AB ülkeleri, Covid-19 aşısı olanların serbestçe seyahat edebilmesini sağlayacak 'aşı pasaportu' üzerinde çalışma başlattı. AB ülkelerinin aşı pasaportu ile ilgili çalışmayı 3 ayda tamamlanması planlanıyor.
'3 AY İÇİNDE ALT YAPININ HAZIRLANMASINA KARAR VERDİLER'
Aşı pasaportunu Türkiye'de 1 ay önce gündeme getiren Gazi Üniversitesi'nden, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Bölgesi Avrupa Bağışıklama Teknik Uzman Grubu Üyesi Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Nur Baran Aksakal, açıklama yaptı.
'ARKASINDA GİZLİ YAPTIRIM DURUYOR'
Bunun turizm gibi ekonomik boyutlarının da olduğunu söyleyen Prof. Dr. Aksakal, "AB'den onaylı aşılarla aşılanmış toplumları ve onların kayıtlarını bir ortak dijital platformda görerek, onların kendi AB çerçevesi içinde turist olarak kalmalarını sağlamak da aslında gizli bir yaptırım olarak arkada duruyor. Bizde böyle baktığımızda aslında Avrupa'dan gelen turistler açısından iyi bir destinasyonuz. O yüzden bizim de Türkiye olarak bir an önce bu dijital platforma üye olabilmek için altyapımızı gözden geçirmemiz ve gerekli adımları atmamız gerekiyor. Bunun için yaklaşık 3 ay süremiz var. Sadece gidip eğlenen turistler değil, o ülkelerde yaşayan Türk vatandaşlarımız var. Onlar Türkiye'ye geldiklerinde de geri dönüşlerinde birtakım yaptırımlarla karşılaşacak olabilirler. Ne olabilir? Türkiye'ye gidebilirsiniz ya da başka bir ülkeye; ama sağlık sigortanız geçerli olmaz ya da belki gitmeye bir engel konulmaz; ama dönüşte uygulanacak olan karantina çok daha ağırlaştırılmış bir karantina olabilir. Bu tip yaptırımlar için politik girişimler gerekli ve bunlar için de uyum sağlayabilmek için bir altyapının mutlaka hazır olması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
'3 AY ÇOK KRİTİK'
Prof. Dr. Aksakal, Türkiye'nin dijital aşı platformunun içine dahil olabilmesi için Çin'in Türkiye'de uygulanan Sinovac aşısı için Avrupa'nın onayı veren birimi EMA'ya başvurup onay alması gerektiğini kaydetti.
'TÜRKİYE'NİN İZOLE OLABİLECEĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM'
AB ile ilgili müzakereleri olan, uyum içinde olan ülkelerin AB'den tamamen izole edilebileceğini düşünmediğine dikkat çeken Aksakal, "Türkiye'nin bu sistemden izole olabileceğini düşünmüyorum. Çin aşısı o döneme kadar bir ruhsat alırsa o gündeme getirilebilecek. Ama o zamana kadar ruhsat alamaması durumunda da PCR testleri, son saatlerde istenen antijen testleri veya kalış süreniz, nerede geçireceğiniz gibi sizi izlemeye yönelik konular gündeme gelecektir. Böyle bir şeyi kabul ederek geçiş olabileceğini düşünüyorum. Bu AB’nin sadece Türkiye'ye karşı da bir uygulaması değil, Avrupa dışında kalan ülkeler için de benzer yaptırımlar tartışılıyor. Ama mutlaka bir orta yol bulunacağını düşünüyorum. Aşı pasaportu tartışmaları başladığı andan itibaren DSÖ'nün durduğu yer de çok önemli. Bunun hakkaniyetle paylaşımı olmadan ve her ülkede en azından risk grubu aşılamaları tamamlanmadan bu tip seyahat kısıtlamalarının ya da ülkeler içinde belli bölgelerin aşılanmış kişiler tarafından daha rahat kullanılabilir olmasının uygun olmadığını düşünüyor ve desteklemediğini de bir duruş olarak açıkladı" dedi.