Adıyaman’daki konteyner kente girdiğimizde bizi karşılayan bir grup çocuğun arasında gözleri ışıl ışıl parlayanlardan biri, “ Hoş geldiniz ” dedikten sonra bize bilgi vermeye başlayınca çocukların biri onun için “ Buranın muhtarıdır ” dedi. Ufaklığın uyarısı ile acar bir çocuk abiyle tanıştığımızı anladık. “Muhtar Efendi bu abi ve ablaların yarısı gazeteci yarısı da bu kaldığınız konteyner kentin yapımında katkı sağlayan iş adamı ve iş kadınları , ona göre anlat bakalım şimdi” dedim. “Fırın lazım
Adıyaman’daki konteyner kente girdiğimizde bizi karşılayan bir grup çocuğun arasında gözleri ışıl ışıl parlayanlardan biri, “
” dedikten sonra bize bilgi vermeye başlayınca çocukların biri onun için “
” dedi. Ufaklığın uyarısı ile acar bir
tanıştığımızı anladık.
“Muhtar Efendi bu abi ve ablaların yarısı
yarısı da bu kaldığınız konteyner kentin yapımında katkı sağlayan
, ona göre anlat bakalım şimdi” dedim.
“Fırın lazım buraya, ekmek arabasının getirdiği ekmekler bazen yetmiyor mesela bu akşam ekmeksiz kaldık” dedi.
Sorunlar var, eksikler var ama çözüm için uğraşanlar da var.
Onun dışında çocuklar için yapılan oyun yerleri ve kütüphanelerden memnun olduklarını öğrendik.
Anne ve kızlar da
21 metrekarelik konteyner evlerin
kapılarının önüne serdikleri kilimlerde oturup oyalanıyorlar, gelen geçeni seyrediyorlar.
100, 150, 200 metrekarelik evlerden 21 metre karelik evlere geçişin
atlatmak kolay değil.
Fabrika bölgesinin ortasında yer alan konteyner kentte yaşam şartları ne kadar iyileştirilse iyileştirilsin kaybedilen evlerin yerini tutmayacaktır.
Yani
klimalı 2 odalı bir konteynırda
yaşamak ne kadar iyi ise o kadar iyiler.
Adıyaman’da biz karşılayıp rehberlik Ekrem bey şehrin
inin orta ve ağır hasarlı evlerle dolu olduğunu ve hepsinin yıkılacağını söyledi.
Yıkılan binaların molozlarından demirlerin ayrılması yıkımın olduğu yerde yapıldığı için
görüntülerinin uzun bir süre daha göz önünde olacağı görülüyor.
Bölge insanlarının söylediklerine göre enkazın kaldırılması ve yeni binaların yapımı en az 4 yıl sürecek.
Yani önümüzde konteyner kentlerde yaşanacak 4 yıl gibi uzun bir süre var.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği
(TGSD) depremin ilk günlerinde acil ihtiyaçların karşılanmasına destek olmaya odaklanarak, üye firmaları,
uluslararası alım ofisleri
ve şahıslar aracılığıyla yardımlarını bölgeye ulaştırmış.
Ve deprem bölgesindeki şehirlerin sanayi ve demografik yapılarındaki farklar dikkate alınarak, öncelikli destek alanı olarak
karar kılınmış.
TGSD Konteyner Kent ve Yaşam Alanı
olarak geçen yer; AFAD’ın katkıları, Adıyaman OSB Müdürlüğü’nün iş birliği, TGSD’nin çağrıda bulunduğu paydaşları ve hayırseverlerin desteği ile hayata geçirilmiş.
Arazi tahsisinin Organize Sanayi Bölgesi’nde, mıcır dökülmüş,
elektrik-su ve kanalizasyon altyapısı
bulunan bir alanda olmasına öncelik verilmiş.
; Temel barınma ihtiyacının ötesinde insani yaşam şartlarının sağlanması ve göçün önlenmesi.
Depremin etkilediği 11 il, ülkemizin
önemli bir yer tutuyor. 2022 yıl sonu verilerine göre bölgede
1.366 hazır giyim firması
faaliyet gösteriyor. 143 binin üzerindeki çalışan sayısıyla sektördeki toplam istihdamın yüzde 19,7’si deprem bölgesinden.
2 yoğun günde
ardından
ve
gezdiğimiz konteyner kentler ve üretime geçen
idareci ve sahiplerinden aldığımız bilgiler ve edindiğimiz izlenimler aşağı yukarı aynı.
Depremin büyük şokunu atlatan bölgedeki üreticiler, fabrikaları tekrar canlandırmak için gayret göstermişler.
Üretimi sürdürmek, çalışanları yeniden hayata bağlamak ve göçü önlemek için çaba göstermişler.
Birçoğu fabrika bahçesine kondurduğu konteyner evlere çalışanlarını yerleştirmiş.
Fabrika yakınına ve bahçelere kurulan klimalı konteyner evlerde belli bir yaşam standardı sağlanmış.
de küresel ekonomik krizin üstüne eklenen
ve ülkedeki ekonomik sorunların üstesinden gelmek için
erişimin kolaylaştırılmasını,
devam etmesini ve
işlemleri üzerindeki kısıtlamaların kaldırılmasını istiyorlar.
Adıyaman Gaziantep ve Kahramanmaraş’ta
edindiğim izlenim şu;
Bölgedeki işverenlerden birinin dediği gibi
Şimdi uzun soluklu bir iş birliği,
uzun soluklu yardımlaşma, uzun soluklu ortak akıl ve ortak irade
ile
zamanı.
Kahramanmaraş’ın
yüz fotoğraflarından oluşan bir tablo gördüm, şehirde fabrikasını gezdiğimiz bir şirketin yönetim katındaki duvarında.
Tablonun en üstünde “
Kahramanmaraş’ın altın insanları
” başlığı vardı.
Soyadları Kısakürek olan şirketin sahipleri Kahramanmaraşlı büyük şair Necip Fazıl Kısakürek’in amca tarafından akrabalarıymış.
bile sahip çıkan
deprem mağduru hemşerilerine neler yapmaz?
#Deprem Bölgesi
#Depremzede
#Anadolu
#Toplum
#Yaşar Süngü