İslâm’ın ve insanlığın kaderi Türkiye’ye, Türkiye’nin çifte kuşatmayı yarabilmesine bağlı...

04:008/03/2020, Pazar
G: 8/03/2020, Pazar
Yusuf Kaplan

Türkiye, özelde İslâm dünyasının genelde dünyanın kaderini belirleyecek iki önemli kuşatmayla karşı karşıya. Biri iç kuşatma, diğeri dış kuşatma.İÇERDEN LAİK KUŞATMAÖnce kuşatmadan başlayalım...Batılı emperyalistler coğrafyamıza yerleştiler, coğrafyamızı cehenneme çevirdiler. Anadolu kıtasına hapsolan Türkiye fiilen sömürgeleştirilemedi ama zihnen kendi kendini sömürgeleştirdi: Batılıların sömürgeleştirdiklerinde yapmaya cesaret bile edemeyecekleri yıkımları bizzat kendi elleriyle içerden yaptı,

Türkiye, özelde İslâm dünyasının genelde dünyanın kaderini belirleyecek iki önemli kuşatmayla karşı karşıya. Biri iç kuşatma, diğeri dış kuşatma.

İÇERDEN LAİK KUŞATMA

Önce kuşatmadan başlayalım...

Batılı emperyalistler coğrafyamıza yerleştiler, coğrafyamızı cehenneme çevirdiler. Anadolu kıtasına hapsolan Türkiye fiilen sömürgeleştirilemedi ama zihnen kendi kendini sömürgeleştirdi: Batılıların sömürgeleştirdiklerinde yapmaya cesaret bile edemeyecekleri yıkımları bizzat kendi elleriyle içerden yaptı, yapabildi: Kendi medeniyet yürüyüşünü kendi elleriyle durdurdu! (Kendi elleriyle mi, gerçekten?).

Türkiye, Batılılaşma, laikleşme cenderesine hapsedildi;
bin yıl İslâm medeniyetinin bayraktarlığını yapmış bu aziz millete, din değiştirircesine laiklik dayatıldı tepeden, Jakoben yöntemlerle.
Ve toplumun ruhunun, tarihinin, geçmişinin yegâne kaynağı, geleceğinin en güçlü sigortası İslâmî kimliği, duyarlıkları çok büyük darbe yedi.
Toplum, ikiye bölündü, parçalandı gelinen nokta itibariyle.
Şerif Mardin’
in yollar önce çerçevesini çizdiği gibi
“iki toplum” zuhûr etti.
Türkiye’nin sorunları katlandı, katmerlendi:
Laikleştikçe, etnik kimlikler öne çıktı;
toplumu bir arada tutan İslâmî kimlik ve duyarlıklar aşındı, toplumu birbirine kenetleyen ortak paydamız paramparça oldu:
Kürt sorunu
patladı...
Bu parçalanan sosyal / kültürel kimlikler arasında egemenlik mücadeleleri, kavgaları yaşanacak
önümüzdeki süreçte; birileri bunun hazırlıklarını yapıyor; bu süreç çoktan başladı bile...
DIŞARDAN ŞİÎ KUŞATMA
İkinci kuşatma dışardan gelen mezhebî / Şiî kuşatma.

Eğer bu kuşatmayı yaramazsak -sadece biz değil bütün Müslümanlar olarak- İslâm’ın kaderi de, İslâm dünyasının kaderi de Batılı emperyalistlerin ve uşaklarının şer şeytan tezgâhlarının insafına kalmış olur; ki, bunun faturası hem İslâm dünyasına hem de insanlığa çok pahalıya patlar -Allah muhafaza!

Dışardan kuşatma, tarihî bir kuşatma aslında,
tarihin akışını alt üst edecek çapta bir kuşatma:
Gerçeğe dönüşmesi için emperyalistlerin büyük gayret gösterdikleri
Şiî-Fars imparatorluğu girişimi
bu.
Bu girişim, İslâm dünyasının kalbini teşkil eden
Sünnî Arap dünyasını adım adım işgal ediyor, köleleştiriyor, Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de olduğu gibi inanılmaz katliamlar yapıyor...
İran’ın bu cinayetlerine, sömürgeci, emperyalist, Batılı emperyalistlerin kukla politikalarına bağlı olarak geliştirdiği iğrenç stratejilere ve attığı ürpertici adımlara dikkat çekince, mezhepçi analiz yapmakla suçlanıyorum, iyi mi!
Mezhepçilik üzerinden haritalarımızın yeniden çizildiğini söylemek
mezhepçilik
değildir
!
Marjinal, anaakımın dışında bir mezhebin önünün sonuna kadar açılması ve İslâm dünyasının ekseninin değiştirilmesi, dolayısıyla
İslâm’ın yürüyüşünün engellenmesi için tezgâhlanan oyunu bozmaktır!
ÇİFTE KUŞATMAYI YARMAK
İÇİN ÇOK İYİ HAZIRLANMALIYIZ!
Türkiye, laiklikle durduruldu. Bin yıldır, dünya tarihini yapmamızı mümkün kılan medeniyet iddialarımızın temsilcisi Müslüman Türkiye, yok oldu, tarih oldu.

Laik Türkiye, Müslüman Türkiye’yi durdurma projesiydi; yani bizim bin yıldır dünya tarihini yapmamızı mümkün kılan medeniyet iddialarımızı inkâr ederek bizi intihara sürükleme, dolayısıyla tarihî yürüyüşümüzü engelleme girişimi.

İslâm dünyası Şiî saldırıyla,
Şii-Fars imparatorluğunun
bütün Arap dünyasını kontrol altına alması İçin İran’ın önünün açılmasıyla durduruluyor,
büyük mezhep savaşının temelleri atılıyor!
Şiî dünyanın Sünnî dünyayı işgal etmesi, bir kâbus gibi çökmesi, Sünnî omurganın çökertilmesi, sonuçları çok yıkıcı olacak, Müslüman toplumların yapısını da, tarihin akışını da altüst edecek büyük bir felâkettir.

Türkiye, bizim içerden durdurulmamıza yol açan laik pranga kuşatmasını ve dışardan Şiilikle kuşatılma engelini aşarsa, bölgemizin ve dünyanın tarihini biz yazmaya ve yapmaya başlarız yeniden önümüzdeki bir asırlık zaman dilimi içinde.

O yüzden dikkatli, basiretli gitmeli, içeriyi İslâmî kimlik ve duyarlıklar açısından çok iyi tahkim ederek geleceğe, yeniden bizim inşa edebileceğimiz kutlu geleceğe iyi hazırlanmalıyız.

Vesselâm.

#Laiklik
#Emparyalizm
#İslam
#Mezhepçilik