İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, kentteki temaslarının ardından AK Parti Batman İl Başkanlığını ziyaret ederek, partililerle bir araya geldi.
Soylu, burada yaptığı konuşmada, Batman'da bulunmaktan dolayı onur duyduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Başbakan Binali Yıldırım'ın selamlarını getirdiğini ifade eden Soylu, bir çalışma ziyareti için Batman'da bulunduğunu belirtti.
İçişleri Bakanı olduktan sonra yoğun bir şekilde Güneydoğu Anadolu Bölgesini ziyaret ettiğini kaydeden Soylu, şöyle konuştu:
Soylu, kentteki esnafları ziyaret ettiğini anımsatarak, esnaflardan birinin dahi yüzünün yere düştüğünü görmediğini söyledi.
İnsanların sıkıntılarının ve dertlerinin elbetteki olduğunu dile getiren Soylu, "Hiç kimsenin yüzünde en ufak bir sitem, karşı duruş yok. Batman'da şunu gördük, bizim imzaladığımız sözleşmeyi ne bir terör örgütü bozabilecek ne bir ihanet şebekesi bozabilecek. Hiç kimse buna cesaret edemeyecek. Dükkanlarına girdiğimizde 'fotoğraf, resim çektirelim. 'Cumhurbaşkanı'na, Başbakan'a selam söyle' diyen o insanların gönlüne ve yüreğine teşekkür ediyoruz." diye konuştu.
Soylu, önemli bir sürecin içerisinde olduklarını belirterek, çok badireler atlattıklarını, vatandaşların bu durumu canlı olarak yaşadığını kaydetti.
"Bize demokrasiyi çok gördükleri zaman dilimini de 'sizden cumhurbaşkanı yapmayız' diyenleri de gördünüz" diyen Soylu şöyle devam etti:
AK Parti teşkilatının 14 yıldır birçok sınavdan geçtiğini vurgulayan Soylu, cumhurbaşkanı seçtirmemek için muhtıralarla karşı karşıya bıraktıkları, Gezi olayları, 17-25 Aralık darbeleri ve 6-7 Ekim olaylarına kadar memleketin her değerini parça parça edebilmek için bir sürü saldırıyla karşı karşıya kaldıklarını ifade etti.
Bir tek güçlerinin halk ve millet olduğunu aktaran Soylu, şunları kaydetti:
Soylu, attıkları her adımda PKK, KCK, DEAŞ, FETÖ, DHKP-C gibi terör örgütleriyle etraflarının kuşatılmaya ve hareket kabiliyetlerinin kısıtlanmaya çalışıldığını söyledi.
Türkiye'nin güçlü ve kuvvetli bir ülke olmasının istenmediğini dile getiren Soylu, şöyle devam etti:
Eksikliklerinin olduğunu ancak gayret gösterip mücadele ettiklerini dile getiren Soylu, eksiklerini kapatabilmek ve gelişmiş ülkelerle rekabet edebilme kabiliyetine taşıyabilmek için ellerinden geleni yaptıklarını bildirdi.
Hangi hukuktan, neyin hukukundan bahsediyorsunuz?
Türkiye'nin her tarafında aynı anlayışla ve aynı inançla kalkınmayı, gelişmişliği, yarına daha güçlü bakmayı ortaya koyabilecek bir irade sergileyeceklerini anlatan Soylu, şunları kaydetti:
"Biz dünyanın en pahalı arazisinde oturuyoruz. Aslında onları iştahlandıran Türkiye'nin üzerine hücum ettiren en önemli anlayışlardan bir tanesi odur. Öyle olmasa buraya ihanet eden her insanı kendi ülkelerinde tutmazlar. Bakın en son Yunanistan 8 darbeciyi Türkiye'ye teslim etmedi. Neden, hukukun üstünlüğüymüş. Hangi hukuktan, neyin hukukundan bahsediyorsunuz? Avrupa Almanya ne yapıyor darbecileri, PKK'cıları, DHKP-C'lileri hepsine dostlar. Dostlar alışverişte görsün diye güya DEAŞ'la mücadele ortaya koymaya çalışıyorlar, dostlar alışverişte görsün. DEAŞ'la da PKK'yla da mücadeleyi biz ediyoruz. Diğer tüm terör örgütleriyle de mücadeleyi de samimi bir şekilde biz ediyoruz. Çünkü bizim medeniyetimiz, değerlerimiz, kardeşliğimiz emrediyor."
Soylu, önlerinde çok önemli bir süreç olduğunu belirterek, "Önümüzdeki anayasa oylaması milletimiz, ülkemiz, bu yaşadıklarımız için yeni bir boyutun adıdır. Hep beraber burada çok çalışmalıyız, gayret göstermeliyiz, mücadele etmeliyiz. Güneydoğu ve Doğu Anadoluyu karış karış gezmeliyiz. Milletin egemen olduğu, hakim olduğu, yarına güçlü bir şekilde uzandığı bir sisteme gidiyoruz. Denetlemeyi de seçimi de milletin yaptığı seçip de yönetemeyenleri de milletin alaşağı ettiği artık yönetime direkt müdahale edeceği yeni bir sisteme gidiyoruz." ifadelerini kullandı.
Milletin kendi özgürlüğünden ve iradesinden vazgeçmediğini kaydeden Soylu, siyasetçilerin milletle beraber olması gerektiğini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da milletle beraber olduğunu dile getirdi.