Merkezi ABD Washington’da bulunan Carnegie Uluslararası Barış Vakfı’nın (Carnegie Endowment for International Peace) internet sitesinde, Dalıa Ghanem tarafından kaleme alınan bir yazıda, Türkiye’nin Cezayir, Libya, Moritanya, Fas ve Tunus’tan oluşan Mağrip ülkeleri arasındaki varlığı masaya yatırıldı.
Mağrip ülkelerinin Türkiye’nin nüfuz bölgesinin bir parçası haline geldiğinin ve buna Avrupa devletlerinin alışması gerektiğinin belirtildiği yazıda, şu ifadelere yer verildi:
"TÜRKİYE AVANTAJ ELDE ETTİ"
“Son on yıldır Türkiye genel olarak Kuzey Afrika'da ve özel olarak Cezayir'de hatırı sayılır bir avantaj elde etmiştir. Sahra Altı Afrika, Orta Doğu, Güney Avrupa ve Akdeniz'in kesişme noktasında bulunan Mağrip ülkeleri, Türkiye'nin nüfuz bölgesinin bir parçası haline geliyor.
"TÜRK ÜRÜNLERİ BAŞARISINI KANITLADI"
Türkiye, Afrika ve Akdeniz'de ekonomik, enerji ve askeri hedeflerini ilerletiyor. Afrika'da, Türk yatırımları istikrarlı bir şekilde arttı. Türkiye-Afrika Ekonomik ve İş Forumu bu tür bağlantıların güçlendirilmesine yardımcı oldu. Türk ürünleri, Mağrip ülkelerinde başarılı olduğunu kanıtladı. Cezayir'e 3,5 milyar dolar yatırım yapan Türkiye, önde gelen yabancı yatırımcı konumuna geldi.
"TÜRK SİHA'LARI HAFTERİ DURDURDU"
Türkiye'nin askeri nüfuzu da Kuzey Afrika'da ilerliyor. Libya bu noktada bir örnektir. 2020'de askeri personel konuşlandırdı ve TB2 silahlı insansız hava araçlarını kullanarak Hafter'in ilerlemesini durdurdu ve onu geri çekilmeye zorladı.
"TÜRKİYE ÇIKARLARINI KORUMAYA ÇALIŞIYOR"
Türkiye, denizcilik anlaşması da dahil olmak üzere jeostratejik ve ekonomik çıkarlarını korumaya çalışıyor. Türk ayak izi büyümeye devam edecek.
"AVRUPA ÜLKELERİ ALIŞMAK ZORUNDA"
Avrupa ülkeleri, özellikle Fransa, geleneksel olarak Fransız etkisi altındaki bir bölgede bu katılımdan memnun olmasa da, uyum sağlamak zorunda. Ankara'nın arzusu, eski bir sömürge gücüyle uzun süreli ilişkiden bıkmış bir bölgede memnuniyetle karşılanıyor."