FETÖ darbesini ABD’nin desteklediğini ortaya koyan veriler

15 Temmuz akşamı darbeye kalkışan FETÖ’cü subayların arkasındaki gücü herkes merak ediyor. FETÖ lideri Fetullah Gülen’i koruyup kollayan ve iade taleplerine yanıt vermeyen ABD, başarısız darbe girişiminden sonra büyük panik yaşadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın öldürülmek istendiği, TBMM’nin bombalandığı ve sivilleri katledildiği darbe girişiminde ABD’nin payı olduğunu ortaya koyan çok sayıda gelişme var. Genel Yayın Yönetmenimiz İbrahim Karagül'ün yazılarından ve Yeni Şafak’ın yayınlarından rahatsız olan ABD kendini aklama derdine düştü.

Yeni Şafak

Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, salı günü yayınlanan “

" yazısında, FETÖ'cü darbe girişiminin nedenleri tek tek tespit edilirken, bu darbe girişiminin arkasındaki uluslararası aktörlerin temel hedefini de ortaya koyuyordu.

Washington Post Karagül'ü hedef aldı

Karagül'ün yazısı Amerikan medyasında büyük yankı uyandırdı. Bugünkü sayfalarında Karagül'ün yazısına yer veren Washington Post gazetesi Karagül'ü sağcı bir baş editör olarak tanıtırken, gazetedeki yazısından bölümler paylaşarak Karagül'ü hedef gösteriyor. Washington Post, Karagül'ün katı biri olmasına rağmen söyleminin Türkiye'deki çoğu seçim bölgesinde kullanılan söyleme yatkın olduğunu iddia ediyor. Karagül'ün yazısından bölümler aktaran Washington Post, “ABD yönetimi, Gülen terör örgütü üzerinden Türkiye'de darbe yapmaya çalıştı" ifadesine yer vererek bu iddianın ABD yönetimi tarafından reddedildiğini ve spekülasyon olduğunu savunuyor. Beyaz Saray sözcüsü Mark Toner'ın Yeni Şafak'taki yazı ile ilgili iddiaları reddettiğini belirten Washington Post, Toner'ın “Açıkça bu iddiaları reddediyoruz" dediğini aktarıyor. John Bass'ın da medyaya yaptığı açıklamada “ABD'nin darbe girişimini desteklediği" iddialarını kabul etmediğini belirtiyor.

John Bass, FETÖ ile ilgili soruları cevapsız bıraktı Yeni Şafak'ı hedef aldı

Amerika'nın Türkiye Büyükelçisi John Bass, FETÖ'nün yaptığı darbe girişimi ile ilgili medyaya yaptığı açıklama sırasında kendisine yöneltilen soruların birçoğunu “yorum yok" diyerek yanıtsız bırakırken Yeni Şafak'ın gündeme getirdiği darbeye “ABD'nin destek verdiği" sorusuna;

“Türk basınında bu konuyla ilgili birtakım şüpheler olduğunu gördüğümüz için şu hususu kesin bir dille ifade etmek istiyorum; Amerika Birleşik Devletleri hükümeti darbe girişimini yönetmedi, desteklemedi ve girişim gerçekleşmeden önce veya yapılmaya başlanana kadar bu durumdan haberdar değildi. ABD'de son derece bilge bir senatörümüzün şöyle bir sözü vardır: “Görüşler kişiden kişiye değişebilir, ancak gerçekler kişiden kişiye değişemez". Ben de, ABD'nin sözde rolü hakkında yorum yapan bazı insanların yaptığı yorumları rahatsız edici buluyorum — bu kişilerin kendi görüşlerine sahip olma hakkı var, ancak ellerinde söz konusu görüşü destekleyecek hiçbir gerçek bulgu yok" cevabını verdi.

Yeni Şafak'ı hedefine koyan ABD ve Bass, Gülen'in iadesi ile ilgili Türkiye'den gelen taleplere ise 'kanıt lazım' diyerek FETÖ'nün yaptığı darbe girişimine rağmen ne tür bir kanıt bekledikleri ile ilgili açıklayıcı bir cevap vermekten kaçındı.

Suriye'de devreye sokulan ABD planının hedefi Türkiye

Son dönemde Suriye bağlamında Türkiye'ye karşı oynanan oyunun en son perdesinin içeride FETÖ aracılığı ile oynandığını söyleyen Karagül, bu darbenin arkasındaki esas aktörlerin gerçek niyetlerini gözler önüne seriyordu. Karagül FETÖ'cü örgütün eliyle hazırlanan darbe girişimi planın aslında bir ABD ve İsrail aşırı sağının planı olduğunu söylerken bu planın Gülen ve teröristleri üzerinden servis edildiğini belirtiyordu. Karagül'ün FETÖ'cü cuntanın arkasındaki güçle ilgili yazısı Amerika yönetiminde büyük rahatsızlık uyandırdı.

GÜNDEM
ABD, Erdoğan’ı öldürmeye çalıştı!

, FETÖ darbe girişimine sessiz kaldı

Amerika yönetimi FETÖ darbe girişimi sürecinin başından itibaren sessiz kaldı. John Kerry yaptığı açıklamada "Türkiye'deki gelişmeleri takip ediyoruz" demekle yetindi. Girişimin başarısızlıkla sonuçlanacağının görülmesiyle birlikte Beyaz Saray "Türkiye'de demokratik yönetimden yanayız" açıklamasını yaptı. Kerry daha sonra yaptığı açıklamada ise Türkiye'nin yanında yer aldıklarını savundu. Ancak uzun yıllardan beri FETÖ'nün lideri Fethullah Gülen'e ev sahipliği yapan ve FETÖ'nün Türkiye'ye karşı giriştiği darbe sürecinde Türkiye'nin tüm uyarılarına karşı Gülen'i korumayı sürdüren Amerika son darbe girişiminden de sessiz kaldı. Ve yaşanan darbe girişiminden habersiz olduğunu iddia ederek 'üzüntülerini' bildirdi.

Pentagon: Bizim için sürpriz oldu

Pentagon ise yaptığı açıklamada "Sadece Türk halkı ya da başkaları için değil bizim için de sürpriz oldu" dedi. Ancak darbe girişimi sonrası Carter'ın Savunma Bakanı Fikri Işık'ı arayıp aramadığı ile ilgili soruları cevapsız bıraktı. Carter darbe girişiminin başarısız olmasının kesinleşmesinden sonra Işık'ı arayarak üzüntülerini iletti.

"Gülen'i iade edin" talebine kanıt istediler

Ancak darbe kalkışmasının FETÖ'cü cunta tarafından yapıldığının anlaşılmasından sonra Türkiye'nin “Gülen'i iade edin" talebine yine benzer cevaplar veren Amerika yönetimi, 'kanıtlayıcı belge' isteyerek FETÖ'nün gerçekleştirdiği darbe girişiminde FETÖ'yü korumayı sürdürdü.

CIA'ye yakın düşünce kuruluşu darbe propagandası yaptı

CIA'ye yakınlığı ile bilinen düşünce kuruluşu Stratfor darbe girişiminin gerçekleştiği gece, sosyal medya hesapları üzerinden “Erdoğan, Almanya'dan sığınma talebinde bulundu", “askerler yönetimi ele geçirerek kontrolü sağladı" gibi kara propaganda da bulunarak FETÖ darbesine arka çıkmaya çalıştı. Bunun yanı sıra Amerikalı siyasetçiler, Amerikan medyası ve bazı düşünce kuruluşları Türkiye'de gerçekleştirilmeye çalışılan darbe girişimine açık destek verdi.

DÜNYA
FETÖ'nün darbe girişiminde CIA'nın rolü deşifre oldu

Amerikan yönetiminin ve Amerika basının darbe girişimine karşı sessizliği ve bazı kurumlar üzerinden darbe seviciliği yapmaya çalışması ortadayken İbrahim Karagül'ün yazısı ABD'de büyük yankı buldu. Karagül'ün Amerika'nın darbe girişimine karşı desteğini ve pozisyonunu net bir biçimde ortaya koyan yazısı, Yeni Şafak gazetesinin hem Amerikan yönetimi hem de Amerika basını tarafından hedef tahtasına konulmasına neden oldu.

Amerikan Basını: önce Erdoğan öldürülmeliydi

Amerikan medyası, Türkiye'deki darbe girişimine açık destek verirken, darbenin başarısızlıkla sonuçlanması dolayısı ile TV ekranlarından ve gazetelerden üzüntülerini belirtti. Foreign Policy, Fox News, New York Times gibi Amerika'nın önemli medya kuruluşlarından darbenin başarısızlığı ile ilgili analizler yayınlandı. Söz konusu analizlerden birinde 'Başarılı bir askeri darbe için ne gerekir?' diye sorulurken buna cevap olarak 'Önce lider öldürülmeliydi' denilerek darbenin başarısız oluşu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın öldürülememiş olmasına bağlanıyordu.

DÜNYA
Foreign Policy: Erdoğan öldürülmeliydi

Amerikalı akademisyen Karagül'ü ve Yeni Şafak'ı hedef aldı

Steven Cook, İbrahim Karagül'ün yazısını paylaşarak Yeni Şafak'ın editör ve yazar kadrosunu hedef gösterdi.