T ü r k i y e ' n i n   B i r i k i m i

A K T Ü E L

Öğretmenlik revaçta

150 bin öğretmen açığının bulunduğu Türkiye'de buna rağmen insanlar ÖSS'de eğitim fakültelerinin, memur alımlarında da Milli Eğitim Bakanlığı'nın kapısında kuyruğa giriyor.

Öğretmenliğin günümüzde revaçta olduğu gözleniyor. Türkiye'de öğretmenlik mesleği üç yönüyle kendini gösteriyor. Aldığı maaş öğretmenlerin aylık giderinin yarısını dahi karşılamadığı halde, öğretmenlik Türkiye'de, en çok arzulanan, en çok erken emeklilik yaşanan ve de en çok kadro açığı bulunan branşların başında geliyor. Yaklaşık 200 bin öğretmen adayının bulunduğu Türkiye'de mali yetersizlik nedeniyle maalesef 150 bin kişilik öğretmen açığı ise bir türlü karşılanamıyor.

Emekliye ayrılan ayrılana

Türkiye'de her yıl yaşanan öğetmen açığı sorununu çözmek üzere atanan öğretmen sayısından daha fazlası emekliye ayrılıyor. 8 yıllık zorunlu kesintisiz eğitimin yasalaştığı 1997-98 öğretim yılı için 190 bin öğretmen alımını hedef olarak gösteren MEB, bu hayalini başka bir bahara ertelemiş gözükürken, atanan sayı kadar öğretmen emekliliğe ayrılmayı tercih ediyor. 2001/2002 eğitim öğretim yılı öğretmen açığını kapatmak üzere 26 bin öğretmen atanırken, bu rakamın öğretmen açığını kapatmak bir yana, bu yıl görevinden ayrılan öğretmen sayısını ancak karşılayabildiği belirtiliyor.

Çoğu ikinci bir iş yapan öğretmenler Milli Eğitim Bakanlığı'nın okullarından ayrıldıktan sonra, genellikle özel dershanelere geçiyor. Kısacası "kutsal" olarak bilinen öğretmenlik, bu açıdan bakıldığında giderek kaçınılası meslekler arasında ilk sıralara yükseliyor.

Madalyonun öbür yüzü

Ancak madalyonun öbür yüzü, bambaşka bir Türkiye gerçeğini daha gözler önüne seriyor. Çünkü maaşı komik derecede düşük, mesleki sorunları zor olsa da, hala öğretmenlik en çok tercih edilen branşların neredeyse en başında geliyor. Bu durumu, Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS)'nda eğitim fakültelerine gösterilen yoğun talep ortaya koyuyor. Talep nedeniyle eğitim fakültelerinin giriş taban puanları çoğu mühendislik fakültelerini bile geride bırakmış bulunuyor.

Öğretmenlik 'sağlam iş'

İnsanların tüm olumsuz şartlara rağmen hala öğretmenlik mesleğini tercih etmelerinin arkasında ise, varolan kadro ihtiyacı, başka alanlarda iş imkanının yok denecek kadar az olması ile "sağlam iş" olarak bakılması yatıyor. Eğitim Bir Sen Genel Başkanı Niyazi Yavuz, bir an önce kadro tahsis edilmesi gerektiğini belirtiyor.

150 bin kadro açığı var

En az 150 bin kişilik bir kadro açığı bulunduğunu hatırlatan Yavuz, "İhtiyacı karşılayacak öğretmen var. Ama bu beceriksiz hükümet, gerekli parayı ayıramıyor. Öğretmen bir yana eğitimin temel ihtiyaçlarına bile pay ayıramayan MEB öğretmen açığını nasıl kapatsın?" diye soruyor.

 
HASIR BİLEZİĞE GURBETÇİ İLGİSİ
Diyarbakır`da altın ustalarınca özenle işlenerek üretilen ``hasır bilezik``lere gurbetçiler yoğun ilgi gösteriyor. Türkiye`de yalnızca Diyarbakır`da üretildiği için kentin ismiyle adlandırılan hasır bilezik, 18 veya 22 ayar altının eritilerek inceltilip tel haline getirilmesi ve daha sonra tek tek kareler halinde bunların kesilip birbirlerine geçirilmesiyle yapılıyor. Bir zamanlar Diyarbakırlı kadınların ve gelinlerin kollarını süsleyen, evliliklerde kız ailesinin isteklerinin ilk sırasında yer alan hasır bilezik, bu özelliğini artık koruyamıyor. Kuyumcular Odası Başkanı Şaban Yakşi, hasır bileziğin pahalı olması nedeniyle sadece sipariş üzerine üretildiğini ve iç piyasada satışın durma noktasında bulunduğunu belirterek, hasır bileziğinin fiyatının yaklaşık 2 milyar lira olduğunu söyledi.
Diyanet: Camiler üniversite gibi
Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Mehmet Altunkaya, "Camiler, hiçbir üniversitenin veremeyeceği kalıcı bilgileri veren üniversitelerdir" dedi. Altunkaya, Camiler Haftası çerçevesinde Zonguldak İl Müftülüğü'nce düzenlenen konferansta, camilerin vatanın tapu senedi, dünya işleri ile istişarenin de yapılarak eğitim-öğretimin başlatıldığı bir mekan olduğunu söyledi. İstiklal Savaşı'nın kazanılmasında camilerin önemini anlatan Altunkaya, "Camiler, hiçbir üniversitenin veremeyeceği kalıcı bilgileri veren üniversitelerdir. Ancak camilerde hizmet süreleri kısaldı. Bunun nedenlerini hocalara sorduğumuzda, 'cami içinden eşyalar çalınıyor' şeklinde cevaplıyorlar. Bunun izahı nasıl yapılır? Camilerimize sahip çıkalım, çocuklarımıza da sahip çıkmalarını tembih edelim" dedi.

7 Ekim 2001
Pazar
 
Künye
Temsilcilikler
Reklam Tarifesi
Abone Formu
Mesaj Formu
Ana Sayfa | Gündem | Politika| Ekonomi | Dünya
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon| Hayat| Arşiv
Bilişim
| Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED