|
|
Dostlar alış verişte görsün
İşin başında, şöyle bir ince bir hesap yapalım!.. Beşiktaş, ligde ezeli rakipleri Fenerbahçe ve Galatasaray ile şampiyonluk mücadelesi yapıyor. Galatasaray'ın 5, Fenerbahçe'nin 1 puan önde olmasını bir yana bırakalım. Daum'un günlerinin büyük bir bölümünü soyunma odası koridoru yerine, adliye koridorlarında geçirdiğini de unutalım. Düz bir mantık ile Siyah-Beyazlılar'ın ligde şampiyonluk şansı yüzde 33. Şimdi gelelim kupaya. Yukarıdaki hesabı niye yaptık? Fenerbahçe'nin, Galatasaray'ın ve hatta Bursaspor ve Ankaragücü gibi takımların elenmesiyle meydan Beşiktaş'a ve Trabzonspor'a kaldı. Diğer takımları küçümsediğimiz ortaya çıkmasın. Ancak Trabzon ve Gaziantep dahil hiçbiri eski formunda değil. Bu demek oluyor ki, Beşiktaş'ın kazanma şansı yüzde 75'in üzerinde. Bunun için Siyah-Beyazlı kulüpte ve takımda özel işlemler yapılmalı. Bunlar ne diye sorulacak olursa!.. Beşiktaş, kupaya var gücünle asılmalı ve her maçı büyük bir ciddiyetle final havasında oynamalı. Şimdi sıra dünkü Yozgat maçında. Beşiktaş'ın bu karşılaşmayı öyle pek ciddiye aldığını söyleyemeyiz. Hababam futbolu maçın büyük bölümünde oyuna egemen oldu. Skoru bir kenara bırakalım. Göze batan Beşiktaşlı'yı bulmak zorun ötesinde. Orta sahada defansa dayalı oynamasına rağmen forvetin beceriksizliğinden bunalan Tayfur'u diğerlerinden ayıralım. Kalede Myhre'nin güven verdiğini söyleyebilirim. Kupayı belli ki yük olarak kabul eden Yozgatspor'un yürümeyen forveti Siyah-Beyazlı defansın işini kolaylaştırdı. Hal böyle olunca bütün işi rakip sahada gol aramak olan Beşiktaş, doğrusunu isterseniz. Böyle ahım şahım bir futbol oynamadı. Gereken neyse o yapıldı... Türkçesi dostlar alış vreişte görsün. Yarı finalin bu zahmetsiz tempoda gitmeyeceğini de şimdiden belirtelim.
|
|
Kültür | Spor | Yazarlar | Televizyon | Ramazan | Arşiv Bilişim | Aktüel | Dizi | Röportaj | Karikatür |
© ALL RIGHTS RESERVED |