Amerikalılar yani elin gavuru bizim “Kokuyor” diye etini, peynirini beğenmediğimiz, yününden yapılan yorganlarını attığımız koyunların yününden ilaç enkapsülasyon ajanı yapmışlar, gıdaları zenginleştirmişler, ilaç geliştirmişler,
materyal yapmışlar,
geliştirmişler, antioksidan olarak kullanmışlar,
gıdaların bozulmasını engelleyici
ajan olarak değerlendirmişler.
bile derisini kullanamayıp toprağa gömdüğümüz koyunun sadece yününden geleceği olan dev bir ekonomik alan üretmişler.
Yün gibi çevreyi kirletmeyen
, doğal çözülebilen bütün ürünler gelecekte ekonominin en önemli kazanç alanı olacak.
Koyun yününden neler yapılabildiğini anlatan yukarıdaki bilgilerin yer aldığı makaleyi değerlendiren
şöyle ekleme yapmış; “Koyun yünündeki keratin peptitleri, özellikle sistince zengin. Sistin aminoasidi gerçekten yaşamımızın birçok alanında çok etkin özelliklere sahip.
Özellikle içerdiği
, birçok farklı bileşikle de etkileşime girebilecek potansiyelde.
peptitlerinin
alanında kullanılması bir başka olgu mesela.
Farklı
modifikasyonlarla, keratin peptitleri çok etkili farklı yapılara çevrilebilir.
Kısacası sadece koyun yünü alanında bile yapılacak daha çoook fazla şey var.”
Koyun yününün alternatif kullanım alanları konusunda araştırma yapan iki akademisyen
ile
’ın konu hakkındaki makalesi yünün gelecekte çok önemli bir stratejik hammadde olacağını gösteriyor.
Makaleden dikkatimizi çeken bazı bilgileri paylaşmak istiyorum;
“Yapağı, koyunlardan elde edilen ürünler içinde
en önemli değere sahip.
Sanayileşme ile birlikte ülkemizde yılda üretilen 46 bin 586 ton yapağının yüzde 70’i hiçbir şekilde değerlendirilemeyen atık bir materyal haline gelmiştir.
Koyundan kırkılmış kirli yüne “
” adı verilmektedir.
Yünü oluşturan protein maddesine keratin denilir.
Yıkanmış kuru yün; yüzde 50
, yüzde 22-25
, yüzde 16-17
, yüzde 7
, yüzde 3-4
oluşur ve bu elementlerin oranları koyunun cinsine, beslenme ve iklim koşullarına göre değişir.
Yapağıyı yani
değerli kılan özellikler şu şekilde sıralanıyor;
* Soğuktan korur. Kendi ağırlığının yüzde 30’una kadar su emebilme kabiliyetine sahiptir.
*
. Yapağı kılı hücre aralarında yüzde 60 kadar hava bulundurur. Böylece vücudu sıcaktan korur.
* Bir yapağı kılı, aynı büyüklükte diğer bir lif maddesinden daha
.
*
. Kopmadan, tahribata uğramadan şekil alma kabiliyetine sahiptir.
* Yapağı
sıkılma ve buruşturulmadan
etkilenmez
Serbest bırakılınca tekrar eski haline döner.
* Yapağının renk maddelerini emme özelliği çok yüksektir.
*
. Yapağı kılı aynı ölçüde bir madeni kılla eşit dirence sahiptir.
* Tekstilde yanmaya en dayanıklı olan lif yündür.
* Antimikrobiyal özelliği sayesinde; denizciler, dağcılar ve atletler uzun bir süre
kullanabilirler.
* Yün ıslaklık hissi vermeden ağırlığının yüzde 30’u kadar nem tutabilir ve bakteri ve mantarlara daha az uygun bir mikroklima ortamı oluşturur.
* Yün hidrokarbonlara karşı yüksek afiniteye sahiptir. Bu sayede yağ ile
kirlenmiş suların arıtılması
için fitrelerde ve yağ tabakasının kontrolü için yüzen engellerde kullanılır.
kaynaklar olmaları, doğada
yüzde 100 ayrışabilmeleri
ve karbon emisyonlarının azaltılmasındaki olumlu etkileri,
ve endüstriye yüksek düzeyde uyum göstermeleri, dünyada artış eğilimi gösteren
ve
üretimini karşılamaya uygun olmaları koyun yününü gelecekte stratejik hammadde yapacaktır.
Kedi köpek besleme modasına
kendini kaptıranlara ve illa bir hayvan bakacağım diye ısrar edenlere tavsiyemdir;
Şimdiden bir kuzu edinip evde beslemeye başlayın.
Hem daha sevimli hem daha çevreci hem de ısırmaz.
Hem ekonomik hem bütçeye katkı sağlar.
Sanal kripto para bitcoin’den bile daha kârlıdır.
evde dekoratif yastıklar yaparak değerlendirirsin.
evinde çiçeklerin varsa doğal gübre yerine geçer.
Sıvı atık sorununu da hazır yetişkin bezi bağlayarak çözersin.
alman gerekmez, tabaklarınızda kalanlar yeter.
Sen ne yersen o da onu yer.
demiyorum birlikte büyüyeceğiniz için kıyamazsın.
Dişiyse sütünden de faydalanırsın.
Koç ise eğitirsin güvenlik bekçiliği yapar.