Netanyahu ile 11 Eylül Saldırıları arasındaki derin bağlantı nedir?

04:0020/02/2024, Salı
G: 20/02/2024, Salı
Tamer Korkmaz

“1995’te bir kitap yazdım: Eğer Batı, militan İslam’ın intihar niteliğindeki doğasını fark etmezse, göreceğiniz bir sonraki şeyin militan İslamcıların Dünya Ticaret Merkezi’ni çökertmesi olacağını söyledim.” *** Bu sözler, Terör Devleti İsrail’in Soykırımcı Başbakanı Netanyahu’ya ait! 2008’de yani İsrail’in kuruluşunun 60. Yılı münasebetiyle Glenn Beck’in “Headline News” adlı programında sarf etti, bu lafları Netahyahu! *** -Nedir? -Tam bir “ Şecaat arz ederken merd-i kıpti sirkatin söyler” vaziyetidir.


“1995’te bir kitap yazdım: Eğer Batı, militan İslam’ın intihar niteliğindeki doğasını fark etmezse, göreceğiniz bir sonraki şeyin militan İslamcıların Dünya Ticaret Merkezi’ni çökertmesi olacağını söyledim.”

***

Bu sözler, Terör Devleti İsrail’in Soykırımcı Başbakanı Netanyahu’ya ait!

2008’de yani İsrail’in kuruluşunun 60. Yılı münasebetiyle Glenn Beck’in “Headline News” adlı programında sarf etti, bu lafları Netahyahu!

***

-Nedir?

-Tam bir “
Şecaat arz ederken
merd-i kıpti sirkatin söyler” vaziyetidir.

GLADYO’NUN COSSIGA’SI
İtalya eski Cumhurbaşkanı
Cossiga, Aralık 2007’de Corriere della Sera’ya verdiği mülakatta aynen şöyle demişti:

“11 Eylül saldırılarının CIA ve MOSSAD tarafından gerçekleştirildiği gerçeği, küresel istihbarat örgütlerince biliniyor.

11 Eylül İslam dünyasını suçlamak ve Batılı güçleri Irak ile Afganistan’a müdahaleyi tahrik etmek için planlanıp gerçekleştirildi.”

***

Bu çarpıcı sözlerin sahibi Francesco Cossiga (1928-2010), NATO’nun gizli derin devlet örgütü Gladio’nun
“önde gelen” isimleri arasındaydı.

1954’de henüz 26 yaşında iken, Gladio operasyonuna dâhil olmuştu…

İşte bu gizli göreviyle ilgili çarpıcı detayları 2009’da gazeteci Nur Batur’a anlatmıştı.

***

Gladio operasyonlarını NATO üyesi ülkelerde CIA yürüttü, yürütüyor.

Dolayısıyla, Cossiga’nın 11 Eylül’e ilişkin söyledikleri için “En iyi belge, itiraftır” diyoruz!


DERİN SIRLARIN DEŞİFRESİ
Şimdi de, 2016 yılına gidiyoruz ve
“Solving 9/11” (11 Eylül’ü Çözmek) adlı kitabın yazarı, araştırmacı gazeteci Christopher Bollyn’in
söylediklerine kulak veriyoruz:

“1979’un Temmuz ayında, İsrail’de Yonathan Netanyahu Enstitüsü’nde ‘Uluslararası Terörizm Üzerine Kudüs Konferansı’ düzenlendi.

Bu konferans, bir tür sahtekârlıktı; küresel sahneye tanıtılan bir kurguydu.

Üç gün süren konferans, dönemin başbakanı
Menahem Begin tarafından destekleniyordu.

Koordinatör Binyamin Netahyahu ile babasıydı.

George H. W. Bush’da (Baba Bush) o konferansta konuştu. 1980 Başkanlık Seçimi için aday adayıydı, o sırada…

Konferansta, İsrail’i tehdit eden uluslarla savaşmak için Ortadoğu’da askeri manada Angaje Olunması gerektiği fikri ortaya atıldı.

Batılı müttefiklerin gelip İslam’la savaşması fikri desteklendi ve buna tırnak içinde İslami Terör dediler!

İsrail’in
söz konusu teröristlerin saldırısına uğrayan Batılı bir devlet olduğu ve coğrafik anlamda Batı’ya uzaklığından dolayı saldırıya uğradığı, İslami terörün asıl hedefinin de Batı olduğu vurgulandı.

ABD’nin bu teröristlere karşı yani terörizme karşı savaş başlatmasının bir görev olduğu söylendi.

Filistin’in işgalle ilgili şikâyetleri görmezden geliniyordu.

Konferanstaki mantık da veriler de hatalıydı, ancak buna aldırmıyorlardı.

George Bush, ABD’nin terörizme karşı savaşa girmesi gerektiği fikrine katıldığını söyledi. (…)

Binyamin Netanyahu, daha sonra konferanstaki konuşmalara dayanan bir kitap yazdı ve bu onun kariyeri haline geldi!

Batılı devletlerin İslam’la savaşmak için Ortadoğu’ya gelmesi fikri, işte bu konferansta temellendirildi.

Bu noktada, İslami terörizm için bir yüze ihtiyaçları vardı!

1980’lerin ortasında El Kaide terör örgütünü inşa ettiler.

ABD, Afgan savaşçılardan oluşan bir grubu Pakistan’da silahlandırdı.

Bu grubu, CIA finanse etti!

‘Batı Karşıtı’ bu grubun parası, önce Suudi Arabistan’daki CIA’den geldi…

Ancak, asıl silahlar ve eğitim İsrail asker istihbaratınca sağlandı!

İyi Arapça konuşan İsrailli ajanlar, eğitim veriyordu…

Sonraki yıllarda Başbakanlık da yapan Ehud Barak, o dönemde askeri istihbaratın başındaydı.

Üsame
Bin Laden’in görev yaptığı dönemden
söz ediyoruz
! (…)

Neticede, bir öcü yarattılar!

Terörle mücadele adı altında, öcüyü ve kötü adamı bulmuşlardı.

Terörle mücadele operasyonlarının yürürlüğe girebilmesi için, ateşi yakan bir kibritin olması gerekiyordu.

İşte o kibrit
, 11 Eylül’dü!”

TERÖR DEVLETİ
Christopher Bollyn, Likud Partisi’ni kuran Menahem Begin’in 1977
yılında
Başbakan olmasıyla birlikte,
İsrail’in
politikasında oluşan değişikliği ise
şöyle anlatıyor
:
“Böylece, vaktiyle
İrgun
ve Stern Gang adlı terör örgütlerini yönetenler, İsrail’in politika yapıcıları oldular…

Teröristler, iktidara geldiklerinde; onlardan terörizm faaliyetinden başka ne beklenir ki!

Bunlar, ABD’den Ortadoğu’da barış sağlamasını istediler…

İşgal altındaki Filistin topraklarında korunacak bir barış yoktu, oysa!

11 Eylül 2001’deki operasyonun amacı; Amerikan halkını, ABD’nin Müslümanlar tarafından saldırı altında olduğuna ve de onlara savaş açılması gerektiğine inandırmaktı, yani onları kandırmak içindi…”


KISSADAN HİSSE

Merhum Mahir Kaynak, yıllar önce ne demişti:

“El Kaide, CIA operasyonunun kod adıdır!”

#Politika
#İsrail
#11 Eylül Saldırısı
#Tamer Korkmaz