İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, Ümraniye ilçe Emniyet Müdürlüğü Dudullu Polis Merkezi Amirliği tarafından "motosiklet hırsızlığı" suçundan yakalanan ve sonrasında firar eden şahsın yakalanmasına yönelik çalışma yapıldı.
Yapılan çalışmalarda, çeşitli suçlardan 26 suç kaydı bulunan Y.E.Ç'nin (19), Ihlamurkuyu Mahallesi'nde yakalanarak muhafaza altına alınmaya çalışıldığı esnada görevli memurlarla arasında arbede yaşandı. Şüpheli, görevli memurun silahını alarak polislere ve çevredekilere ateş ederken, kadın polis memuru Şeyda Yılmaz (27) da karşılık verdi.
Olayda, Yılmaz ve polis memuru K.H.S. ile şüphelinin olay yerinde bulunan annesi P.G. (43) yaralandı. Yaralılar, ilk müdahalelerin ardından hastaneye kaldırılırken kadın polis memuru Şeyda Yılmaz, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu.
Ülkede infiale neden olan gelişme sonrası, polis katilinin kabarık sicili ve neden hapse girmediği merak konusu oldu.
Yeni Şafak Yazarı İsmail Kılıçarslan, suç makinesinin neden hapiste olmadığına ilişkin dikkat çeken bir paylaşım yaptı.
Katilin sadece yağma suçundan hazırlanmış bir dosyadan 3 yıl 20 gün ceza aldığını fakat davanın istinaf mahkemesinde olduğunu vurgulayan Kılıçarslan, yasamadaki sıkıntıya dikkat çekti.
Polis katili 3 yılı aşan cezasına rağmen neden hapse girmedi?
Katilin, Ulusal Yargı Ağı Projesi (UYAP) Sistemi'ne kayıtlı 19 dosyası olduğunu belirten Kılıçarslan, şunları ifade etti:
"Üzerime vazife değil ama şu '26 suç kaydı olan suç makinesi' işinin peşine düştüm.
-Pislik katilin UYAP'ta 19 kaydı var. Bunlardan 5'i hakkında 'kovuşturmaya yer olmadığına dair karar' alınmış.
-8 dosya birleştirilmiş (uyuşturucu kullanımı) ve ceza almış ama yatar almamış.
-Kalmış 6 dosya.
-1 dosya hükmün açıklanmasının geri bırakılması almış.
-3 dosya soruşturma aşamasında. İddianame hazırlanıyor.
-1 dosyadan (yağma) 3 yıl 20 gün ceza almış. Dava istinafta.
-1 dosyada da (kasten yaralama) yargılama sürüyor.
Şöyle: Basit suçlar kapsamının hapis ile cezalandırılmaması hem Türkiye hem de dünya için büyük sorun. Türkiye'de 3 yıl altı ceza alırsan yatmıyorsun mesela.
Burada sorun yasamada. Çıkarırsın yasayı, tanımlarsın "kriminal kişilik" diye bir tipolojiyi, mükerrer suçlarda hızlı hareket edip atarsın bu pislikleri infazsız içeri.
Mevcut yasalar böyle olduğu sürece bu "basit suç kişileri" aramızda dolaşmaya devam edecek. Burada görev yasamaya düşer. Bu hay-huyun, bu şovun arasında boynumuzun borcu, bunu ifade etmektir.
Bugün şehirlerde, her an başımıza bir şey geleceği korkusuyla yaşamak tam da "nasılsa bir şey olmaz" diyen kriminal kişilikler yüzündendir. Bunu görüp, buna göre tedbir almak gerekir. 8 kez uyuşturucu yakalatmış adamı içeri atmıyorsa yasan, o herif gelir canını alır çünkü."