Oktay Ekşi'nin söyledikleri...

Egebank soygununun patlak vermesi ve bu gelişmenin birkaç yayın organı dışında, bütün basın kuruluşlarınca 'görmezlikten gelinişi'yle, medya etiği yine gündemin üst sıralarına oturdu.

Prime time ekranının büyük bölümünü etik tartışmalarına ayıran STV de, son bir- kaç gündür medyanın işlevinin ne olması ve ne olmaması gerektiğini tartışıyor. Önceki gün yayınlanan Haber Kritik'te de yine 'etik' vardı. Haluk Örgün'le Türkiye'de medyanın geçirdiği süreçleri konuşan Basın Konseyi Başkanı Oktay Ekşi, konuşmasında medyaların çoğalması ve basının 'güven'in yitirişiyle, sosyal ve siyasal süreçlerde eskisi kadar etkin olamadığını anlattı. Günümüzde kamuoyunun etkili oldunu belirten Ekşi, dünden kötü olmadığımızı, hatta gençlerin umut verici bir şevke sahip olduklarını anlattı. Optimist bir perspektifle uçuk pembe bir tablo çizdi yani...

Öyle ya, medyanın gidişatında netameli bir durum sözkonusu değil! Çıkar hesapları hiçbir zaman, objektif habere tercih edilmiyor. Ekranlardaki eğlence açlığı, henüz patolojik bir hüviyet aşamasında değil. Tabii ki, haberler sunulurken, yanıltma, yönlendirme ya da tahrif etme kurnazlığına gidilmiyor. Uzun zamandır medya halkla birlikte halkın yararı için mücadele veriyor. Doğrular ve yanlışlar dillendirilerek kamuoyuna sunuluyor. Kamuoyu da, harikalar diyarında yaşıyor... Daha ne olsun, bundan iyisi can sağlığı... Öyle değil mi?