T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

K Ü L T Ü R

Ayakkabı sayacılığından ressamlığa

Tam 30 yıldan beri ayakkabı sayacılığı yapan ilkokul mezunu Haşim Şentürk ilk resim sergisiyle herkesin sanatla ilgilenebileceği mesajını veriyor. Şentürk, "Resim yaparken adeta dünyadan kopuyor ve resme odaklanıyorum" sözleriyle içindeki sanat aşkını dile getiriyor.

30 yıl boyunca ayakkabı sayacılığı yaparak geçimini sağlayan ve "pişmeyi" bekleyen Haşim Şentürk'ün ilk resim sergisi, Bayrampaşa Belediyesi Sergi Salonu'nda sanatseverleri bekliyor. Günün değişen her saatini belli renklere büründürerek insanlara sunmayı hedefliyor Haşim Şentürk. Yok olmaya yüz tutmuş değerleri resimlerinde farklı renkler kullanarak anlatmaya çalışan Şentürk, doğada kendi gördüğü güzelliklerin başkaları tarafından da farkedilmesini sağlamak amacıyla paleti eline alarak içinde bulunduğu duygu yoğunluğunu resimlerine aksettiriyor. Şentürk, karamsar olduğu anlarda daha çok siyah tonu, neşeli olduğu anlarda açık renkleri tercih ediyor. Şentürk'e göre, duygular ne kadar yoğun olursa resmin vermek istediği mesaj da o derece etkin oluyor. Doğa aşkının kendisinde hastalık derecesine ulaştığını belirten Şentürk, "Bazı insanlar nasıl kumar oynamadan duramazsa, ben de resim yapmadan duramıyorum. Bu tutku bende hastalık haline geldi. Resim yaptığım zaman kendimi bulutların üzerinde hissediyorum" diyor. Resimlerin maddi kazanç sağlamak amacıyla oluş-turulmasının sanat anlayışına ters düştüğünü belirten Şentürk, konuyla ilgili şöyle değerlendirmede bulunuyor: "Fakat birtakım nedenlerden dolayı buna mecbur kalan kimselere de saygım sonsuz. Güzelliğe öyle hasretim ki bu resimleri sergileyip satmak bana dokunuyor."

Resimlerini çocukları gibi gördüğünü anlatan Şentürk, satılan her resmin ardından gözyaşı döktüğünü söylüyor. Öte yandan sergilenen eserlerine beklediği ilginin gösterilmemesinden yakınan Şentürk, Türkiye'de medyanın her alanda etkin bir role sahip olduğu görüşünde: "Resmin güzelliğine değil, altındaki imzaya önem veriliyor. Resimlere iki çizgi çek altında da ünlü bir imza bulundu mu o sergi çok ilgi görüyor. Bu sergiyi Nişantaşı, Ortaköy, Beyoğlu gibi semtlerde açsaydım eminim ilgi daha farklı olurdu." Şentürk'e göre resim, kişinin içindeki duygu yoğunluğunu anlamlı şekillerle tablolara yansıtması. Sanatçı, "Bir tabloya baktığımda oluşturulan çizgiler bana hiç bir şey çağrıştırmıyorsa bana göre o resim değildir" diyor. İlk sergisini Bayrampaşa Belediye Başkanlığı Sergi Salonu'nda açan Şentürk, 30 yıllık hayatını ayakkabıcılık yaparak geçirdi. Kendini daha iyi ifade etmek ve resim dalında "pişmek" için 30 yıl beklediğini belirten Şentürk, herkesi işinin ehli olmaya davet ediyor.



5 Mayıs 2002
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED