YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Kültür

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den

  Arşivden Arama


Şairin Güzellik Uykusu

Topluma yakın duruyor. Dili sade ve akıcı. Şiiri yazmaktan ziyade söylüyor İbrahim Tenekeci. Bu ince fark da Güzellik Uykusu şairini çağdaşlarından ayırıyor.

"herkes bir parçamı alıyor hatıra diye
çöpçü çöpümü, dünya vaktimi ve ölüm beni
ah ibrahim, ev mi yapılırmış bir köpüğün içine
dağa yaslanmayan şehirler gibi"

(Yayımlanmamış şiir)

Herkes ondan hatıra diye bir parçasını almakla meşgûlken, şair İbrahim Tenekeci üçüncü şiir kitabını da yayımladı: Güzellik Uykusu. Kitap Şule Yayınları tarafından neşredildi. Beklediğim bir isim Güzellik Uykusu. Seri bozulmadı. Sıfat takımına olan düşkünlüğünü bir kez daha gösterdi Tenekeci. "Üç Köpük, Peltek Vaiz, Hayın Yüz, Protez Bacak, Gülme Krizi, Devre Dışı" şeklindeki yapılışı/sıralanışı seviyor.

Bu ikili sıralanış/yapılış İbrahim'in şiirinde ve Güzellik Uykusu'nda bariz bir şekilde var. Kitabın, zarfından ziyade mazrufuna bakalım. Kendine has bir şiir dili ve örgüsü var. Tenekeci şiirinin katı, kurallara bağlı olduğu söylenemez. Bir Süleyman Çobanoğlu şiiri değil onunkisi. Ne "rap rap" giden bir ritm ne de sözlük gerektirecek kelime seçimi...

Irmaklar ve ben

Bir konuşmasında önceki kitabı Peltek Vaiz için, "Irmaklar kitabıdır o" demişti. Güzellik Uykusu da "ben" merkezli şiirlerin kitabı olsa gerek. Birinci ağızdan nakledilen şiirlerde "ben"in yoğun bir hakimiyeti var. Tıpkı barışık bir ölümün, sindirilmiş bir ölümün hakimiyeti gibi. Tenekeci'deki "ben" toplumsal oluşuyla öne çıkıyor. Daha ziyade kaybeden/yenilmiş insanları bünyesinde toplayan ve çoğunluğu içine alan bir ben.

Bilineni söylemek pek makbûl olmasa da Tenekeci'deki sadeliğe dikkat çekmek gerekiyor. Kandırmaca yok. Allayıp-pullama, boyama yok. Şiirinde zorlama ve bundan kaynaklanan tırmayıcılık da sözkonusu değil. Bir bezirgânla değil bir şairle karşı karşıya olduğumuzu anlıyoruz daha kitabın ilk sayfalarında. Kendini geliştirip şiirini de ilerletiyor. Şimdiye kadar çıkmış olan üç kitabını yan yana koyduğumuzda bunu anlamamız zor değil.

Hayatın içinden şiire

Tenekeci şiirini güçlü ve vazgeçilmez kılan çeşitli yönler var. Hayatın içinden şiirler yazması onu birçok şairden ayırıyor. Çağını aynen resmediyor. Ortaya yeni bir "şey" koyması ve bunu apayrı yollarla, 'yakaladığı damar'dan sapmayarak yapması da dikkate değer. Dili akıcı ve sade. Tumturaklı söyleyişlerden uzak. Yapay değil. Sanki sadelikte gizli bir yoğunluk var. Bu da onu, çağdaşlarından bir adım öne çıkarıyor.

Şiir dili konuşma diline yakın duruyorsa da bunun yolaçacağı "düşme" şiir içinde kurulu uyum ve müzikaliteyle engelleniyor. Topluma yakın duruyor. Toplumsal olayları atlamıyor. Aşktan, ölümden, bireysel olandan şiirine düşen pay kadar toplumsal olandan da pay almasını biliyor. Nusret Özcan'ın bir sözünü aynen alıntılamak lazım: "İbrahim her zaman önde. Çünkü o diğerleri gibi şiir yazmıyor, şiir söylüyor."

HİKÂYEYE ÇAĞIRIYOR

Türk hikâyeciliğinin ustası Mustafa Kutlu'nun Mürit hikâyesine muntazam bir girişi var: "Yola düştü mürit./Sanırsın yeşil ekine yel düştü." Bu cümleler insanı apayrı bir hikâyeye, bambaşka bir dünyaya çağırıyor. Tenekeci'de de benzer mısraları görmek mümkün ki her mısra ayrı bir kapı aralıyor: "herşeyin annesi sensin fırından gelen koku" (sy 7), "yangın ısmarlıyor gelincik tarlasına" (sy 11), "uzak ihtimaller sultanı baba" (sy 24). Tenekeci ile Kutlu usta arasında dikkati çeken bir dil kullanımı benzerliği var. Kullanılan dilden ikisinin de aynı tozlu yolları yürüyüp, aynı kaynaktan su içtiği sonucunu çıkarmak için kahin olmak gerekmiyor.

Toplumsal olayları resmediyor şair. Deprem Bana Dedi ki şiirinin yanısıra, "kaçak kat gibi çöküyor" (s. 25), "heyelan bölgesinde yaşadım sanki" (s. 14) gibi mısralarda da yansıtıyor hassasiyetini.. Yaşadığı hayatı, konumunu, gelişen olayları irdeliyor: "Yaşamak ne zor şey kalbi olana" (s. 28), "rekabet diyorduk adına biri düştüğü zaman" (s. 31), "hem sermaye istiyor pişti oynamak bile" (s. 18).

Hastalıkların ve ölümün şairi Tenekeci, Azrail'in onu "çantada keklik" olarak görmesine aldırmıyor. Bir yaprağın düşmesi kadar normal onun için bu iki kavram. Kendi öz vatanına saldıran askerlerle barışık şair: "dağlar bile kan kusuyor, ufak iş benimkisi" ( sy 23), "Bize dönecek oysa o güzel ölüm/yatacağız beraber güzellik uykusuna" (s. 13). Herkesin bir güzellik uykusu olsa gerek. Bizim yoktu, Tenekeci sayesinde oldu. Şiir söyleyene teşekkür ve şairin güzellik uykusunu
görmezden gelene selam olsun:
uçsuz bucaksız bir dolaptır dünya
bizler onun sayısız çekmecesi (sy 61).

Hakkı YANIK


Kağıda basmak için tıklayın.

Mankurt nihayet sahnede
Uyarlama problemi çözüldü; beklenen oyun Mankurt 15 Kasım'da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi'nde izleyici karşısına çıkacak.
Nemrut'a kültürel destek
16 dilde yayınlanan ve 12 milyon trajı olan National Geograpic Dergisi Arkeoloji Danışmanı ve Michigan Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Henry T. Wright, Nemrut Dağı'ndaki tarihi eserlerin ciddi şekilde korunması gerektiğini belirtti. İncelemelerde bulunmak üzere derginin yazarı John A. Echave ve foto muhabiri Reza Deghati ile Nemrut Dağı`na gelen Prof. Dr. Wright, National Geograpic'in, 2001 yılı bahar aylarından itibaren Doğuş Grubu tarafından Türkçe yayımlanacağını söyledi. Nemrut Dağı'ndaki kültürel varlıkların önemli bir tarihi eser olduğuna inandıklarını belirten Prof. Dr. Wright, "Bunun için de bir süre önce dergimize kapak yaptık. Değişik ülkelerdeki insanların, bu tarihi hazineden bilgi sahibi olmaları için çaba gösteriyoruz" dedi. Nemrut'un arkeolojik ve mimari açıdan dünyanın hiçbir yerinde olmayan bir zenginlik olduğunu söyleyen Wright, bilinçsiz kitle turizmi ve korumanın olmamasının Nemrut'ta ciddi tahribata yol açtığını kaydederek üzüldüğünü belirtti.


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV


Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED
Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...