Maliye Bakanlığı, gelir vergisinde yarın başlayacak beyan dönemi öncesi, kira gelirlerindeki vergi kaçağının önlenmesi için harekete geçti.
Bu arada yapılan bir araştırmaya göre, Ankara'da kiracısı bulunan her 3 ev sahibinden sadece biri, kira geliri için beyanda bulunuyor.
Gelir İdaresi Başkanlığı, kira geliri elde eden ev ve iş yeri sahiplerinin bu gelirlerinin vergisini tam olarak ödemesi için bir dizi tedbiri uygulamaya koydu.
Bu çerçevede gerek merkezde, gerekse taşrada muhtarlıklardan ev sahibi ve kiracılara ilişkin bilgiler toplanıyor. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün TAKBİS sisteminden yararlanılarak da birden fazla konutu olanlar ile iş yeri sahiplerinin dökümü çıkartılıyor.
Aynı şekilde bankalar aracılığıyla yapılan havaleler yoluyla da kira tutarlarına ulaşılmaya çalışılıyor.
Gelir İdaresi Başkan Vekili Osman Arıoğlu, uygulamaya koydukları çeşitli yöntemlerle kiradaki vergi kaçağına artık çok daha kolay ulaşabileceklerini bildirdi.
Bu amaçla sağlıklı bir bilgi ağı oluşturduklarını kaydeden Arıoğlu, şunları söyledi:
"Bu konuda muhtarlardan ciddi bir veri akışı sağladık. Kim ev sahibi, kim kirada oturuyor, bu bilgileri almaya başladık. Sözkonusu bilgiler için muhtarlıklarla on-line bağlantı da kuracağız. Böylece İdaremize çok daha hızlı ve çok daha sağlıklı bilgi akışı başlayacak. Yine bu konuda bankaların havale bilgilerinden de yararlanacağız. Aynı kişiye, her ay düzenli yapılan havaleleri ayırıp, bunların kira ödemesi olup olmadığına bakacağız.
Bu ve diğer yöntemlerle, kira geliri elde edip de bunu beyan dışı bırakanları kolaylıkla tespit edebileceğiz. Vatandaşlara şunu söylüyoruz; kira gelirlerini doğru şekilde beyan edip, vergisini ödesinler. Aksi halde cezalı duruma düşecekler. "
Arıoğlu, kira geliri için beyanname düzenleyeceklere yardımcı olmak amacıyla, büyük alış veriş merkezlerinde vergi standları kurulacağını da belirtti.
Arıoğlu, özellikle yaşlı ve sakatlara hizmet vermek amacıyla mobil ekipler oluşturulacağını, bu ekiplerin de evlere giderek, vatandaşların gelir beyannamelerini dolduracağını söyledi.
Öte yandan Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı, genel yöntemlerin yanında, kamu ve özel sektör kuruluşlarının yardımıyla da kiraya verilen meskenleri izlemeye aldı.
Ankara Vergi Dairesi Başkanı Şinasi Candan'ın verdiği bilgiye göre, ücretlilerin vergi indirimine konu ettikleri kira harcamalarına ilişkin kontrat bilgileri, bu amaçla oluşturulan bir veri tabanında toplanmaya başlandı.
Bu çerçevede başkentte Bakanlıklar, İl ve İlçe Müdürlükleri, okullar, hastaneler ve cezaevlerinin de aralarında bulunduğu 890 kamu kuruluşuna birer yazı gönderilerek, vergi indirimi sırasında kira kontratı beyan eden çalışanların isimleri istendi.
Aynı yazı, 946 özel sektör kuruluşuna da yollandı. Başkanlık, kamu ve özel sektörden gelen cevapları da hemen veri tabanına yükledi.
Tapu kayıtlarından da Ankara il sınırlarında, birden fazla konut sahibi olanlara ilişkin kayıtlar dökülürken, muhtarlıklardan gelen bilgiler ışığında ev sahibi ve kiracılar için bir "veri ambarı" oluşturuldu.
Ankara Vergi Dairesi Başkanı Şinasi Candan, bu çalışmada Ulusal Veri Tabanından da yararlandıklarını söyledi.
Elektrik, su, doğal gaz ve telefon abone kayıtlarıyla da ev sahibi ve kiracılara ulaşmaya çalıştıklarını kaydeden Candan, yaptıkları çalışma sonucunda Ankara'da kiraya verilen konut sayısını 350 bin olarak tespit ettiklerini bildirdi.
Buna karşılık 2006 yılında 113 bin konut için 70 bin kira geliri beyannamesi verildiğini belirten Candan, şöyle devam etti:
"Kiraya verilen konut sayısı 350 bin, kira vergisi verilen konut sayısı ise 113 bin. Bu durum ev sahiplerinin ancak 3'te birinin kira gelirleri için vergi ödediğini, 3'te ikisinin ise vergi kaçırdığını ortaya koyuyor. Kira geliri istisnası dikkate alındığında, kaçak rakamı aşağı düşse bile veriler, gayri menkul sermaye iratlarında oldukça ciddi bir kaçağın bulunduğunu gösteriyor.
Ev sahiplerine yönelik son çalışmamızın ardından gayrimenkul kira geliri elde edip beyan etmeyenler veya eksik beyan edenler, vergi ziyaı cezası, gecikme faizi gibi yaptırımlara muhatap olacaklar. Ayrıca 2 bin 200 YTL tutarındaki istisnadan da yararlanamayacaklar. Bu nedenle vatandaşlarımızın doğru beyanda bulunmaları, daha sonra yapılacak tespitler sonucunda cezalı duruma düşmemeleri bakımından önem taşıyor. "
