Faiz oyunu sürüyor

Merkez Bankası; gösterge faizini yüzde 8’de tutsa da, piyasayla olan alış verişinin tamamını kaydırdığı geç likidite penceresinin faiz oranı yüzde 12,75. Tahvil gösterge faizi dün yüzde 14,4’e kadar çıktı. Finansman erişimi aslanın midesindeki ekmeğe ulaşmak kadar zorlaştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sert eleştirilerinin ardından gözler; iki hafta sonra açıklanması beklenen paketteki idari tedbirlere çevrildi. Faizleri düşürecek adımları dört gözle bekleyen İş dünyası, yüksek faizlerle büyük kârlar elde eden “kamu bankaları ne yapıyor?” diye soruyor.

Yeni Şafak İbrahim Acar
Tahvil gösterge faizi %14,5’e dayandı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sert sözlerle eleştirdiği yüksek faiz konusunda büyük bir oyun sahneleniyor. Yüzde 14,35 ile son ayların en yüksek seviyesini gören tahvil gösterge faizi konusunda bürokratik oligarşinin sergilediği direniş, Türkiye’ye pahalıya mal oluyor.

HAFTALIK REPO’NUN HÜKMÜ KALMADI

Merkez Bankası Para Politikası Kurulu, son dönemlerde yaptığı aylık rutin toplantılarında bir haftalık repo faizini sabit tutarak “faizleri arttırmadık” imajı verse de bu durum gerçeği yansıtmıyor. Para Politikası Kurulu Kasım 2016 toplantısından bu yana bir haftalık repo faizini yüzde 8’de tutuyor. Ancak Merkez Bankası’nın piyasayla olan alış verişinde gecelik repo faizi enstrümanının payı yakın zamana kadar sadece yüzde 10 civarındaydı. Merkez bu enstrüman ile işlem yapmayı 20 Kasım 2017 tarihinde tamamen terk etti.

PENCEREDEN AKAN FAİZ YÜZDE 12,75

Merkez Bankası’nın piyasayla olan alış verişinin yüzde 100’ü aylardır geç likidite penceresi üzerinden dönüyor. Merkez Bankası’nın resmi hesaplarında görülen son güncel tabloya göre Merkez’in haftalık olarak gerçekleştirdiği 137 milyar liralık işlemin tamamı geç likidite penceresi üzerinden gerçekleşiyor. Yani Merkez Bankası’nın piyasayla alış verişinin tamamı yüzde 12,75 faizle ile dönüyor.

BİRBUÇUK YILDA 3 PUAN ARTTIRILDI

Eylül 2016’da yüzde 9,75 seviyesinde bulunan geç likidite penceresi faiz oranı aradan geçen 19 aylık sürede beş ayrı arttırma kararıyla yüzde 12,75’e çıkarıldı. Kasım 2016’da yüzde 10’a, Ocak 2017’de yüzde 11’e, Mart 2017’de yüzde 11,75’e yükseltilen geç likidite penceresi faiz oranı, Nisan 2017’de yüzde 12,25’e ve son olarak da Aralık 2017’de yüzde 12,75’e çıkarılarak bugünkü seviyeye taşındı.

PİYASA FAİZİ BU ORANIN DA ÜSTÜNDE

Merkez Bankası piyasayı fonlama kompozisyonu incelendiğinde 4,5 aydır bütün piyasayla olan işlemlerinin yüzde 100’ü geç likidite penceresinden yapılıyor. Bu durum; Merkez Bankası’nın piyasayı fonlama işlemlerinin tamamı (29 Aralık 2017 itibariyle haftalık 137,4 milyar lira) bu pencere üzerinden gerçekleşiyor. Ancak Merkez Bankası’nın uyguladığı yüzde 12,75’lik oran da piyasayı doyurmuyor. Gösterge faizi dün yüzde 14,39’a kadar çıktı.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2018/04/06/12/44/resized_5cec4-5dd3c5bd6984.jpg

MERAKLA BEKLENEN PAKET

Yatırım, istihdam ve üretim gibi ekonominin temel faaliyetlerini kısıtlayan yüksek faiz konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı eleştiriler iş dünyasından da destek görüyor. Faizlerin yüksek olmasından kaynaklanan ekonomik daralmayı aşmak için odalar ile iş dünyasını temsil eden sivil toplum kuruluşları kendi kaynaklarıyla üyelerini finanse etmenin yollarını arıyor. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin öncülüğünde organize edilen Nefes Kredisi gibi adımlarla piyasa rahatlatılmayı çalışılsa da iş dünyası ile tüketicilerin gözü kulağı iki hafta sonra açıklanması beklenen idare tedbirlerde. Faizi ve enflasyonu aşağı çekmesi beklenen çalışma için bakanlıklardan ve iş dünyasından gelen görüş ve öneriler Kalkınma Lütfi Elvan’da toplanıyor. Hazine’nin borç döndürme kabiliyetini güçlendirecek adım ve kararları içermesi beklenen çalışmada, Kamu Tek Hesabı ile ilgili kararların olabileceği de belirtiliyor.

https://image.piri.net/resim/imagecrop/2018/04/06/12/43/resized_44e55-c9bd0d0atablo.jpg

TEDBİRLERi BEKLİYORUZ

ASKON Genel Başkanı Hasan Ali Cesur, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın faiz konusundaki tutumunu son derece yerinde bulduklarını ve desteklediklerini söylüyor. Türkiye’de faiz oranlarının çok yüksek olduğunu vurgulayan Cesur, “Söylenilenlerin aksine biz, faiz düşerse, enflasyon da düşer diyoruz. Türkiye’de paradan para kazanma devri artık son bulmalı. Türkiye bunu denemeli. Kamu bankaları karlarından fedakârlık yaparak faizlerin düşürülmesinde öncülük yapmalıdır Faizler düşerse yatırım ve üretim maliyetleri de düşer” dedi.

EKONOMİ
MKEK ihracatını ikiye katlayacak

EKONOMİ
Boydak hedef büyüttü