Devlet Bakanı Recep Önal, kamu bankalarının görev zararlarını karşılamak üzere çıkarılacak tahvillerin Başbakanlık tarafından onaylandığını bildirdi.

Önal, Ziraat Bankası ve Halk Bankası'na 2'şer katrilyon liralık, Ziraat Bankası'na 500 milyon dolar Halk Bankası'na da 250 milyon dolarlık tahvil verileceğini söyledi.

Önal, bunu piyasaları olumlu yönde etkileyeceğini, banka görev zararlarının piyasalarda daha önce işlem görmediğini, tahviller ile birlikte işlerlilik ve likidite kazandıracak bir operasyon olduğunu söyledi. Önal, Hazine'nin bu ay içinde yapacağı ihalelerin hatırlatılması üzerine, ihalelerde teklif edilecek fiyatları beğendikleri yerden alacaklarını ve beğenmedikleri yerden almayacaklarını belirtti.

Rehabilitasyon hızlandırılacak

Devlet Bakanı Recep Önal, kamu bankalarının rehabilitasyonunu kanunda öngörülen süreden önce tamamlamayı hedeflediklerini bildirdi. Önal, kamu bankalarının borçlanma piyasasından çekilmesi gerektiğini söyledi. Bu amaçla sözkonusu bankaların görev zararlarına karşılık tahvil çıkarılacağını kaydeden Önal, "Bu, Başbakan'ın onayı ile gerçekleşecek" dedi.

Özkan'ın devri doğru karar

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'ın başka sorumluluklarının da bulunduğunu bu nedenle kendi bakanlığına bağlı bağlı Halk Bankası ile Türkiye Kalkınma Bankası'nı devretmesinin doğru bir karar olduğunu kaydeden Recep Önal, aynı işlemin Emlak Bankası'nda da yapılıp yapılmayacağı sorusunu yanıtlarken, bunun önemli olmadığını, çünkü bu bankanın da özelleştirilmesi için rehabilite edilmesi gerektiğini söyledi.

Önal, "Rehabilitasyon sırasında zaten kurullar oluşturulacak. Kurullara eleman seçimi içindeyiz. Rehabilitasyon işini kanunda öngörülen süreden önce tamamlamayı hedefliyoruz" diye konuştu. Bakan Recep Önal, aynı çabanın, IMF'ye verilen Niyet Mektubu'ndaki taahhütler ile TBMM'ye sunulan ekonomiyle ilgili tasarılar için de geçerli olduğu ifade etti.

Bu arada Önal, bankacılık sektöründe 1980'li yıllarda karşılaşılan sorunların deregülasyondan, 1994'teki sorunların aşırı kur riskinden, 90'ların sonundaki sorunların ise ahlaki riziko ve hatalı kredilendirmeden kaynaklandığını söyledi.

Devlet Bakanı Önal, 1980 yılından bu yana batan bankaların kamuya maliyetinin "anlam ifade edebilecek şekilde ABD Doları bazında ya da sabit fiyatlarla bir hesaplamasının yapılmadığını"açıkladı.

Maliyet hesaplanmadı

Devlet Bakanı Önal, FP Karaman Milletvekili Zeki Ünal'ın, "1980 yılından bu güne kadar batan 18 banka için devletin 80 milyar dolar harcadığı iddia edilmiştir. Bu iddia doğru mudur, değilse bugüne kadar kaç dolar harcanmıştır" şeklindeki yazılı soru önergesine verdiği yanıtta, bu bankaların kamuya maliyeti hakkında hesaplama yapılmadığı için, sözkonusu iddialar konusunda bir görüş belirtilemediğini bildirdi.

1994 krizi kur riskinden

Diğer bir sıkıntılı dönemin 1994 yılında yaşandığını, bankaların bu dönemde aşırı derecede kur riski üstlendiklerini ve Türk Lirası'nın yabancı paralar karşısında değer yitirmesi sonucu birçok bankanın üstlendikleri kur riskini taşıyamaz hale geldiklerini hatırlatan Devlet Bakanı Recep Önal, "İç piyasalarda faizler dramatik artışlar göstermiş, birçok sektör ciddi sıkıntılar yaşamış ve sıkıntı yaşayan sektör firmaları bankalara olan yükümlülüklerini yerine getirmekte zorlanmış, bunun yanında yabancı piyasalar Türkiye'ye yönelik ülke riski nedeniyle kredi imkanlarını büyük ölçüde ortadan kaldırmışlardır" şeklinde konuştu.