Sabunla temizlenmek yetmiyor

Şunu anladık ki; koronavirüsün yeni türü kovit19, ünlü ünsüz, zengin yoksul, zayıf ve güçlü, genç yaşlı, kadın erkek ayrımı yapmıyor.

Ama her yakaladığına da farklı davranıyor.

Birilerini sadece okşarken birilerini tokatlıyor.

Birilerinin geldiğinden haberi bile olmuyor.

Akciğerine yapıştıklarının nefesini kesiyor.

Kimilerini fena dövüyor kimilerini de öldürüyor.

Buradaki ölçüsü ne bilmiyoruz.

Doktorlar da bilim insanları da bilmiyor.

Kovit19 hakkında her gün yeni şeyler öğreniyoruz.

Bilmediğimiz için de korkuyoruz.

Zaten ‘korkun’ diyor virüs.

Herkese eşit olarak yaydığı tek şey; Korku.

Korku salgını ile büyük şehirlerden, illere, kasabalardan dağ köylerine kadar ayrım yapmadan herkesin hayatını ve düzenini değiştirdi.

Küresel bir şamar bu.

**

Herkese yasakladığı ortak şeyler şunlar;

Sarılma.

Öpüşme.

Tokalaşma.

Yalnız takıl, kendini dinle.

Kalabalıklardan kork.

Önce evini yani aileni koru, sonra komşularını sonra çevreni.

İnsanoğluyla arandaki fiziki ve sosyal mesafeyi unutma.

Elini ve yüzünü sık sık yıka.

Yediklerine içtiklerine dikkat et.

İç ve dış temizliğini sürekli hale getir.

Her yönden temiz ol, çevreni de temiz tut.

**

Yasakladığı şeyler küresel düzeninin yeni kuralları gibi duruyor.

Yani diyor ki;

Herkes evinin önünü temizlerse sokaklar tertemiz olacak.

Herkes elini yüzünü temizlerse sağlıklı olacak.

Bunları yeni mi öğrendik?

Hayır, daha önce biliyorduk.

Demek ki unutmuşuz.

Unutunca dünyanın dengesi bozulmuş.

Şimdi korona ile unuttuğumuz kuralları yeniden hatırladık ve hayata geçirmeye başladık.

**

Bilge, parmağıyla ayı gösterdiğinde aptal aya değil parmağa bakarmış.

Eskisi gibi egoist ve bencil yaşama şansımızın olmadığını anlamazsak,

Zenginliğimizi paylaşmazsak,

Düşeni kaldırmazsak,

Ay yerine bilgenin parmağına bakan o aptala benzeriz.

Sabunla elimizi ve yüzümüzü yıkamanın bizi temizlemeye yetmeyeceğini biliyoruz.

Hem bedensel hem ruhsal temizlik şart.

Ruhumuzdaki cimrilik, bencillik, egoistlik, fesatlık, kötülük, düşmanlık kirlerini temizlemesek, hayvani taraflarımızı insanileştiremezsek seneye de koronavirüsün kovit 20-21-22 versiyonları devreye girer.

Salgınının ekonomik etkileri 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana tecrübe edilenin en ciddisi olarak kayda geçti.
Kovid-19 nedeniyle işletmelerin tam veya kısmi olarak kapatılması, dünyadaki işgücünün yüzde 81’ini yani 2.7 milyar çalışanı etkiledi.
Uluslararası Çalışma Örgütü ILO’nun kovid-19 ve İş Dünyası raporuna göre salgının etkisinin düşük olacağı sektörler eğitim, sağlık hizmetleri, sosyal hizmetler, kamu hizmetleri, savunma ve altyapı.
En çok etkilenmesi beklenenler ise konaklama ve gıda hizmetleri, gayrimenkul, iş ve yönetim faaliyetleri, imalat, ticaret ve motorlu araç bakımıyla ilgili sektörler olarak sıralanıyor.
**
Koronavirüs salgını sebebiyle dünya genelinde birçok şirket ve çalışanları gelecek kaygısı duyarken, yeni düzene uyum sağlayan bazı firmalar işçi çıkarmak bir yana yeni eleman alıyor.
ABD’li e-ticaret devi Amazon, yeni tip koronavirüs (kovid-19) salgınıyla çevrim içi alışverişe artan talebi karşılayabilmek için geçen ay 100 bin yeni personel alacağını duyurmasının ardından, 75 bin kişinin daha istihdam edileceğini bildirdi.
ABD’de Walmart 150 bin kişiyi işe alacağını duyururken Türkiye’de bazı şirketler çalışanlarının büyük kısmını e-ticaret departmanına kaydırdı.
e-ticaret platformu Hepsiburada yıl sonuna kadar 5 bin kişi işe alacağını duyurdu.
7-Eleven 20 bin kişi alacağını ilan etti.
Domino’s Pizza şubeleri için 10 bin eleman alımına başladığını bildirdi.
PepsiCo 6 bin kişi alacağını duyurdu.
Şok: Artan talebi karşılamak için 5 bin kişiyi işe alacağını duyurdu.
Birevim: Görüntülü iletişim sistemi için 138 kişilik yeni istihdam sağladı.
Dardanel: Ton balığına olan talep nedeniyle kapasite artına gitti. Mevcut 1.500 çalışana ek olarak 300 kişilik yeni istihdam sağlamaya hazırlanıyor.
Metro Türkiye: Martta 170 kişiyi işe aldı. Şirket önümüzdeki günlerde 1.000 kişiyi daha alacak.
Koronavirüs nedeniyle işçi çıkarmama kararı alan Tosyalı Holding, bin kişi daha alacağını açıkladı.
Kriz dönemlerini işçi çıkarmadan ayakta kalabilmek için fırsat olarak gören şirketler yeni küresel ekonominin büyüyen şirketleri olacaklar