T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

Y A Z A R L A R
Derviş'ten mühendis olmaz...

Fena bir adam değil aslında... Kötü fotoğraflar da vermiyor, ama... Bir türlü ısınamadım. "Kanım kaynamadı" derler ya, öyle.

Maocu arkadaşlara sorarsanız, Amerika'nın adamı.

Attila İlhan'a göre ise düpedüz ajan.

Ben mi?

Ben bir şey demiyorum.

Vicdansız da değilim, çok şükür septik de...

Bana göre ufku, becerisi, vizyonu sınırlı sıradan bir memur, sıradan bir bürokrat.

IMF kredilerini sağlama almak için hükümete dahil edilmişti; hem kredilerin tediyesini sağlayacak, hem de geri ödemelerde IMF'yi rahatlatacak yeni pozisyonlar yaratacaktı.

Görevi buydu.

Daha doğrusu, biz öyle sanıyorduk.

Meğer, "siyaset mühendisliği"nin öznesi olarak tedavüle sürülmüş.

Türkiye şimdi onun hükümette mi kalacağını, yoksa sol ve liberal unsurları tek çatı altında toplayarak yeni, yepyeni, gıcır gıcır bir oluşuma mı gideceğini tartışıyor.

DSP kibarca kapıyı gösterdi: "Kardeşim ya istifa edersin, ya da hükümetin bir üyesi gibi davranırsın. Siyasi ahlak bunu gerektirir."

Ama o ısrarla hükümetin bir parçası olduğunu ve "başlatılmış ekonomik reformların sıhhati için" bir süre daha görevinin başında kalacağını söylüyor; tabii bir yandan da siyasi angajmanlara girmekten, liderler arasında "hızlandırılmış ittifak turları" atmaktan kendini alamıyor.

Eskişehir'de yaptığı konuşmada, "Şu anda hükümette bir bakanım, çok doğal olarak öncelik bakanlıktadır. Bakanlığımı başarılı bir biçimde gittiği yere kadar sürdürmek niyetindeyim, iyi yönetim sağlandığında büyüme yüzde 7-8 olabilir" buyurmuş.

Hatırlayacaksınız, büyük umutlarla, "kurtarıcı" pozlarında davet edilmişti ülkeye; medyanın aklıevel kesimi (yani "kartel") sol bir "huruç hareketi" bile vehmetmişti sonradan "Millî Şef" hayranı olduğu ortaya çıkan Büyükadalı burjuva çocuğunun avdetinden.

Kredi bulmaktan öte "görünür" bir başarısı olmadı.

Ekonomi iyice dibe vurdu.

Büyüme "eksi"den eksiye sadece bir puan oynadı.

Buna rağmen her hareketinde keramet vehmettiler adamcağızın.

Şort giydirip sokaklara saldılar.

Tenis oynattılar.

Boğaz'da balık ziyafeti verdiler.

Layla'nın ışıklarını gösterip "Türkiye'nin aslında o kadar da fakir bir ülke" olmadığını söylettiler.

"İdeal eş" pozları verdirttiler.

Eh, seçmenin zihnini çelmeye yönelik üçüncü sınıf bir Amerikan numarasıdır, siyasette iş görebilir...

Ancak, Türkiye'yi kurtarma misyonuna soyunmuş siyasetçinin, temel bazı sorulara açık, anlaşılabilir, net cevaplar vermesi gerekiyor?

Milli Güvenlik Kurulu'nun sivilleştirilmesi, Genelkurmay'ın AB ülkelerinde olduğu gibi Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması gibi 'netameli' konularda net düşünce ve tutumu neydi? Bir yargı reformu taslağı var mıydı? "Din ve vicdan özgürlüğü" ona ne çağrıştırıyordu?

Türkiye'de seçimlerin, bugüne kadar halkı yönetime katmak, dolayısıyla sorunları çözmek ihtiyacına binaen değil, "aydınlar ve bürokratlar kastı"nın "cahil", "eğitimsiz", "geri" bulduğu yığınları "devlete yaklaştırmamak" âli maksadıyla yapıldığı gözönüne alınırsa, bundan sonra devletle halkı barıştıracak, devleti yeniden "vatandaşın devleti" kılacak ne tür projeler geliştirmeyi düşünüyordu?

Hiç...

Çözüm önerilerini kalem kalem dercettiğini varsaysak bile ne değişecek?

Kemal Derviş kim ki?

Bilgisi, birikimi, müktesabatı nedir?

Daha da önemlisi, siyasi meşruiyetini nereden almaktadır?

Bugüne kadar kaç sandık gördü, kaç delege tanıdı, hangi parti mekanizmalarında bulundu, hangi taşra örgütünde çalıştı ve kaç defa oy kullandı?

Kör kör gözüne parmağım yöntemlerle yürüttüğü mühendislik çabası, yoksa bir ön kesme, "istenmeyeni devre dışı bırakma" gayretkeşliği mi?

Hem, liberal ve sol unsurları tek çatı altında toplayıp, "sistem"le uyumlu ama daha az kemalize bir parti yaratma görevini ona kim verdi?

Halk mı? Solun paramparça görüntüsünden rahatsız olan sol ve liberal kanaat önderleri mi? Avrupa Birliği mi? Amerika mı? İyi saatte olsunlar mı?

Kim?


9 Ağustos 2002
Cuma
 
MEHMET E. YAVUZ


Künye
Temsilcilikler
ReklamTarifesi
AboneFormu
MesajFormu

Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür
Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED