1966’da Siirt’te doğdu. Siirt İHL’yi 1985’te tamamladıktan sonra ODTÜ Sosyoloji Bölümünde 1990’da lisans, 1993’te Political and Intellectual Disputes on the Academisation of Religious Knowledge isimli teziyle Yüksek Lisans; 1997'de de Body, Text, Identity, Islamist Discourse of Authenticity başlıklı tezle doktora derecelerini aldı. 1992-2012 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Sosyoloji Bölümünde öğretim üyeliği yaptı. Halen Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Sosyoloji Bölümünde öğretim üyesidir. 2010-2014 yılları arasında Ankara’da bulunan Stratejik Düşünce Enstitüsü’nün başkanlığını yaptı. TÜBA Üyesi de olan Aktay, halen Yeni Şafak Gazetesinde köşe yazıları yazmaktadır.
Gelişmeler bu iştahlarını ne kadar ve nasıl karşılar bilemeyiz, ama bu olay dolayısıyla İslam, ahlak, özgürlük, devrim ve İran hakkındaki algıların da birbirine karman çorman olduğu bir duygu ve zihin karmaşası yaşandığı kesin.
Siyasette İslami olanın ne olduğuna dair tartışmaları tabii ki fazlasıyla hakeden bir çarpıklık bu. İslam’ın özgürlükçü, adil, insan hak ve onurunu merkeze alan ruhuyla tamamen ters bu durum İslam dünyasının hali pür melali aynı zamanda.
İran’da ise 1979 yılında yaşanan değişiklik tam da İslam dünyasındaki bu çarpıklığı da dile getirerek bir devrim iddiasıyla gelmişti. Alabildiğine bastırılmış olan dinsel görünürlüğe ve formalizme karşı ilk etapta özgürlük, bağımsızlık ve adalet gibi değerlere güçlü ve umut verici vurgular yapıldıysa da, kısa sürede diğer Arap monarşi ve diktatörlüklerinde yaşanan despotizmi daha yoğun bir İslami söylemle meşrulaştıran ve totalitarizme doğru koyulaştıran bir çizgiye doğru gelişti.
İran Devrimi İslam adını taşısa da, baş düşman olarak ABD ve İsrail’e karşı kendini konumlandırsa da ABD’nin bütün Ortadoğu politikaları İran rejimini güçlendirmekten başka bir işe yaramadı. Ayrıca İran’ın resmi düşmanı olan İsrail ve ABD’ye etkili hiçbir mücadelesi olmadığı gibi İslam dünyasının her tarafında yürüttüğü genişleme politikalarıyla sadece Müslüman kanının dökülmesine yol açmıştır.
Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Lübnan’da İran’ın mezhepçi politikaları milyonlarca Müslümanın hayatına mal olurken, Azerbaycan’da mezhepçi çizgisini de unutup belki Türkiye karşıtı bir politika izlemekten geri durmamıştır.
Bir şeyi yapmak zorunda olduğu için yapanın yaptığında hiçbir erdem yoktur. Oysa bir İslami siyaset herşeyden önce erdemli bir siyasettir, erdemler için yapılan bir siyasettir. Erdemin temel şartı ise özgürlüktür.
Merhaba, sitemizde paylaştığınız yorumlar, diğer kullanıcılar için değerli bir kaynak oluşturur. Lütfen diğer kullanıcılara ve farklı görüşlere saygı gösterin. Kaba, saldırgan, aşağılayıcı veya ayrımcı dil kullanmayın.
İlk yorumu siz yapın.
Günün en önemli haberlerini e-posta olarak almak için tıklayın. Buradan üye olun.
Üye olarak Albayrak Medya Grubu sitelerinden elektronik iletişime izin vermiş ve Kullanım Koşullarını ve Gizlilik Pollitikasını kabul etmiş olursunuz.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.