Fırat Kalkanı’yla ABD-İsrail projesi terör koridorunu kesen Türkiye, İdlib’e de müdahale ederek Akdeniz’e giden yolu kapattı. Astana mutabakatı gereği ‘çatışmasızlık bölgesi’ ilan edilen kente operasyon başladı.
Fırat Kalkanı Harekâtı’yla ABD-İsrail tasarımı terör koridoruna en büyük hançeri sokan Türkiye, kaos hattının batı ucundaki İdlib’e de müdahale ederek Akdeniz’e giden yola resmen ‘tıpa’ vurdu. PKK destekçisi Pentagon’un ‘el-Kaide’ bahanesiyle işgale hazırlandığı İdlib, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin operasyonuyla artık küresel istilacıların oyun alanı olmaktan çıktı. Ankara, Moskova ve Tahran’ın Astana Zirvesi’nde vardığı mutabakat gereği ‘çatışmasızlık bölgesi’ ilan edilen kente operasyon başladı. Bir kısmı Fırat Kalkanı’nda da görev almış Şam rejimi muhalifi Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensuplarından 800 kadar savaşçı, önceki gece yarısı Hatay’ın Reyhanlı ilçesinden İdlib’e konvoylar halinde geçiş yaptı.
ÖZEL KUVVETLER SIZDI HAZIRLIKLAR BİR AY SÜRDÜ
Operasyon planı, sınır bölgesinde konuşlu Özel Kuvvetler ve MİT personelinin yaklaşık bir aylık istihbarat çalışması sonucu belirlendi. Zaman zaman İdlib içlerine dek sızma faaliyeti gerçekleştiren özel eğitimli askerler, muhalif grupların sevk edileceği noktaların yanında, TSK unsurlarının, zırhlı araçların, tank ve obüslerin konuşlanacağı yerlere ilişkin de keşif çalışması yaptı. Gökyüzünden de insansız hava araçları (İHA) ile bölge taraması yapan TSK, operasyon için Kayseri Dağ Komando Tugayı’ndan seçkin birlikleri geçtiğimiz günlerde Reyhanlı’ya sevk etti. Hazırlıkların tamamlanmasının ardından ÖSO mensuplarından oluşan öncü birlikler operasyona başladı.
4 MİLYON SİVİL TETİKTE
6 yıldır süren iç savaşta evlerini kaybeden ya da katledilmekten korkan Suriyeliler için ‘son sığınak’ anlamına gelen İdlib’de şu an 4 milyona yakın insan yaşıyor. Bunların yaklaşık 2,5 milyonu yerli halk, 1,3 milyonu ise iç göçle gelmiş sığınmacı. Bu sığınmacıların büyük bir kısmı, Türkiye sınırına yakın yerlerde kurulan kamplarda barınıyor. Kentte kontrolü elinde bulunduran muhalifler ise ikiye bölünmüş durumda. ÖSO ve ona bağlı tugaylar Türkiye’nin Rusya ile anlaşmalı şekilde başlattığı operasyona destek verirken, bir süre önce feshedilen el-Nusra ile bağlantılı Heyet-i Tahrir Şam (HTŞ) grubu ise bu harekâta karşı çıkıyor. TSK destekli ÖSO’ya bağlı grupları tehdit eden HTŞ, geçtiğimiz günlerde ‘operasyon düzenlenmesi halinde çatışmaktan çekinmeyekleri’ mesajı vermişti. Şimdi gözler öncü ÖSO gruplarının hangi noktalarda HTŞ ile savaşacağına çevrildi.
ÖSO KAZANMAK ZORUNDA AKSİ HALDE BOMBALAR GELİR
Rusya’nın da tehdit olarak gördüğü ve ABD’nin ise İdlib’e ‘müdahale için bahane’ olarak kullandığı HTŞ eğer TSK-ÖSO ittifakına direnirse yok edilecek. Aksi halde, bölgede bir süredir devam eden Rus-Esed bombardımanı yeniden başlayacak ve İdlib’de barınan masum Suriyeliler Türkiye’ye akın edecek. Bu yüzden, TSK’nın yönlendirmesiyle hareket eden ÖSO savaşçılarının HTŞ’yi denklemden çıkarması hayati önem taşıyor. Son dönemde çok sayıda muhalif grup, Astana’ya yönelik tavrı nedeniyle HTŞ çatısından ayrıldı. Ancak HTŞ’ye bağlı militan sayısının yine de 15 bini bulduğu belirtiliyor.
TÜRK ASKERİ KENTİN TAMAMINDAN SORUMLU
Türkiye’nin İdlib planına göre, sınırda konuşlu Fırtına obüsleri ve tanklar, çatışmalar sırasında ÖSO’ya aktif destek verip yol açacak. TSK’nın ateş gücüyle ilerleyen muhalifler, HTŞ’yi cephe cephe denklem dışında bırakacak. Sahadan alınan bilgiler, 15 bin kişilik HTŞ’den ancak 2 bin kişinin ÖSO’la çatışmayı göze alabileceği yönünde. HTŞ’den boşaltılan bölgelere yer yer Mehmetçik konuşlandırılacak. Burada Mehmetçiğin temel görevi ise, ÖSO hakimiyeti sonrasındaki ‘çatışmasızlığın’ devam etmesini sağlamak. Bu amaçla TSK unsurları, İdlib içinde çok sayıda kontrol ve gözlem noktaları oluşturacak. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın verdiği bilgiye göre Türk askeri, İdlib genelinde barıştan sorumlu yegane güvence olacak. Yani kentin her noktasının güvenliği HTŞ temizlendikten sonra Mehmetçik’ten sorulacak.
nefessiz kaldı
İdlib operasyonu, Türkiye için ‘bir hamleden fazlası’ anlamına geliyor. Halep’in yanıbaşında, Suriye’nin en büyük kentlerinden birinin kontrolünün TSK ve ÖSO’ya geçecek olmasının yanında, İdlib’de yaşayan 4 milyona yakın sivil de harekât sonrası rahat bir nefes alacak. Operasyonla en büyük darbe ise Türkiye’nin güneyinde İsrail destekli bir terör hattı inşa eden ABD’ye vuruluyor. Suriye kuzeyinde işgal ettiği bölgelerdeki sözde kantonları birleştirip Akdeniz’e inmeyi amaçlayan Pentagon, ‘kara ordusu’ PKK ile Afrin’de iyice köşeye sıkıştı. TSK, Hatay’ın doğusunda, İdlib’in de kuzeyine kalan Afrin’i her noktadan kuşatma altına aldı. Zira Afrin’in kuzey ve batısı Türk sınırı, doğusu ise Fırat Kalkanı bölgesiyle çevrelenmiş durumda. Türk askeri ve ÖSO grupları, Afrin’de üslenen PKK/PYD önünde kalın bir set oluşturuyor. Bu bölgeden dışarı çıkmak isteyen teröristler imha edilecek. İdlib’de güvenliğin tam anlamıyla sağlanmasının ardından ise sıra, Afrin’in PKK’dan arındırılmasına gelecek.
Binlerce emir bekliyor
Sınır boyunda mevzilenen 10 bini aşkın asker, İdlib’e yönelik kapsamlı operasyon için harekat emri bekliyor. TSK, operasyon öncesi tespit edilen 3 stratejik noktayı öncelikli hedef olarak belirledi. Kala Saman, Hırbit el-Cuz ve Bab el-Hava bölgelerinden ilk geçişlerin yapılması sonrası sınır güvenliği sağlayan askeri birlikler muhtemel sabotaj ve mayın tehlikesine karşı kontrollü ilerleme taktiği ile Sermede, Derkuş ve Dar ed-Izze bölgelerinden İdlib içlerine yürüyecek.
Hücum marşı
Reyhanlı-İdlib arasındaki Cilvegözü Sınır Kapısı’ndan askeri birliklerin geçişi sırasında hoparlörlerden İstiklal Marşı’nın yanısıra Çanakkale türküleri ve çeşitli kahramanlık şiirleri seslendirildi.
kapı açıldı
Suriye-Türkiye sınırına bir süre önce inşa edilen beton blokların İdlib’e açılan ufak bir kesiti, operasyon öncesi iş makinelerince kaldırıldı. Açılan kapılardan ağır silahlı zırhlı araçlar, tank ve obüslerin geçişine ise yakında başlanacak. Bunun için Oğulpınar Hudut Karakolu çevresinde iş makinaları, araçların geçişi için çalışmaya son sürat devam ediyor.
Hoş geldiniz
Türk askerinin güvenliği sağlamak için geleceği haberi, sürekli ölüm tehdidi altında yaşayan İdlibliler tarafından sevinçle karşılandı. İdlib’te bazı duvarlara“Türk kardeşlerimiz hoş geldiniz” yazıldı.