Faruk Önalan - Yazar
Mahalli idareler seçimine sayılı günler kala sonucu en çok merak eden illerin başında hiç şüphesiz İstanbul gelmektedir. 5 yıl boyunca İstanbul Belediye Başkanlığı koltuğunda oturan Ekrem İmamoğlu’nun gerginliği hal ve tavırlarına fazlasıyla yansımış durumda… Ortaya çıkan “para sayma” görüntüleri sonrasında verilen çelişkili açıklamalar da seçmen tarafından ayrıca not edilmiştir. İmamoğlu gerek 2019 adaylık süreci gerekse seçildikten sonra eksi yönlerini algılarla perdelemeyi bir nebze başarmış olsa da geldiğimiz noktada bu stratejisinin artık yürümediği ortadadır. Diğer yandan Cumhur İttifakı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Murat Kurum, polemiğe girmemeye özen gösterip “Sadece İstanbul” sloganı çerçevesinde bir kampanya yürütmekte ve seçmenlere projeleri üzerinden mesaj vermeyi tercih etmektedir.
KURUM SEÇMENE GÜVEN VERİYOR
İstanbul’un en önemli sorunlarının başında ulaşım ve olası bir depreme karşı şehrin dirençli hale getirilmesi gelmektedir. Murat Kurum bu iki başlık altında son derece ciddi projeler açıkladı. Önde gelen jeolog ve deprem bilimciler de açıklanan bu projeler hakkında olumlu beyanlarda bulundular. Öncelikli olarak afet yönetimi sürecinin, şehrin her noktasına hakim olacak “İstanbul Dijital İkizi” projesine entegre edilmesiyle çok daha hızlı ve etkin yürütülmesi tasarlanmaktadır. Dünyanın en büyük teknoloji ve girişimcilik merkezi olması tasarlanan Terminal İstanbul bünyesinde geliştirilecek İstanbul Dijital İkizi ile en kötü duruma karşı simülasyon hayati önemde olacaktır. Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi’nde -hastane, lojistik, barınma dahil birçok ihtiyacın karşılanacağı- “Afet Yönetim Merkezi” kurulması, halihazırda bir tane olan Afet Lojistik Merkezinin” 7’ye çıkarılması, 9 noktada yeni “Afet Müdahale Merkezi”nin devreye sokulması ve 50 adet yeni itfaiye istasyonu kritik projeler olarak öne çıkmaktadır. Diğer yandan afetlere müdahalede büyük önem arz eden afet timlerinin sayılarını artırma amaçlı olarak “Afet Farkındalık Akademisi” dikkat çekicidir. Burada en önemli başlık ise deprem odaklı kentsel dönüşüm projeleridir. 5 yıl içinde afetlere dirençli 650 bin konutun yapılacağına dair vaadi rakipleri tarafından eleştirilse de Cumhur İttifakı adayı Murat Kurum, Çevre ve Şehircilik Bakanı olduğu dönemdeki çalışmalarıyla bu yönde güven sağlamıştır.
UĞRAŞTIRAN DEĞİL ULAŞTIRAN İSTANBUL
Ulaşımda, “Uğraştıran değil ulaştıran İstanbul” sloganının benimsenmesi bir nevi çözümün anahtarını işaret etmektedir. Bu kapsamda Murat Kurum, toplu taşımada sürenin 64 dakikadan 39 dakikaya düşürüleceğini, raylı sistem uzunluğunun ilk 5 yılda iki katına, 2034 yılında ise 1004 kilometreye çıkarılacağını, yüzde 72 olan karayolu payının 2029’da yüzde 60’a, 2034’te yüzde 48’e düşürüleceğini beyan etmiştir. Bunun yanında iki yakaya 83,5 kilometrelik dev tünel projeleri, deniz ulaşımı payının iki kat artırılması, merkezi taksi yönetim sisteminin hızlıca kurulması, metrobüs hattının uzatılması, Esenler ve Harem otogarlarının taşınması gibi projeler trafiğin rahatlamasına ciddi oranda katkı sağlayacaktır.
İSTANBULLU UMDUĞUNU BULAMADI
Ekrem İmamoğlu’nun ise seçmen nezdinde güven kaybına uğramasının en önemli nedenlerinden biri seçilmeden önce verdiği vaatlerin çoğunu hayata geçirememesidir. Katıldığı televizyon programlarında bu doğrultuda yöneltilen sorulara “Hatırlamıyorum.” karşılığı hanesine eksi olarak yazılmıştır. 2019 yerel seçim sürecinde afete dayanaklı konut konusunda “Hızlı hareket edip 5 yıl içinde toparlarız.” sözü hatırlatılınca “5 yılda nasıl hazırlayayım, mümkün değil” cevabı manidardır. Bunun yanında 15 bin sosyal konut, HIZRAY projesi, Megabüs Hattı, 100 bin araçlık kapalı otopark, İstanbul’un iki yakasına (Kurtköy ve Hadımköy’e) iki yeni otogar, metro hattını 5 yılda iki kat büyütme, Marmaray’ın kuzeyinde yeni bir boğaz bağlantısı benzeri projeler gerçekleştirilememiştir. İmamoğlu, Denizaltı ile kent içi yolculuk ve İBB Sosyal tesislerinde haftada bir çifte ücretsiz düğün vaatlerinin akibeti sorulduğunda ise sözlerini hatırlamadığını ifade etmiştir.
METRO YALANI ÇÜRÜTÜLDÜ
Ekrem İmamoğlu’nun “5 yılda 65 km metro yaptık.” sözü de bizzat Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu tarafından belgeleriyle çürütülmüştür. Bakan Uraloğlu, 2019 sonrası CHP’li İBB yönetimi tarafından tamamlanan metro hattının sadece 8,1 kilometre, 2019 sonrası Büyükşehir’in temelini attığı proje sayısının ise sıfır olduğunu vurgulamıştır. Yani 2019 sonrasında İBB tarafından geliştirilerek yapım aşamasına geçirilen yeni bir raylı sistem hattının olmadığı bizzat Ulaştırma Bakanı tarafından ortaya konmuştur. Öte yandan Ulaştırma Bakanlığı’nın, İBB’den bağımsız, 2019 sonrası İstanbul’da 67.8 kilometre metro hattı yaptığı belgelerle ortaya konmuştur. AK Partili İBB Yönetimi 2019 seçimleri sonrasında CHP’li yönetime önemli kısmı tamamlanmış, bazılarının test sürüşleri dahi yapılmış 5 metro hattı teslim etmişti…
PARA KULELERİ
Murat Kurum seçim sürecini daha sakin ve proje odaklı yürütürken, CHP tarafında özellikle son günlerde ortaya çıkan görüntüler (para sayma) sonrası karışıklığın dozajı giderek artmaktadır. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İstanbul İl Başkanlığı binasının alımıyla ilgili “O süreci o dönem il başkanı olan Canan Hanım yürüttü” sözleriyle topu attığı Canan Kaftancıoğlu’nun ortaya çıkan durumdan fazlasıyla rahatsız olduğu sır değil. Velhasılı kelam, her ne kadar perdelenmeye çalışılsa da CHP İstanbul kanadında işlerin pek de iyi gitmediği açıktır. Son olarak Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde yayınladıkları tarafgir sonuçlarla sınıfta kalan bazı anket şirketlerinin yine aynı yönde hareket ettiği gözlemlenmektedir. Ekrem İmamoğlu’nu Murat Kurum karşısında açık ara önde gösteren anketlerin sahayı yansıtmadığı aşikardır. Diğer yandan Kurum’un farkı 1,8’e kadar açacağını öngören Gezici Araştırma Merkezi Başkanı Murat Gezici’nin canlı yayında baskı gördüğünü ifşa etmesi önemlidir: “Ben yaklaşık 24 yıldır sektördeyim. 2011’den bu yana kendi merkezimizin başındayız. Ben Sayın Erdoğan’ın ya da etrafının bizi tehdit ettiğine ya da sopa gösterdiğine hiç şahit olmadım. Ama bu sonuçla ilgili Ekrem İmamoğlu’nun etrafından büyük bir baskı gördüm. Hayatımda görmediğim tepkiyi aldık. Bu kaygı verici.”