|
|
Gazeteciler USSM'de şahitlik yapsın mı?
Robert Fisk, İndependent gazetesinde yayımlanan yazısında, "Savaş mahkemelerine delil sunmak benim görevim değil. Sorgulamaya katılmak bir muhabirin görevlerinden değil. Bizler şahidiz, eğer becerebilirsek kötü insanların ismini veririz" dedi. Fisk, eğer uluslararası mahkeme tüm suçluluları yagılayacaksa kanaatinin değişebileceğini, aksi halde bir muhabirin soruşturmaya katılma zorunluluğu olmadığını belirtti. Fisk yazısında devamla, "26 yıldır ben Ortadoğu'da bir sürü cinayete şahitlik ettim. 1982'de, Suriye Özel Güçleri tarafından 20.000 sivil öldürülürken, ben Hama'daydım. Aynı yılda İsrailli katiller Sabra ve Şatilla kamplarında 1.700 Filistinli sivili doğrarken ben de oradaydım. Iraklı askerler gazlı bombaları Halepçe halkının üzerlerine atarken ben de İranlı askerlerle birlikteydim. Cezayir'de, Cezayirli askerlerin karıştığı olaylarda kan gölüne dönüşen Bentalha olayı olduğunda ben oradaydım. Her zaman bu olaylara karışanların mahkeme önüne çıkarılması gerektiğine inanmışımdır. Suriye başkanın kardeşi Rıfat Esad, Hama'daki olaydan sorumlu ve İspanya'da yaşıyor. Tabii ki hiç kimse onu mahkeme önüne getirmeyi düşünmüyor. Kendi ülkesinin araştırmacıları tarafından dahi Sabra ve Şatilla olayından şahsi olarak sorumlu tutulan Ariel Şaron şu an İsrail'in Başbakanı. Irak askeri soruşturmadan muaf durumda ve bizatihi biz Saddam Hüseyin'i devirmesi için onlara çağrıda bulunuyoruz. Evet, eğer herhangi bir muhabir yukarıdaki beyefendiler aleyhinde şahitlik etmeyi düşünüyorsa bunu unutsun. Çünkü Miloseviç davasında ifade vermek için çağrılan Jacky Rowland, Rıfat Esad'ı ve Şaron'u hapse koymak için davet edilmeyecektir" dedi. Her katliam işleyen kişinin değil de sadece batının yargılamak istediği kişiler hakkında muhabirlerin soruşturmaya katılmalarını istemenin kötü sonuçlar doğuracağını belirten Fisk, bunun da gazetecilik mesleği ile uzlaşmayacağını, sonunda gerçeklerin gizli kalacağını kaydetti. Dünyanın çeşitli yerlerindeki savaşları izleyen, katliamları gören gazetecilerin uluslararası mahkemelerde tanık olarak dinlenmesine dair tartışma Avrupa'da alevlendi.
Dünya medyası karşı
CNN, BBC, AP, New York Times gibi ünlü haber kuruluşları da dahil 34 kurum, eski muhabiri Jonathan Randal'ın Uluslararası Savaş Suçları Mahkemesi'nde (USSM) ifade vermesini engellemek isteyen Washington Post gazetesinde bir bildiri yayımlayarak destek çıktı. Gazeteciler, ifadeye zorlanmalarının çalışmalarını baltalayıp gerçeğin ortaya çıkmasını engelleyeceğini savundu. USSM'de soykırım suçuyla yargılanan Bosnalı Sırp Radoslav Brdjanin'in davasında ifade vermeye çağrılan Randal, bunu reddetmişti.
BBC MUHABİRİ İFADE VERDİ
BBC sunulan bildiriye katılsa da Yugoslavya'nın başkenti Belgrad'ta görevli eski muhabiri Jacky Rowland, önceki gün USSM'de süren Sırp lider Slobodan Miloşeviç'in davasında ifade verdi. 38 yaşındaki BBC muhabiri Rowland'ın, 1999 yılındaki NATO saldırıları sırasında bombalanan Kosova'daki Dubrava hapishanesinde yaşanan olaylara ilişkin ifade verdiği belirtildi. Miloseviç'e yapılan suçlamalar arasında Sırp birliklerinin hapishaneye düzenlenen bombalamayı takip eden günlerde 153 kişinin katledildiği iddiaları da yer alıyor. Sırp yetkililer, hapishanede ölenlerin NATO saldırıları sonucu hayatını kaybettiğini belirtiyor. BBC muhabiri olan Rowland, bombalamanın yaşandığı tarihte hapishaneyi 2 kez ziyaret etmişti.
|
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv Bilişim| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz. © ALL RIGHTS RESERVED |