Kazana kazana kaybediyoruz, demiştim.
Maddî olarak kazanıyoruz; yetmiyor; sonra da maddî kazancı kutsuyoruz.Aslında maddî olarak kazanmak ve bunu kutsamak, manevî olarak kaybedişimizin tohumlarını ekmek, dinamitlerini döşemek demek.
Her zaman söylediğim gibi: Dünyayı dâr / yurt edinenler, dünyayı dar ederler insanlığa.
Ne demişti İbn Haldun: “Bir toplumu açlık değil, tokluk öldürür.”
Siyaset, günü kurtarmakla ilgilidir.
Hakikat, geleceği kurmakla.
Siyaset ân’la ilgilidir. Hakikat, Zaman’la. Zaman’ın bütün mekânlarıyla; geçmiş zaman, şimdiki zaman ve gelecek zaman aralıklarıyla aynı ânda…
Hakikat, bütün zamanlara uzanır ve bütün zamanlarda yankılanır, yankısını bulur.
Siyasete odaklanmak, siyaseti her şeyin merkezine yerleştirmek, insanı hem zamansızlığa, ân’a hapsetmekle hem de araçların kölesi hâline getirmekle sonuçlanır. Siyasete odaklanmak, tek bir zamana, dolayısıyla zamansızlığa ve tabiatıyla mekânsızlığa mahkûm olmakla sonuçlanır.
Siyaset dünyayı eksene alır, dünyayı yani bura’yı, şimdi’yi, geçici olanı.
Hakikat bura’yı, şimdi’yi aşar, kalıcı olan’a böyle böyle ulaşır. Bütün zamanlara ışık tutar, bütün mekânlara ışık olur, her şeyi aydınlatır.
Siyaset zaman duygusunu yok eder, hakikat fikrinin temeline hem siyaseti hem de hakikati bitirecek bombaları eker…
Siyaset ile iktisat ikiz kardeştir. Siyaset varlığını, iktisada borçludur; iktisat da siyasete.
Siyaset, çıkarı paylaştırma stratejisidir. İktisat, çıkarı paylaştırma stratejisinin kaynağıdır.
Siyasetle iktisadın imtizacından kapitalizm doğar.
Kapitalizm, hiçbir kural tanımaz. Kural’ın, kendisi olduğunu zanneder.
Kapitalizm hakikat düşmanıdır. Kapitalizm’in hem kural hem de kral olduğu yerde, hakikat barınamaz; sömürü çarkı hızla işlemeye başlar ve herkesi ezer geçer…
Kapitalizm insanlık düşmanıdır: kapitalizmin hükümran olduğu yerde insan köledir, kapitalizmin hâkim olduğu yerde insan mahkûmdur.
Kapitalizm insanı kurtaramaz, aksine, kurtarılmaya muhtaç hâle getirir.
Kapitalizm, arzu teknolojisi ve teknolojik benler üretir.
Kapitalizmi ayakta tutan şey, ürettiği arzu teknolojisinin ayartıcılığının ve baştan çıkarıcılığının çapıdır.
Kapitalizmin aklı yoktur, duyguları vardır. Kapitalizm duygu sömürüsü yaparak hem ayakta durur hem de önüne çıkan her şeyi siler süpürür…
Kapitalizmin aklı yoktur, duyguları vardır dedim. Burada büyük bir paradoks var: Kapitalizm, rasyonalist ilkeler üzerinden kurulur ama irrasyonel bir yöntemle işler. Kapitalizm, aklı, algıyı en güçlü, en ayartıcı şekilde kurması, kurgulaması için azami ölçüde etkili bir araç hatta bir silah olarak kullanır.
Kapitalizmin algılar üzerinden dünya ve insan üzerinde hükümranlık kuran imparatorluğunun kaynağı akıl’dır, aklın örgütleyici bir güç olarak en azami ölçüde kullanılmasıdır. Kapitalizmle birlikte akıl, algıyı çarmıha gerer.
Kapitalizm akıl üzerinden kurulur ama algılar üzerinde’n var olur; hükümranlığını sürdürmesi aklın algıları kullanma çapıyla doğru orantılıdır.
İnsan dünyayı kutsadığı ölçüde dünya kusar insanı ve her şeyi. Hedef, dünyayı kutsamak değil, dünyayı yaşanılır bir yer hâline getirmek olmalıdır oysa.
Kapitalizm dünyayı yaşanılır yer hâline getirmekle iştigal etmez; aksine, kapitalizm dünyayı işgal etme planları yapar.
Biz, geleceği kuracak ve kurtaracak derin nefes almak zorundayız. O yüzden kitle üzerine değil, geleceği inşa edecek krema / öncü kuşak üzerine odaklanmalıyız.
Vesselâm.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
Resulullah sav in Mekke dönemi Osmanlı sonrası İslam dünyası ni anlatır.mekke de insanlar kendilerini İbrahim as İsmail as nisbet etmesi Kabe nin orda olması onu korumaları ona ehemmiyet vermeleri dindarlığın göstergelerindendi.Toplumda Allah inancı da vardı fakat kitaplarda peygamberlerin öğretilerinde olandan farklı içi boşaltılmış şirk küfür bulaşmıştı.Allaha ait vasıflar başkalarına da verilerek gasp edilmiş kurumlara verilerek bu kurumların gücü ile toplum somurulmekte idi.Şu an ki durumda bu Mekke ortamından farklı değildir.la ilahe illallah davası Mekke düzenini yıkıp yerine insanlığa huzur barış ve adalet getirmişti.
Toplumu açlık değil, alıştığı tokluk öldürür. Evet. İbn-i Haldun'un Mukaddimesindeki kritik cümlelerden bir tanesi.
Ne kadar doğru bir söz bir toplumu açık değil, varlık öldürür. Yeni nesil varlığın içine doğduğu için yokluğu bilmiyor bu sebeple de en ufacık bir şeyleri etkilediği zaman tükenip gittiklerini zannediyorlar.
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.