Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi, Türkiye'de gözaltında işkence ve kötü muamele vakalarının ciddi oranda düştüğünü açıkladı ve hükümetin “sıfır tolerans” politikasını övdü
Türkiye işkenceyle mücadele konusunda Avrupa'dan geçer not aldı. Avrupa Konseyi İşkenceyi Önleme Komitesi'nin Adana, İstanbul ve Van'da yaptığı incelemelerin ardından dün açıklanan Türkiye raporunda gözaltında işkence ve kötü muamele vakalarının sayısında önemli bir düşüş olduğu vurgulanırken, hükümetin "sıfır tolerans" politikası övüldü. Raporda gösteriler sırasında güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımının sürdüğüne dikkat çekildi.
Türk yetkililerin AB heyetiyle tam bir işbirliği içinde bulunduğunun kaydedildiği raporda, geçen yıl 1 Haziran'da yürürlüğe giren TCK ile birlikte işkence ve kötü muameleyle etkin bir şekilde mücade edildiği belirtildi. Raporda, gözaltı sürelerinin kısaltıldığına dikkat çekilirken, hükümetin işkenceye sıfır tolerans politikasının meyvelerini vermeye başladığına işaret edildi.
Gözaltında bulunan zanlılarla yüzyüze görüşen heyetin raporunda "daha önceki yıllarda da gözaltına alınmış olan zanlılar artık işkence veya kötü muamele görmediklerini belirttiler. Bu olumlu gelişme adli tıp doktorları, savcılar ve insan hakları örgütleri tarafından da teyit edildi" denildi. İşkencenin istisnai olarak görüldüğü belirtilen raporda, gözaltında kötü muamele vakalarındaki sayının kayda değer bir biçimde düştüğü vurgulandı. Raporda, zanlılara elektrik verilmesi vakasının en son 2004 yılında görüldüğü kaydedildi.
İşkence vakalarındaki önemli düşüşe karşın protesto gösterilerinde güvenlik güçlerinin orantısız güç kullanımının sürdüğü vurgulandı. Raporda ayrıca karakollardaki hücrelerin düzeltilmesi istendi. Raporun konusu olmamasına rağmen terörist başı Abdullah Öcalan'ın durumu ve İmralı'ya ulaşımın güçlüğüne de raporda yer verildi.
Uluslararası Af Örgütü, Türkiye'de terörle mücadele kanunu kapsamındaki yargılamaları sert dille eleştirdi. "Adil olmayan yargılamalar, Türkiye'nin insan hakları sicilini karartıyor" iddiasında bulunan örgüt, "Bugüne kadar eğer bir yeniden yargılama olursa Kafka'nın dikkatini çekecek biçimde yürütülüyor" ifadesini kullandı.
Af Örgütü Avrupa ve Orta Asya Programı Direktörü Nicola Duckworth de, "Türk hükümetinin, işkenceyi yok etme taahhüdü var, oysa bu tür yöntemler ile sağlanan kanıtlar, özel Ağır Ceza Mahkemelerce kabul edilmeye devam ediliyor ve yargıçlar, bunları reddetmeye yanaşmıyor" dedi. Af Örgütü, Türkiye'de AİHM'nin kararlarının ardından yeniden yargılanma hakkı sağlanırken Abdullah Öcalan'ın bu kapsam dışında tutulması için sınırlama getirildiğine dikkat çekerek bu sınırlamanın aynı dönemdeki diğer davalar için de "ayrımcılık" oluşturduğu savına yer verdi.
Alman modern edebiyatının en büyük yazarlarından biri sayılan Frank Kafka, 1883 yılında Prag'da doğdu. 1924 yılında vefat eden Kafka'nın en tanınmış eserleri arasında yer alan "Dava" romanının kahramanı Joseph K., gizemli bir mahkeme tarafından tutuklanıp yargılandıktan sonra suçu ne olduğunu, kimin tarafından suçlandığını öğrenmeden idam edilir.