![]() |
![]() |
![]() |
![]()
|
![]() |
![]() |
|
![]() |
![]() RTÜK görüşmeleri... Hükümet, medya patronları lehine bir sonuç üretme adına, sabahlara kadar süren yoğun bir mesai yapıyor. TBMM Başkanvekili, muhalefet önerisini okuyor. "Komisyon katılıyor mu?" diye soruyor. Komisyon, "Evet, katılıyoruz" diye cevap veriyor. Ardından, "Hükümet katılıyor mu?" diye soruyor. Hükümet sözcüsü "Katılıyoruz" diyor. Oylamaya geçiliyor. Hükümet üyeleri, Ecevit, Bahçeli ve Yılmaz gibi 'büyük' unvanlı şahsiyetler, az önce muhalefetin söz hakkını engellemek için katıldıklarını beyan ettikleri öneriye "Hayır" oyu veriyorlar. Görüşmeler boyunca, belki 20-30 defa tekekkür eden bu sahne, 2001 yılının milliyetçi-solcu-liberal-muhafazakar hükümetine pek de yakışıyor.
İbret sahneleri
RTÜK görüşmeleri boyunca, iktidar, muhalefet, televizyonlar, gazeteler, gazetelerin dışardan bakıldığında fiyakalı görünen köşe yazarları kötü bir sınav verdi. Bugün, ülkedeki hakim siyasi atmosfere göre, hava tahmin raporu yüzünden bile bir TV kanalının frekans sözleşmesini iptal etmeyi mümkün kılacak bir RTÜK Yasamız var. Bu yasa sayesinde, yazılı basın organları, hükümetlerin 'kötü' uygulamalarına 'kötü' dedikleri için yüzmilyarlarca lira ceza ödeyebilecek. Tirajları birkaç yüzü geçmeyen yerel gazeteler, 50-60 bin nüfuslu kasabalarda hizmet veren yerel televizyonlar, bütün maddi varlıklarını birkaç kez satın alacak para cezalarıyla diri diri toprağa gömülebilecek. Şanlı şöhretli köşe yazarlarının 'şeffaflık' dedikleri şeyin gerçekleşmesi, yine 'Bay Patron'un insafına, dürüstlüğüne bırakılacak. Patron, dilerse televizyonunun sahibi olarak görünecek, dilemezse, patronluğunu sadık yöneticileri vasıtasıyla icra edecek. Yeni RTÜK'ümüz, interneti de rahat bırakmamaya kararlıydı. İnternetle ilgili 'gerici' kısıtlamaların dozunun azaltılmasında, Yeni Şafak'ın ısrarlı yayınının önemli etkisi oldu. Yeni Şafak, son döneme damgasını vuran hortum vakaları ve enerji yolsuzluklarında olduğu gibi RTÜK Yasası'nın Meclis'ten geçmesiyle sonuçlanan ibret verici süreç içinde de yayın yönetimi ve yazarlarıyla, millete karşı sorumluluğunu yerine getirmek için bütün enerjisini seferber etti. RTÜK gerçeğini bütün boyutlarıyla yansıtmakla kalmadı, görüşmelerin bütün safhalarında, iktidarı olduğu gibi muhalefeti de uyardı ve eleştirdi.
Tantan operasyonu
Hükümetin, özellikle de ANAP lideri Mesut Yılmaz'ın Tantan'ı tasfiye hazırlığı, ucu hükümetin ANAP kanadına dokunan Beyaz Enerji ve Mavi Akım operasyonlarıyla başlamıştı. Hükümetle çıkar ilişkisi içinde olan medya organlarının anti-Tantan kampanyaları tasfiye sürecinin ilk işaretleriydi. Yeni Şafak, yolsuzlukla mücadelenin hükümet duvarına dayandığını ve orada durduğunu belgeleyen bu gelişmeyi de ilk aşamalarında teşhis etti. Mesut Yılmaz'ın 'şimdilik' öne geçtiği bu 'oyun'un nasıl devam edeceğini ve nasıl sonuçlanacağını hep birlikte göreceğiz.
|
![]() |
|
![]() |
![]() |
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Hayat | Arşiv Bilişim | Aktüel | İzlenim | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |