Dünkü Cumhuriyet, “Franco İspanya’sı gibi” manşetiyle çıktı. Bugünkü Türkiye’yi böyle tanımlayan Profesör Korkut Kanadoğlu’dur!
Soyadı tanıdık geldi, değil mi?
Bu Korkut, o Sabih Kanadoğlu’nun oğludur.
*
“367 Sabih” 2001 ile 2003 yıllarında “Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı” idi.
Baba Sabih, yaş haddinden emekli olduktan sonraki yıllarda “kritik süreçlerde” sahne almıştı:
Kritik yargı kararlarını ve bunlara bağlı siyasi gelişmeleri etkilemek üzere sahaya sürülmüştü.
Böylesine “derin bir misyonu” vardı.
“Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı” sıfatıyla konuşuyor veya yazıyordu; amma, kapalı kapıların ardındaki hangi gizli ve derin makamda oturduğu bilinmiyordu.
Peki, ya neydi?
Derin sandalyesi, Baronsal Gladyo’nun Yargı Masasındaydı!
Şimdi yine oğlu Profesör Korkut’a dönelim…
Cumhuriyet’teki röportajdan anlaşılan odur ki; işte bu Korkut, babasının Konsey’inde yer aldığı Laikçi- Batıcı Faşist Baronsal Gladyo düzeninin Türkiye’de yeniden egemen olmasını istiyor, buna özlem duyuyor.
Mister Junior Kanadoğlu “Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesinden çekilmesine, Gergerlioğlu’nun vekilliğinin düşürülmesine ve de HDP’ye kapatma davası açılmasına” saydırıyor.
Artık sahnede “Babasının Oğlu” var:
Batılı Devletlerin Dublajcısı olarak konuşuyor!
TBMM’yi “yatakhane gibi kullanmaya ayarlı” HDPKK’lı Gergerlioğlu, önceki sabah gözaltına alındı…
Meclis’ten çıkarılmasını müteakip ifadesinin alınmasıyla birlikte serbest bırakıldı.
Oysa Gergerlioğlu “güneş doğduktan birkaç dakika sonra” gözaltına alınmıştı!
İşte bu kuyruklu yalan, Karanlık Oda TV’den türedi; “Halt!” TV’de işaretlendi.
Barış Çarkadaş’ından Emre Uslanmaz’ına kadar da niceleri bu sinsi yalanı tekrarladı.
*
“Abdesti, Namazı, İslam’ı uzun yıllardır hedef tahtasına yerleştiren” Cumhuriyet’çiler veyahut Laikçi Yobazlar…
Bu defa bir kuyruklu yalan haberin eşliğinde güya ‘dini mevzularda ne denli duyarlı’ olduklarını gösterme ayaklarına yatıyorlardı.
Çok kısa süre içinde yalanları, düzenbazlıkları paçalarından dökülüverdi.
-Yediremediler!
Altı yıl evvel: PKK’lı teröristler, Diyarbakır’da camileri yakarken, camileri bombalarken, camide namaz kılanlara ateş ederken; HDPKK destekçisi bu laikçi faşistlerin gıkı bile çıkmamıştı!
18 Mart’ta Edirnekapı Şehitliğindeki anma merasimi sırasında, bir “gazi yakını” Ekrem İmamoğlu’na “Burası, Pervin Buldan ile birlikte çiçek ektiğiniz hatıra ormanı değil!” diye çıkıştı.
Mister İmamoğlu “Merak etme, seni araştırır bulurum” karşılığını verdi.
-Bu, Mafya Ağzıdır!
*
“Bulduğunda ne yapacaksın?” diye sorarlar, adama!
“İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı” sıfatını taşıyan bir siyasetçiye zinhar yakışmadı.
Ekrem ile Pervin, “ikisi bir fidanın zillet açan dalları” gibiydiler.
Eh, Ekrem’in CHP’si ile Pervin’in HDPKK’sı kaç vakittir “Kardeş Parti” konumundalar!
*
Ekrem, Zillet’in Cumhurbaşkanlığı adaylığına hevesleniyordu; meğerse içinde “Mafya Babalığı” ateşi yanıyormuş!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.