![]() |
![]() |
![]() |
![]()
|
![]() |
![]() |
|
![]() |
![]()
Avrupa Birliği'ne Uyum Yasaları'nın büyük bir dayanışmayla ve bir anlamda ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın öncü çabaları ile TBMM'den çıkması hepimizi ümitlendirmişti.. Yaygın biçimde, "Türkiye artık eskisi gibi olmayacak" düşüncesinin seslendirildiğini, hepimiz duyuyorduk.. Ancak, Uyum Yasaları geride kalıp, gündeme "Erken Seçim" bütün ağırlığı ile girince, yine "Eski Türkiye"nin görüntüleri, siyasete egemen oldu.. Bu "Eski Türkiye"nin aktörleri arasında, her seçimde ve her alanda başarısız olmuş, "eski parti liderleri" tabiî var.. Ama ilgi çekici olan, kendilerini "Yeni" olarak sunan Kemal Derviş, İsmail Cem, Mehmet Ali Bayar benzeri isimler de, sahnede koşuşup duruyor. Öncelikle şu "Kemal Derviş Olayı"nın, ciddi bir tahlile ihtiyacı var diye düşünüyoruz.. Bakanlıktaki performansı, uygar görüntüsü, tahlil etmek istediğimiz konuların dışında.. Ama Derviş'in şu anda "siyaset" diye sergilediği tablo, açıkçası ayıplıdır.. Derviş eğer bu Koalisyon'a karşı ise ve bu koalisyonun dağılmasından yana ise (ki Koalisyon'un dağılmasından yana olan tüm kesimlerle işbirliği içinde), hemen bakanlıktan istifa etmelidir.. "Siyasi Ahlak"ın gereği budur.. Derviş'e endeksli politika yapan Fikret Ünlü ve Tayyibe Gülek'in de, Hükûmette bulunmaları ve "Truva Atı" rolü oynamaları ayıplıdır.. Derviş'in ideoloji olarak sunduğu "sol-liberal" görüşe ve bu görüşe dayalı ittifak oluşturma çabalarına gelince.. Derviş ne yazık ki, birleştiren değil "Bölen" ve "Cepheleştiren" bir eylemin simgesi halindedir bugün.. İşbirliği içinde bulunduğu söylenilen ve sosyal demokrat olduğu ilan edilen Yeni Türkiye Partisi, kendisine en yakın olan CHP'ye değil, milliyetçi-muhafazakar DTP'ye yakınlaşmıştır.. Eğer Derviş ve YTP'liler, zaten güçlenen CHP içinde yer alsalardı, hiç ittifaka gerek kalmadan, CHP oyların yüzde 20'ye yakınını alabilirdi.. Oysa şimdi Derviş ve YTP, CHP'yi de yıpratan bir konumdalar.. Derviş'in ortaya attığı "ittifak" kavramı bu arada Tekel Medyası tarafından hem işe yarar biçimde algılanmış ve bir çeşit "Mesut Yılmaz'ı barajdan kurtarma faaliyeti"ne konu edilmiş durumda.. Bunun için AK Parti, DYP ve her çeşit oluşum, "Kullanılabilir Araçlar" şeklinde algılanıyor. Diyelim ki Derviş, sosyal demokrat olmaktan çok "Liberal" olmayı seçti.. Girsin ANAP'a.. Bu partiye açık desteğini versin.. Ve Mesut Yılmaz'ı da, barajın altında yok olmaktan kurtarsın.. YTP de, madem DTP ile işbirliği yapabiliyor.. Demek ki, ANAP'la haydi haydi yapabilir.. Böylece bütün eskiler ve yeni olduklarını sananlar, medyayı da tatmin ederler.. Mesele şu.. Bir genel seçim var.. Bu seçimde başarısız olanlar tasfiye edilecek.. Seçim, demokrasiye sağlık getirecek.. Şimdi Kemal Derviş ve onun gibiler, seçimi etkisiz kılacak oyunların aktörleri durumundalar.. Bu da iyice ayıplı hale geldi.. Yani Derviş, bıktırmaya başladı..
ŞAKA
Öcalan'dan Derviş'e..
1999 Nisan seçimlerinde, Öcalan'ın Türkiye'ye getirilmesi, milli iradeyi saptırmış ve Ecevit ile Bahçeli, seçimlerin galipleri olarak sandıktan çıkmışlardı.. 2002 Kasım seçimlerinde milli iradeyi saptırma ve seçmenin kafasını karıştırma rolünü, Kemal Derviş ve "ittifak" kavramı oynuyor.. Bakalım bundan sonraki seçimde kim "saptırıcı" rolü oynayacak?
ERKAN MUMCU HAKLI
Al gülüm-ver gülüm demokrasisi
ANAP Isparta Milletvekili Erkan Mumcu, kendisinden beklenilen çıkışı yaptı.. Türkiye'deki bir avuçluk oligarşinin "çoğunluğu oluşturan mağdurlara karşı" ne tür iktidar ve imtiyaz oyunları oynadıklarını, NTV'de çok güzel anlattı.. Gerçekten bu iş giderek, "Al gülüm-ver gülüm demokrasisi" haline dönüşüyor. Sanıyoruz, Erkan Mumcu, ANAP içinde tek başına değil.. Mutlaka bu olup bitenlerin ayıplılığını gören, başka ANAP'lılar da var.. ANAP Kongresi'nde en büyük oyu alıp, sonra görevlerinden uzaklaştıran bir Erkan Mumcu, siyasi partiler düzeninin en iyi göstergesi.. Aynı durum "DSP'nin 9'ları" için de söz konusu.. Partilerine ihanet etmek yerine, ilkelerine sahip çıkan "9'lar" da, siyasetin özlediği ilkeliliği simgeliyorlar.. Eğer bu yapı, Erkan Mumcu'ları veya DSP'li 9'ları siyaset dışında bırakırsa, yapacağımız hiçbir şey kalmıyor demektir.
|
![]() |
|
![]() |
![]() |
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |