çekmeli. Boş koltuk kalmamalı. Herkes yürekten ve maçın son düdüğü çalana dek Milli Takımımızı desteklemeli. Ama asla yanlış birşey yapmadan. Biz bu maçı sahada kazanacağız. Gerekirse hakemi de yenerek. EURO 2004 Avrupa Futbol Şampiyonası'na gurup lideri olarak biz gitmeliyiz. Futbolcularımızı bayraklarımız, davullarımız ve alkışlarımızla desteklemeli, Türkiye'nin futboldaki başarılarının raslantı olmadığını göstermeliyiz. Bu maçı sadece kazanmak değil, o gün dilden dile dolaşacak bir destan yazmalıyız. Cumartesi akşamı saat 20.00 de Fenerbahçe Şükrü Saraçoğlu Stadı'nda buluşmak dileğiyle.
|
|