Türkiye'nin birikimi... | ||
|
Kazanmak evet önemli ama...
Birkaç yıl önce, Seattle Özel Olimpiyatları'nda, tümü fiziksel ve zihinsel özürlü olan dokuz yarışmacı, 100 metre koşusu için, başlama çizgisinde toplandılar. Başlama işareti verilince, hepsi birlikte harekete geçti. Bir hamlede başlayamadılar belki ama, en az yarısı, bitirmek ve kazanmak için istekliydi. Yarışın başladığı anda, içlerinden bir delikanlı, tökezleyip yere düştü ve ağlamaya başladı. Diğer sekiz kişi, delikanlının ağlamasını duymuşlardı. Yavaşladılar ve geriye baktılar. Hepsi yönlerini değiştirdi ve geriye dönerek onun yanına geldiler. İçlerinden Down Sendrom'lu bir kız, eğilip ağlayan çocuğu öptü "Bu onun daha iyi olmasını sağlar" dedi. Sonra dokuzu birden kolkola girdiler ve bitiş çizgisine doğru hep birlikte yürüdüler. Stadyumdaki herkes, ayağa kalkıp dakikalarca onları alkışladı. Dr. Alper Mumcu'ya, bu hikâyeyi bir arkadaşı göndermiş, o da bir başka arkadaşına... Ne kadar döndü dolaştı bilemiyoruz, bize de uğradı. Takdir edeceğinizi umuyoruz ki, hikâye güzel. Biz de size anlatmak istedik. Siz de sırf birine iyilik olsun diye yolunuzu değiştirdiniz mi hiç? Yavaşladınız ve birinin koluna girdiniz mi? Doktor, şöyle devam ediyor sözüne: Orada bulunan insanlar, hâlâ bu hikâyeyi anlatıyor. Çünkü hayatta önemli olan, kendimiz için kazanmaktan çok daha ötede olan bir şeydir. Bu hayatta önemli olan, yavaşlamak ve rotanızı değiştirmek anlamına gelse bile, diğerlerinin de kazanması için yardım etmektir. Kendisinden güçsüzü ezmeyi ilke edinen, daha güçlünün kendisini ezmesine davetiye çıkarmış olur. Tilkiye sormuşlar "Tavuk yer misin?.." Tilki gülmüş, "Elbette yerim" demiş, "Bilmez misiniz ki ben bu tavuk cinsini karşılıksız severim..." Yolculuğa çıkarken
Arabanıza atladınız, yola çıktınız. Hava, mevsim normallerinde seyrediyor... Siz yolda makûl bir hızla seyrediyorsunuz; aracınızdakiler de etrafı... Diyelim ki seyirlik bir gün. (Kim ne karışır, diyebiliriz pekâlâ.) Paralı yola doğru yöneldiniz. Gişelere yaklaşıyorsunuz. Düğmeye basıp fiş alacak ve yolunuza devam edeceksiniz. Gişelerin orada birini gördünüz. Önünüzdeki araçlar sırayla geçerken, oradaki kişi düğmeye basıyor, fişi alıp aracın sürücüsüne veriyor. Sıra size gelince de aynı şekilde davranıyor. Acaba sattığı bir şey mi var merakıyla dikkatlice bakıyorsunuz; simit, mendil vs. Hayır yok. Fişi uzatıyor, "Hayırlı yolculuklar" diyor sadece. "Sağol." Şaşırdınız. "Birkaç kuruş verse miydik acaba..." diye düşündünüz. "Bozukluklar neredeydi..." "Hiç de öyle birine benzemiyor aslında." "Nasıl birine?" "Birkaç kuruş toplamak için yapıyormuş gibi değildi." "Evet değildi." "Sattığı bir şey de yoktu." "Yoktu." "Öyleyse?.." Arabadakiler de şaşırıyor sizinle birlikte... Şaşırmayın! "Allah Allah..." Evet, doğru yere doğru yaklaşıyorsunuz. Sırf Allah rızası için, tanımadığı insanlara basit bir yardımda bulunuyor. İyilik olsun diye. Herhangi bir karşılık beklemeden. "Hayırlı yolculuklar" derken hafifçe tebessüm etmesi bu yüzdendi. Cebinizde ya da arabanın içinde bir yerlerde şıngırdayıp duran "bozuklukların" peşindeki biri değildi. Şüphesiz o olmasa da siz fişinizi alırdınız, metalik sesle "Fişinizi--alınız--aracınızı--dikkatli--sürünüz..." diyen gişeden. Yolunuza devam eder giderdiniz. Fakat şimdi, o adamın yaptığı minicik iyilik, sizi düşünceye sevk etti. Yolculuk boyunca düşüneceksiniz. Hem şunu da hesap edin. Gişeye tam yanaşamayanlar ve emniyet kemerini çözmek zorunda kalanlar var. Rastlamışsınızdır. Vakit kaybettiriyorlar. Beklerken beş saniyelik gecikme sizi sinirlendiriyor. Ayrıca, çok yanaştığı için, arabasının sol tarafını çizdirenler de çıkıyor. Değil mi? Gündem dışı
Bugün de gündemden uzak kalmayı becerdik ya, afferin bize. (Bu seferlik aferinimiz çift f'li olsun. Elimizde bol miktarda "f" var, merak etmeyin.) Bazen böyle gündem dışına çıkmak şart oluyor. Aslında şimdi bir de şiir iyi giderdi ama, yerimiz kalmadı. Onu da siz kendi kitaplığınızdan halledin. Ya da sonraki günleri bekleyin.
mseker@yenisafak.com
|
|
Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim | Dizi |
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV |
|