Dijital çağın kötülüğü ve karalahana

Muhammed Gümüş
Arşiv.

Eskiden de özellikle yöresel olan bazı değerler tu kaka ilan edilebiliyor, global kültürün karşısında önemsizleştirilebiliyor veya yok edilebiliyordu. Ama dijital çağın getirdiği imkanlarla şimdiki kadar kolay değildi. İnternetin her eve ve cebe girmesiyle kültürler ve medeniyetler adeta siber sınav veriyor, hatta kaybolmakla, yok olmakla karşı karşıya kalabiliyor. Beğenmek ne kadar kolaysa beğenmemek de aynı derecede kolay olabiliyor. Oluşturulan global ve sanal değerler karşısında yerel, yöresel, bölgesel veya milli değerlerin var olması öel çaba ve gayretleri gerekli kılıyor. Karadeniz'in karalahanası örneği anlatmayk istediğim konuyu en iyi anlatan örnek durumu oluşturuyor.

Hiçbir bilimsel veya araştırma sonucu olmadan internet ortamında veya sosyal mecralarda bazı şeylerin beğenmeler sayesinde göğe çıkarıldığını gördüğümüz gibi aynı şekilde beğenmemelerle yerin dibine batırılabiliyor.

Gastronomi platformu TasteAtlas, küresel mutfaklardan çeşitli yemekleri değerlendirerek dünyanın en kötü 100 yemeğini seçerken, Karadeniz mutfağının vazgeçilmezlerinden olan karalahana çorbasını da en kötü 100 yemeğin arasında 7. sırada gösterdi. Haber ajansları veya haber kaynaklarının haberlerinde defalarca öne çıkardığı bu platform bu defa adı verilmeden “bir internet sitesi” diye bahsedildi.

Karadeniz mutfağının en beğenilen ve pancar çorbası olarak da bilinen karalahana çorbasının en kötü yemek seçildiği haber tepkiyle karşılandı. Rize, Trabzon, Ordu, Giresun'da, bölgedeki birçok lokantada vatandaşlara ücretsiz ikram edilerek, çorbanın hiç de kötü bir yemek olmadığı, aksine çok sevildiği ispat edilmek istendi. Bu konudaki etkinlikler haberlere konu oldu.

Ordu Büyükşehir Belediyesi'nin müracaatı üzerine Ağustos 2023'te Türk Patent ve Marka Kurumunca coğrafi işaretli ürün olarak tescillenen karalahana çorbası, Doğu Karadeniz Kalkınma İdaresi Başkanlığınca hayata geçirilen "Karadeniz Kültür Envanteri" projesinde de yer alıyor.

Peki, bütün bu hikayenin sonunda ne mi oldu? Karalahana lezzetinden bir şey kaybetmedi. Sadece mevzubahis site kötü de olsa bu sefer de reklam yapmış oldu. İlgili haber ise damaklarda değil ama sanal olarak nahoş bir tat bıraktı.

Fiyat listeleri giriş kapısına asılacak

Yılın 11 ayında 65 bin 375 farklı firmada denetim yapan ve 20 bin 209 firmaya toplam 37 milyon 21 bin 761 lira idari para cezası veren Ticaret Bakanlığı şikayetler üzerine Fiyat Etiketi Yönetmeliği'nde değişiklik yaptı. 1 Ocak'ta yürürlüğe girecek yeni yönetmeliğe göre, lokanta, restoran ve kafelerde fiyat listeleri giriş kapısında yer alacak.

Tarife ve fiyat listeleriyle ilgili belge, levha, pano ve benzerleri hizmetin sunulduğu iş yerinde, lokanta, restoran, kafe, pastane ve benzeri yiyecek ve içecek hizmeti sunulan yerlerde ise iş yerinin giriş kapısının önüne ve hizmet sunulan masaların üstüne, tüketiciler tarafından kolaylıkla görülebilir ve okunabilir şekilde asılacak, takılacak veya konulacak.

Böylece tüketicilerin bilgilendirilmesi, ekonomik çıkarlarının en üst seviyede korunması ve olabilecek mağduriyetlerin engellenmesi sağlanacak.

Zeytin yetiştiriciliği UNESCO listesinde

Geleneksel zeytin yetiştiriciliğimiz UNESCO listesine alındı. Kararla zeytincilikle ilgili yüzyıllardır kuşaktan kuşağa aktarılarak yaşatılan ağaç budama yöntemleri, zeytin toplama şekilleri ve zeytinyağı sıkma yöntemleri gibi bazı geleneksel bilgi, beceri, yöntemler ile zeytin toplama imeceleri, hayır gelenekleri, kutlamalar gibi onların etrafında şekillenen toplumsal uygulamalar koruma altına alınmış oldu.

Koruma altına alınan yeni kültürel değerlerimiz arasında iftar gelenekleri de var. Sedef kakma sanatı, tezhip sanatı ve mey/balaban zanaatkarlığı ve icrası da listeye dahil edildi. Ülkemiz “Somut Olmayan Kültürel Miras Listeleri"nde 30'a ulaşan kültürel değeriyle en çok unsur kaydettiren ikinci ülke oldu.

GÖZÜME TAKILANLAR:

Yeni mantar türü keşfedildi

Isparta’da ilk olarak Şarkikaraağaç ilçesindeki Kızıldağ Milli Parkı’nda keşfedilen yeni mantar türü dünya literatürüne kazandırıldı. Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oğuzhan Kaygusuz’un “Melanogaster Anatolicus” ismiyle bilim dünyasına tanıttığı yeni mantar türü Hollanda’da yayın yapan “Persoonia” isimli dergide yayımlandı.

Antik yollardaki tekerleğin izleri

“Pirelli Antik Yollarda” projesi Anadolu’nun antik yollarında tekerleğin izlerini sürdü. Tarihin teker izlerinin peşine düşen proje ekibi 30 günde 150 keşif noktasını büyük bir özveriyle tek tek kayıt altına aldı. Kültür ve Turizm Bakanlığının bir yıllık kazı çalışmalarının ortaya konulduğu projede Mercedes-Benz de ikonik modellerinden G 400d ile yer aldı.

Sağlıksız içecek vergileri artırılsın

Alkollü ve şekerli içeceklere uygulanan küresel vergi oranının düşük olduğunu gösteren yeni veriler açıklayan Dünya Sağlık Örgütü bu ürünlerle ilgili vergilerin artırılması çağrısı yaptı. Her yıl 2,6 milyon kişi alkolden, 8 milyondan fazla kişi de sağlıksız beslenmeden dolayı hayatını kaybediyor. Alkole ve alkolsüz içeceklere vergi uygulanması ise bu ölümleri azaltacak.

Burdur’un kabak helvası

Burdur’un tescilli lezzetleri arasında yer alan kabak helvası sakız kabağı ve beyaz toz şeker kullanılarak üretilen bir tatlı çeşididir. Soyulmuş çiğ veya kavrulmuş badem içiyle süslenerek servis yapılır. Üretiminde kullanılan kabak sarı çiçeklere, iri dikenli tüyümsü yapraklara sahiptir.

Tatlı olarak kullanılabilmesi için çok büyümesi ama tohuma kaçmaması gerekir. Hangi kabağın kullanılacağını tırnağı batırarak öğrenebiliriz. Eğer tırnak batmıyorsa kabağın zamanı geçmiş sayılır. Rendeleme için iri dişli ve oval delikli rende kullanılır.

Malzemeleri 1 kilo sakız kabağı, 500 gram beyaz toz şeker, yarım adet limon suyu veya yarım çay kaşığı limon tuzundan oluşur. Üzerine dökmek için ise soyulmuş badem içi tercih edilir.

Rendelenen kabakları yıkadıktan sonra süzgeç ile süzün. Avuç içinde sıkarak tencereye koyun. Üzerine beyaz toz şeker ekleyip ocağa koyun. Yaklaşık 120 derecede karıştırarak suyunu buharlaştırın. Şekerin kristalleşmesini önlemek için limon suyu veya tuzu ekleyin.

İhtiyaca göre bir miktar su ekleyip altın sarısı renge ulaşana kadar karıştırarak pişirin. Tabaklara konulan helvanın üzerini soyulmuş bademle süsleyin. Helvanın olup olmadığını anlamak için bir parça alıp buzdolabında buzluğa koyun. Çabuk donması halinde olmuş demektir.

Eğer dilerseniz, kabak helvasını hazırladıktan sonra kavanozlara doldurup üzerine tereyağı dökerek kapağı kapatabilirsiniz. Bu sayede aylarca saklayabilirsiniz.

HAYAT
12 Eylül ülkemiz için bir kırılmaydı