YeniSafak.com “ Türkiye'nin birikimi... ” Spor'dan

 
Ana Sayfa...
Gündem'den...
Politika'dan...
Ekonomiden...
Dünya'dan...
Kültür'den...
Yazarlar'dan
Spor'dan
Bilişim'den

  Arşivden Arama

  I Explorer Kullanıcıları, TIKLAYIN.

 

Futbolun takım oyunu olduğu söylenir.

Peki "takım" nedir?

Her zaman yaptığımız gibi lügatı açıp bakıyoruz. Şu karşılıklar verilmiş:

1. Birbirine uyan ve birarada bulunan insanlar topluluğu.
2. İş bakımından birbirini tamamlayan insanlar topluluğu.
3. Belirli bir sonuca varmak için birbirine bağlanan âletlerin tümü (Msl: Dişli takımı).

Bir takımın çalışması çokluk bir sistem, bir mekanizmayı da gerektirir. O zaman bir de "mekanizma"ya bakalım. Orada da şunlar yazılı:

1. Belli bir sonuç elde edecek şekilde düzenlenmiş organlar veya parçalar bileşimi.
2. İşleme tarzı (Msl: İnsan vücudunun mekanizması).
3. Organların çalışma tarzı.

Görüldüğü gibi vurgu yapılan tanımın omurgasında "parçaların, unsurların, fertlerin birbirine uyumu" şart koşuluyor. Biz burada bu şart için bir de "süreç" gereğini ilave etmeliyiz.

Dişlilerin birarada bulunduğu ve birbirini tetiklediği mekanizmalarda bile dişlerin birbirine kenetlenmesi, uyumlu olarak çalışması için katkı maddelerin yardımına ihtiyaç duyulur (yağ vb. gibi). Ve bu mekanizmadan ancak sivrilikler giderilip, iki veya daha fazla parçanın birbirini çalıştırması için belli bir zamanın geçmesi istenir.

Deneme -sınama yapılır, aksaklıklar giderilir, uyum sağlayamayan parçalar çıkarılır, yeniden gözden geçirilir, verim alınamaz ise, yeni parçalar takılır.

Mekanik parçalardan oluşan sistemlerin, takımların çalıştırılması statiktir. Düğmeye basarsınız makina işler.

Ama insanlardan kurulu bir takım asla makina değildir. Benzerlik tamamen dış görünüştedir. Çünkü insanların karakteri, mizacı, kabiliyetleri, huyları ve ruhları ayrı ayrıdır.

Dolayısıyla bir futbol takımı kurmak, bunu bir sistem dahilinde olumlu ve verimli çalıştırmak hayli emek ve zaman ister.

Futbol da bir nevi gösteri sayılır. Dolayısıyla ben onu sahne sanatları ve bilhassa sinema ile benzeştiriyorum.

Sinema da bir "takım oyunu"dur.

Onun da yıldızları, yardımcı oyuncuları, figüranları ve yönetmeni var.

Bir yönetmen bir oyuncudan nasıl verim alacağını bilmeli değil midir?

Bunun yanında müzik, ses, renk, mekân, ışık vb. gibi unsurlar eksiksiz uygulanmalıdır. Bunlardan bir tanesi aksamış olsa ortaya iyi bir filim çıkaramazsınız.

Dilimizde bir de takım yıldızı tabiri var. Bunlar gökyüzünde belirli bir biçimde dizilirler ve o kadar yıldız arasında hemen fark edilir. Futbol da da bazen yıldızlar takımına rastlarız.

Elbette ki seyrine doyulmayan takım budur.

Ama yıldızlardan (şöhretlerden, starlardan) bir takım kurmak en zor olan şey. İşte Fenerbahçe. İçinde takım yıldızları var (Başta Baliç olmak üzere pek çok), ama önemli olan bunların gerçek bir takım yıldızı oluşturmaları için yerlerinde sabit ve parlak olup, belli bir sisteme göre oynayabilmeleri. Denizli ve Ankaragücü maçları yetmez. Antep, Trabzon ve Galatasaray önünde de aynı başarı gösterilirse bu takım "gerçek" bir takım oldu diyeceğiz.


7 KASIM 2000


Kağıda basmak için tıklayın.

Mustafa KUTLU

 


Ana Sayfa | Gündem | Politika | Ekonomi | Dünya | Kültür | Yazarlar | Spor | Bilişim
İnteraktif: Mesaj Formu | ABONE FORMU | İNTERNET TARAMA FORMU | KÜNYE | ARŞİV

Bu sitede yayınlanan tüm materyalin HER HAKKI MAHFUZDUR. Kaynak gösterilmeden çoğaltılamaz.
© ALL RIGHTS RESERVED

Bu sitenin tasarım ve inşası, İNTERNET yayını ve tanıtımı, TALLANDTHIN Web tarafından yapılmaktadır. İçerik ve güncelleme Yeni Şafak Gazetesi İnternet Servisi tarafından gerçekleştirilmektir. Lütfen siteyle ilgili problemleri webmaster@tallandthin.com adresine bildiriniz...