Sosyal fay hatları sert kırılacak

04:008/11/2020, Pazar
G: 8/11/2020, Pazar
Yaşar Süngü

Yaşanan pandemi güvenlik dâhil üretim, tüketim, büyüme ve konvansiyonel güç standartlarının değişimi için kritik bir milat oldu.Ulusal ve uluslararası bağışıklık sisteminin yeniden yorumlanması ve stratejik dönüşüm için senaryo ve hazırlıklar artık en öncelikli konumuz.Millî Savunma ve Güvenlik Enstitüsü ile Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi kısa adıyla TASAM, bu konuda kafa yoran uzmanları bir araya getirdi.İstanbul’da 2 gün süren online konferansta sorunlar ve çözümler konuşuldu.Bu yıl

Yaşanan pandemi güvenlik dâhil üretim, tüketim, büyüme ve konvansiyonel güç standartlarının değişimi için kritik bir milat oldu.

Ulusal ve uluslararası bağışıklık sisteminin yeniden yorumlanması ve stratejik dönüşüm için senaryo ve hazırlıklar artık en öncelikli konumuz.

Millî Savunma ve Güvenlik Enstitüsü ile Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi kısa adıyla TASAM, bu konuda kafa yoran uzmanları bir araya getirdi.

İstanbul’da 2 gün süren online konferansta sorunlar ve çözümler konuşuldu.

Bu yıl altıncısı düzenlenen İstanbul Güvenlik Konferansı’nın ana teması “Kovid-19 Sonrası Geleceğin Güvenlik Kurumları ve Stratejik Dönüşüm; Asker, Polis, Jandarma, İstihbarat, Diplomasi ve Sosyo-ekonomi” oldu.

5 ayrı salonda gerçekleştirilen beyin fırtınası oldukça verimliydi.

**

TASAM Başkanı Süleyman Şensoy’un açılış konuşmasında söyledikleri bütün konuşmaların özeti yerine geçti;

“Pandemi herkesi hazır olmadıkları bir senaryo ile karşı karşıya bıraktı. Sağlık ve can güvenliği uluslararası arenada dünya gündeminin ilk sırasına oturdu.

Küresel ekonomide piyasalar, uluslararası ticaret, ülkeler arası ulaşım durma noktasına gelirken, birçok ulusal altyapı ve ekonominin yetersiz kaldığı ortaya çıktı.

Salgının kaç dalga hâlinde devam edeceği, aşı çalışmaları ve olası yan etkilerinin ne olacağı gibi öngörülemez durumlar, süre tahmini ve senaryoların hep güncel tutulmasını gerektiriyor.

Pandemi, küresel krizin dayatacağı değişim ve dönüşümün de habercisi.

**

Devletler ve küresel yönetişim için gıda, su ve sağlık güvenliği en büyük öncelik ve işbirliği alanı hâline geldi.

Sıradaki sofistike kriz alanı ya da salgının ne olacağını öngörmek oldukça zor.

Sosyal fay hatları, pandemi ile birlikte (başta Batılı ülkelerde olmak üzere) çok daha kırılgan hâle geldi.

Krizin etkilerini azaltmak için aynı anda kamu, özel sektör ve hane halkı borçluluğunu yeni zirvelere taşıyan zorlama ve tercihlerin sonu yönetilebilir değil.

Dahası, bu göstergelerle yönetilen birçok ülkenin siyasi bağımsızlıktan söz etmesi hatta istikrarını koruması mümkün olamayacak.

**

Yeni uluslararası düzen ve güvenlik regülasyonunda, klasik taraflar yerine ulusal ve küresel kapasiteler arası ittifaklar ve farklılıklar, türbülansın şiddetini ve uzunluğunu belirleyecek.

Bu bağlamda yeni jeopolitiği tanımlamak içinse daha önce kullanılmamış formüller üzerinde çalışma zorunluluğu vardır.

Yeni dönemin rekabetinde başarı için temel regülasyonu sağlayan “Eleştirel Düşünce” ve “Liyakattir”.

Uluslararası sistemin de “Güç ve Adalet” temelinde yeniden yorumlanması gerekmektedir.

Aksi takdirde yönetilebilir bir dünya veya ülke profilinden bahsetmek pek mümkün olmayacaktır.

**

Post-korona sürecinde dönüşecek iş modelinde, üretimdeki yavaşlamanın ekolojiye aldırdığı nefesin izlerinin takip edilmesi ve derinleştirilmesi, krizden doğan önemli fırsatlardan birinin israf edilmemesini sağlayacak.

Tahminler bu yıl küresel ekonominin yüzde 4-5 aralığında daralacağı yönünde.

Ekonomistlerin son değerlendirmelerine göre; pandemiye bağlı olarak küresel ekonominin 5,5 trilyon dolar civarı darbe alacağı tahmin ediliyor.

Türev piyasalardaki kayıp onlarca trilyon doları buldu, istihdam kaybı riski taşıyan kişi sayısı 1 milyara yaklaştı.

Korona öncesi ekonomik seviyelere dönüşün en erken 2023 yılında olacağı öne sürülüyor.

Artık geleneksel hiyerarşiye dayalı organizasyonlar ve iş yapma biçimi yerine; esnek, modüler, dinamik, akışkan, ihtiyaç odaklı ve dijital dönüşümü tamamlamış kamu ekosisteminin ne ve nasıl olacağı herkes için bir zümrüdüankadır.”

**

Küresel ekonomik ve siyasal sistemi taşıyan fay hatları bu kez sert kırılacak.

Ve meydana gelen sosyal ve ekonomik depremden herkes etkilenecek.

Virüs nasıl ayrım yapmıyorsa, virüsün kırdığı fay hatlarından meydana gelen deprem de ayrım yapmayacak.

Yani ya yeniden “insan” olacağız ya da hep beraber yok olacağız.

#Pandemi
#Küresel
#Ekonomi