Güvenlik ihtiyacı temel bir ihtiyaçtır

04:0024/01/2018, Wednesday
G: 18/09/2019, Wednesday
Yaşar Süngü

Bugün Türkiye’nin600 kilometrelik(Suriye ve Irak) sınırında bir düşmanı varsa ve bu düşman senin potansiyel düşmanların tarafından işbirliği halindeyse ve sana karşı silahlandırılıyorsa senin savaştan başka bir seçeneğin yoktur.Barış içinde yaşama yollarının bittiğive konuşarak sorunların çözülemediği durumlardasavaşartık kaçınılmazdır.Çevrende düşmanların varsa, senin içinciddi tehditoluşturuyorsa, güçlüyse, hainse, korkaksa, arkadan iş çeviriyorsa, dost görünüyorsa, gizli ya da açık seni tehdit

Bugün Türkiye’nin
600 kilometrelik
(Suriye ve Irak) sınırında bir düşmanı varsa ve bu düşman senin potansiyel düşmanların tarafından işbirliği halindeyse ve sana karşı silahlandırılıyorsa senin savaştan başka bir seçeneğin yoktur.
Barış içinde yaşama yollarının bittiği
ve konuşarak sorunların çözülemediği durumlarda
savaş
artık kaçınılmazdır.

Çevrende düşmanların varsa, senin için
ciddi tehdit
oluşturuyorsa
, güçlüyse, hainse, korkaksa, arkadan iş çeviriyorsa, dost görünüyorsa, gizli ya da açık seni tehdit ediyorsa silahlanmak zorundasın.
Hele de oturduğun yerde
birilerinin gözü varsa
!

Güvenliğini sağlamak gerek tek tek insanların gerekse kurum ya da devletlerin en temel haklarıdır.

Bu güvenliği tehdit eden
her kişi ya da örgüt
potansiyel olarak düşmandır.

Ve sen bu düşmanı zararsız hale getirmek zorundasındır.

Düşmanın yok edilerek etkisiz hale getirilmesi başvurulması gereken son yöntemdir.

Bunun için savaş esnasında kullanılan silahların üretildiği alana
savunma sanayii
denir.

**

Savunma sanayiinin
yerli ve milli olmasının önemi de savaşın kaçınılmaz olduğu dönemlerde anlaşılır.

Savunma sanayimizin son yıllarda sergilemiş olduğu performans oldukça iyi:

2016
yılı sonu itibariyle, savunma firmalarımızın tüm savunma ve havacılık satışlarını içeren ve sektörün büyüklüğünü gösteren
Toplam Savunma ve Havacılık Sektör Cirosu 5,968 milyar dolar.
Geçmişte yalnızca
248 milyon dolar
olan savunma ve havacılık ihracatı,
2016
yılında yaklaşık
8 kat
büyümüş ve 1,953 milyar dolara ulaşmış.
2002
yılında yalnızca
66 savunma projesini
yaklaşık
yüzde 80 dışa bağımlılık oranı
ile yürütürken; geldiğimiz noktada yüzde 65'in üzerinde yerlilik oranı ile proje sayımız yaklaşık 9 kat artarak 553’e ulaşmış.
2002
yılında yaklaşık 5,5 milyar dolar bütçeli savunma projeleri yürütülürken geldiğimiz noktada yaklaşık
8 katlık
bir artış ile 41,4 milyar dolarlık proje hacmine ulaşılmış.
İhale süreci devam eden projeler de göz önüne alındığında, bu miktar
60 milyar doların
üzerine çıkıyor.

**

72 savaş uçağı
ile başlayan
Zeytin Dalı harekatı
yerli savunma sanayiindeki çalışmaların ne kadar önemli olduğunu gösterdi.
Afrin’e
düzenlenen Zeytin Dalı operasyonunda kullanılan mühimmatların
yüzde 70-75
gibi yüksek orandaki kısmı yerli üretim ise demek ki
Roketsan ve Aselsan
tarafından üretilmiş mühimmatlar operasyonda etkin rol oynamış.
Yine açıklamalardan öğrendiğimize göre
TAI
tarafından modernize edilen ve yine TAI tesislerinde montajı yapılan
F-16 Blok 40 savaş uçakları
, bölgedeki hedefleri genel maksat bombalarını akıllı bombalara dönüştüren
Hassas Güdüm Kiti
ile vurmuş.
TÜBİTAK SAGE ve ASELSAN
ortaklığı ile üretilen
Hassas Güdüm Kiti
, 40 bin fit irtifada 25km menzil ile 6 metre hassasiyetle hedeflerini vurabiliyormuş.
72 uçağın eş zamanlı olarak bu kadar dar bir alanda
108 hedefi
vurup geri dönmesini değerlendiren askeri uzmanlar bunu yapabilecek dünyadaki ülke sayısının 5’i geçmeyeceğini söylüyor.

**

Sınır ötesi operasyona
sanayici, tüccar ve finans
dünyasından gelen destek önemliydi.

16 iş dünyası örgütü dün bir araya gelerek harekata tam destek verdi.

İş dünyası ve muhalif siyaset tarafından gelen destek ülkede birlik ve beraberlik ruhunu yansıttı.

Harekatın isminin
Zeytin dalı
olması içeride ve dışarıda herkese bu konudaki
niyetimizi
gösteriyor.

Niyetimizi bozmadan, sivil ve masum insanlara da zarar vermeden bu harekatı mutlu sonla bitirmek en büyük duamız.

  • Ortadoğu’yu ateşe verenler Davos’ta
  • Dünya Ekonomik Forumu’nun (WEF) düzenlediği sermayenin enternasyonali olan
    Davos Zirvesi
    başladı.
  • Zirvenin bu yıl ki medyatik başlığı
    ‘Parçalanan Dünyada Ortak Gelecek Oluşturmak’.
  • Bu tema ile uluslararası güvenlik, çevre ve küresel ekonomi gibi sorunlara yollar aranacak.
  • Zirvede ülkeler arasındaki bölünmelerin üstesinden nasıl gelineceği hususunun öncelik alacağı, bu bağlamda küreselleşmeyle, sosyal medyanın etkileriyle
    4. Sanayi Devrimi’yle
    gelen şokların ele alınacağı, bu şokların kurumlarda güven yitimine yol açtığı, iş dünyası ve toplum arasındaki ilişkileri zedelediği belirtilmiş.
  • Yüzü aşkın ülkeden 3 bin dolayında kişinin katıldığı zirvenin kapanış konuşmasını
    Donald Trump
    yapıyorsa bu zirveden ne çıkar?
  • Sahi Irak’ı dörde Suriye’yi üçe bölmeye çalışanlar kimlerdi?
#Güvenlik
#Türkiye
#Suriye
#Davos