Evet, başlıktaki sözün aslı “Karadeniz’de gemilerin mi battı?” şeklindedir: Gelgelelim, son dönemde Akdeniz’de yaşanan sıra dışı gelişmeler sebebiyle böylesine manidar bir değişiklik yapmamız icap etti!*Batılı devletleri, onların şımarık çocukları Yunanistan ile Kıbrıs Rumlarını ve piyonları Mısır’ı sıkıntıya sokup derin düşüncelere sevk eden işte bu gelişmeleri…Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türkiye’nin Akdeniz’deki sondaj faaliyetlerine ilişkin şu açıklamasında bulmak mümkündür:“Bugün baktığımız
Evet, başlıktaki sözün aslı “Karadeniz’de gemilerin mi battı?” şeklindedir: Gelgelelim, son dönemde Akdeniz’de yaşanan sıra dışı gelişmeler sebebiyle böylesine manidar bir değişiklik yapmamız icap etti!
*
Batılı devletleri, onların şımarık çocukları Yunanistan ile Kıbrıs Rumlarını ve piyonları Mısır’ı sıkıntıya sokup derin düşüncelere sevk eden işte bu gelişmeleri…
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun Türkiye’nin Akdeniz’deki sondaj faaliyetlerine ilişkin şu açıklamasında bulmak mümkündür:
“Bugün baktığımız zaman, kim var orada?
Şimdi, sene sonuna kadar herkes çekildi.
Bir tek Türkiye var!
Yani nedir, bunun anlamı? Rum tarafı da KKTC ile anlaşarak uzlaşıya gitmelidir…
Doğu Akdeniz’in etrafındaki ülkeler için de mesaj bellidir: burada artık Türkiye var, Türkiye ile işbirliği yapmak durumundasınız!”
YÜZ SEKSEN DERECE
“Voice of America” Mr.Kemal, 17 Ağustos 2019’da ne demişti:
“Doğu Akdeniz’de bir tek Türkiye yok!”
Üstelik…
CHP’nin Başı, 17 Aralık 2019’dan itibaren “Libya’da ne işimiz var?” demeye başlamıştı.
Kendisiyle yaman bir çelişkiye düşmüştü.
Mister Kemal, “Türkiye’nin Libya’da ne işi olduğunu” gördü: CIA’in Hafter’i her gün yeni bir tokat yiyor!
“Doğu Akdeniz’de bir tek Türkiye yok” diye sallayan Kılıçdaroğlu; “Akdeniz’de bir tek Türkiye var” noktasına gelinmesinden elbette rahatsızdır.
“Yüz seksen derecelik” yanılgısı da siyasi hesabına yazıldı.
Ayrıca…
“Türkiye’nin Ortadoğu politikası, yüz seksen derece değişmelidir” diyen de Mister Kemal’dir. (4 Ocak 2020)
Kazara, ülkemizi Amerikancı Kılıçdaroğlu yönetiyor olsaydı; bugün Akdeniz’de bir tek Türkiye yoktu!
*
Arada bir “Mısır’la barışmalıyız” lafını da tekrarlayıp durur, Kemal Bey…
Hem Mister Kemal’in, hem de Fetullah’ın çok sevdiği Darbeci Sisi; Türkiye’nin Libya’da gidişatı değiştirip de kontrolü ele almasından dolayı şu sıralar “üç buçuk atmaya” başladı!
AMERİKAN USULÜ “KIVIRMA”
Amerika Birleşik Pişkinler Devleti, “göz boyamayı” pek sever; mağlubiyetinin üzerini örtebilmek gayesiyle “kendisini yüz seksen derece farklı istikamette göstermeye” yeltenir.
Mesela…
Haydut Devlet ABD’nin Trablus’taki elçisi Richard Norland “Ülkemiz, Libya’nın meşru hükümeti olan UMH ile birlikte çalışmaktan dolayı mutluluk duyuyor” demiş!
Gördüğünüz gibi bunlarda zerrece utanma duygusu yok: yüzsüzlüğün şahikasına çıktılar, bir kere daha…
Terörist Hafter’le birlikte çalışan Amerika; CIA’in Libya’daki piyonu hapı yutunca anında kıvırıverdi!
ALARM ZİLLERİ
Bu arada…
The New York Times ile The Washington Post tandemi, Libya’daki yenilgilerinin üzerini özenle hasıraltı ederken “Türkiye’nin Libya’da belirleyici güç olduğuna” dikkat çektiler.
The Washington Post’ta yer alan haberde “Libya’daki Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin ülkenin batısındaki başarılı operasyonlarının arkasında Türkiye’nin dron’larının olduğu” işaretlendi.
The New York Times’taki makalede ise Rusya ve Mısır’dan bahisle “Türkiye, hepsini aşağıladı: Osmanlı sonrasında, petrol zengini bir ülkeye yaptıkları en güçlü müdahale idi” denildi.
*
“Türkiye’nin başarıları Sisi önderliğindeki Mısır’da alarm zillerinin çalmasına yol açtı” değerlendirmesi de The NY Times’a ait…
Türkiye’mize düşmanlıkları tescilli bu iki gazetede çıkan son yayınları; Sam Amca’sının medyasında da alarm zillerinin çaldığına dair belirgin işaretler olarak okumak gerekiyor!
BBC NEWS, HANGİ GEZEGENDEN?
“Mendeburluğun Şahikası” Batı medyasına değinmişken, finali de Kraliçe’nin BBC’si ile yapalım:
Birkaç gün önce, BBC News Türkçedeki “kötü niyet fışkırtan” başlık aynen şöyleydi:
“Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısı Nisan’da yüzde 99.3 azaldı”
Akıllarınca “Türkiye turizmine kılçık atma hesabı” yapıyorlar.
Eh, bunlara “Lağım Çukuru” diye, boşuna demiyoruz!
*
Madem öyle...
Biz de, Fatih Erkoç’tan “Oynatmaya az kaldı, doktorum nerde?” parçasıyla mukabele edelim:
“-Korona salgınında en başta D’İngiltere olmak üzere Batılı ülkelerin alayında dahası dünyanın dört bir tarafında yer gök yabancı ziyaretçi kaynıyor!
-Bugüne kadar hiç görülmemiş, akla ziyan bir turizm patlaması yaşanıyor; yerküremizde!
-Tek istisna var, Türkiye: Bize nedense hiç turist gelmiyor!”
#Akdeniz
#Koronavirüs
#Gemi
