'Mektubat-ı Rabbani'yi ezbere bilen tek kişi olan emekli imam Bayram Ali Öztürk'ün ölümü, Fatih'i ve İsmailağa Camii'nin bulunduğu Çarşamba'yı yasa boğdu.
Emekli imam Bayram Ali Öztürk'ün hunharca öldürüldüğü Fatih'te yas var. İsmailağa Camii çevresinde ve Çarşamba'da oturan hemen herkes, Bayram Hoca'nın yasını tutuyor. Öztürk'ün ölüm haberi, önce oğluna verildi. Ardından haberi alan eşi şeker komasına girdi. Fatih'teki evinden çıkmayan eşi, ziyaretleri kabul ediyor. Hocanın evinin önünde ve İsmailağa Camii'nde de yoğun güvenlik önlemi alındı. İmam Öztürk'ün komşusu Emel Can, hocaya çok eskiden bir saldırı daha yapıldığını söyledi. Can, saldırganın cebinden ölüm listesi çıktığını ve listede 11 kişinin adının yer aldığını iddia etti.
İsmailağa Camii yanında dükkan işleten Mustafa Çalışkan, Öztürk'ün sohbetlerinde asla siyasete girmediğini, bu nedenle cinayetin siyasi olamayacağını söyledi. Esnafın büyük üzüntü içinde olduğunu anlatan Öztürk, misyonerleri suçladı.
Öztürk'ün 1998 yılında aynı camide işlenen ilk cinayetten sonra, "Sıra sana geldi" şeklinde telefonla ölüm tehdidi aldığı ve bir süre çelik yelek giydiği ileri sürüldü. Öztürk'ün özel bir çelik yelek giymeye başladığı ancak olay günü bu yeleğin üzerinde olmadığı belirtildi.
Bu arada, Adli Tıp Kurumu'nda alınan katil zanlısı Mustafa Erdal'ın cenazesi, Bağcılar Kirazlı Mahallesi'nde bulunan Orta Cami'ye getirildi. Cenazede vekil imam aileye, "Ben vekaleten bu camiye bakıyorum. Mezarlıklar Müdürlüğü'nden imam getirmeniz gerekiyor" dedi. Bunun üzerine Küçükçekmece Mezarlıklar Müdürlüğü'ne götürülen cenaze daha sonra Kayabaşı Köyü Mezarlığı'nda toprağa verildi. Öte yandan katilin adli tıp raporunda dövülerek öldürüldüğü belirtildi.