Halk isyanı ile ülkesi bir günde kan gölüne döndü. 75 kişinin öldüğü olaylardan sonra insanlar kayıplarının yasını tutmaya başladı. Koltuğunu bırakarak güneye kaçan Kırgız lider Bakiyev ise, "Seçilmiş başkanım, yetkilerimi devretmem" dedi
Kırgızistan'da muhalefetin gösterileri sonucu koltuğunu bırakarak ülkenin güneyindeki Celalabad kentine giden Devlet Başkanı Kurmanbek Bakiyev, halkın öfkesi ve yaşanan 'Gül Devrimi'ne rağmen yerinde kalmakta ısrarlı. Bakiyev, Rus radyosu 'EHO MOSKVA'ya verdiği röportajda, "Halk tarafından seçilmiş bir devlet başkanıyım. Hiçbir yenilgiyi kabul etmiyorum. Şu anda kendini lider olarak hayal edenlerin yakın zamanda gerçekleri ortaya çıkacak" dedi. Bakiyev, "olaylarda Moskova, Washington ya da Pekin'in parmağı var mı?" sorusuna ise, "Ben herhangi bir ülkeyi net olarak yada isim vererek söylemek istemiyorum. Ancak bu şekilde organizasyonu dış güçlerin desteği olmadan gerçekleştirmek neredeyse imkansız" cevabını verdi.
Bakiyev, Moskova'nın kendisini hiç yalnız bırakmadığını savunsa da Rus yönetiminden şuana kadar kimsenin kendisini aramadığını da itiraf etmek zorunda kaldı. Selefi Akiyev ile aynı hataları yapmakla suçlanan Bakiyev, "'Akiyev'le aynı tırmığa basma sözüne gelince, bu göründüğü gibi değil. Akrabalarım Akiyev döneminde de hemen hemen aynı görevdeydiler” dedi. Kırgız lider Bişkek'e dönüşü konusunda ise, "Oradan aslında hiç ayrılmayacaktım. Şimdilik, devlet başkanı yetkilerimi devretmeyi düşünmüyorum” şeklinde konuştu.
Geçici hükümetin kurulmasıyla birlikte ilk destek mesajı Rusya'dan gelirken, 2005'teki Lale Devrimi'nde desteği olduğu belirtilen ABD ise yeni hükümete sıcak bakmıyor. Washington, geçici hükümetin Başbakanı Otunbayeva'yı ülkenin yöneticisi olarak tanımadıklarını açıkladı. Beyaz Saray, "Kırgızistan'da demokrasi yoluna dönüşü sabırsızlıkla bekliyoruz" açıklaması yaptı. Diğer taraftan Rusya'dan destek gören yeni hükümetin ilk yurt dışı gezisinde adres Moskova oldu. Hükümette başbakan birinci yardımcılığına getirilen Almazbek Atanbayev ve beraberindeki heyetin Rusya'daki temaslarında, ülkeye mali yardım yapılması konularının gündeme gelmesi bekleniyor. Rusya Başbakanı Putin, olaylara Moskova'nın müdahalesinin olmadığını, ancak Cumhurbaşkanı Kurmanbek Bakiyev yönetiminin kendisinden önceki Askar Akiyev yönetiminin hatalarını tekrarlamakla eleştirmişti. Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev de ayaklanmaları 'halkın gazabı' olarak nitelendirmişti.