Akademiye girişte subay eşinin "tutum ve davranışı"nın da belirleyici maddeler arasında sayılması "başörtüsü" tartışmalarına neden oldu. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, uygulamanın eskiden beri yürürlükte olduğunu söyledi
Milli Savunma Komisyonu'nda dün görüşülen Harp Akademileri Kanun Tasarısı başörtüsü tartışmalarına da neden oldu. Akademiye girişte "subay eşinin eş ve tutumu"nun da gözönünde bulundurulmasını AK Partili üye İsmail Bilen "cezaların şahsiliğine" aykırı olduğu gerekçesiyle değiştirilmesini istedi. CHP'li komisyon üyesi İsmail Değerli, Bilen'in asıl amacının "türban" olduğunu savunurken, Değerli'nin iddiasına dolaylı da olsa onay veren Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, söz konusu maddenin yıllardır uygulandığını ve eski kanunlarda da bulunduğunu ifade etti.
Tasarıda, "sıralı üç sicil amirinden en az ikisi tarafından kendisi veya eşinin tutum ve davranışından dolayı akademiye girmeye layık görülme-yerek hakkında olumlu nitelik belgesi verilmeyen subaylar, Kuvvet Harp Akademileri'ne ve komutanlık ve karargah subaylığı öğrenimine alınmaz" hükmü bulunuyor. AK Parti Manisa Milletvekili İsmail Bilen, bu maddenin cezaların şahsiliği ilkesine aykırı olduğunu ifade ederek, "Bir insan, 'eşinin tutumu ve davranışı' gibi muğlak bir ifadele ile cezalandırılamaz. O zaman kardeşleri ve akrabaları da ekleyelim. Bu tutum ve davranışların neler olduğu açıkça sıralanmalı" diye konuştu.
CHP Ankara Milletvekili İsmail Değerli ise maddeyi savunarak, "TSK'da, eş ve ailenin tutumu çok önemlidir. İffetsizlik ve benzeri durumlar çok önemlidir. Türk subayları her haliyle ailesiyle topluma örnek olmalı" dedi. Değerli, Bilen'in amacını bildiğini ifade ederek, "Açıkça söyleyin. Türbanı kastediyorsunuz. Kafanızda bu var" iddiasında bulundu. İsmail Bilen, eşinin başının açık olduğunu bildirerek, "Eşimin başı kapalı olsaydı bile bundan utanmazdım. Sayın Değerli sizi kınıyorum" dedi. Söz alan diğer AK Parti milletvekilleri de maddeye karşı çıkarak, değiştirilmesini istediler.
Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, söz konusu maddenin yıllardır uygulandığını ve eski kanunlarda da bulunduğunu belirterek, "Ceza kanunları ile disiplin kanunları birbirine karıştırılmamalıdır" dedi. Ceza hukukunun herkesi, disiplin hukukun ise belli bir camiayı ilgilendirdiğini anlatan Gönül, TSK'ya girenlerin de şartlarını kabul etmiş sayılacaklarını söyledi. Emniyet Teşkilatı ve Dışişleri mensupları için de "eşlerin tutum ve davranışının" etkili olduğunu anlatan Gönül, yabancı eşle evlenme yasağını buna örnek gösterdi.
Tasarı, sıralı üç sicil amirinden en az ikisi tarafından kendisi veya eşinin tutum ve davranışlarından dolayı akademiye girmeye layık görülmeyip, hakkında olumlu nitelik belgesi verilmeyen subaylar, Kuvvet Harp Akademileri'ne ve komutanlık ve karargah subaylığı öğrenimine alınmayacak. Komutanlık ve karargah subaylığı öğreniminin eğitim ve öğretim süresi; uzaktan eğitim 20, yüzyüze eğitim 20 olmak üzere iki aşamada, toplam kırk hafta olacak. Kuvvet Harp Akademileri'nden çıkarılma ve çıkmaya ilişkin esaslar, komutanlık ve karargah subaylığı öğrenimi için de geçerli sayılacak.
