Atlantik Köprüsü’nün Almanya’daki Der Spiegel’i geçenlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Balıkçısı Ekrem İmamson’u sahneye çıkardı.
Derin dergi, İmamson’u öve öve bitiremedi.
Der Spiegel, muhtelif güzellemeler eşliğinde Mister Ekrem’in olası Cumhurbaşkanı adaylığına “Siyasi projesi kısa vadeli görünmüyor” öngörüsü ile koltuk çıktı.
2013’teki Gezi Kalkışmasına “Boyun Eğme” kapağıyla destek veren Alman dergisinin, Türkiye için “Kaos Çağrısı” fışkırttığını unutmuyoruz!
*
Derginin 29 Ocak’22 tarihli sayısında Ekrem İmamson’la yapılan bir söyleşi de yer aldı…
Ankara’yı şikâyet eden İmamson’un “Kürt siyasetçi Demirtaş, cezaevinde bulunuyor. Aynı şeyin bir gün başınıza gelmesinden korkuyor musunuz?” sorusuna verdiği cevap aynen şöyle:
“Terör iddialarıyla alakalı olarak, Hükümet üyelerinin hesap vermesi gerekebilir…”
İBB’nin terör örgütleriyle bağlantılı isimlerin “İş Yuvası” haline geldiği, bir süre evvel ortaya çıkmıştı.
Mister İmamson, bunun hesabını vermek şöyle dursun; bir de üste çıkıp kontratağa kalkıyor!
Böyle durumlarda “Hem suçlu, hem de güçlü” özdeyişi akla geliyor.
İBB’deki görevinde kötü sınav vermeye devam eden Ekrem İmamson, çapsızlığına/yetersizliğine hiç aldırış etmiyor…
Cumhurbaşkanlığı hayaliyle yanıp tutuşuyor!
*
İmamson da, genel başkanı Mister Kemal gibi seçimi ikinci turda kazanmayı “Çantada Keklik” gördüğü için; adaylığı elde etmenin cumhurbaşkanı seçilme ile “eş anlamlı” olduğunu düşünüyor!
Kılıçdaroğlu’nun muhtemel adaylığına açıktan karşı çıkmayışı, kendi stratejisi doğrultusundaki bir taktikten ibarettir.
Yoksa…
Sahne arkasında ciddi bir mücadele yaşadıkları biliniyor.
*
İmamson, başından beri Büyük Sermaye’den yani Komprador Burjuvazi’den “Mavi Boncuk” aldığı düşüncesinden hareket ediyor!
*
Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adaylığının “kesinleşmesi aşamasına” gelindiğinde…
Kılıçdaroğlu’nun veya bir başka olası adayın değil de, kendisinin tercih edileceğini hesaplıyor!
Önce, İngiliz Büyükelçi ile balıkçıda buluştu…
Sonra, ABD’nin Yeni Elçisi “koştura koştura” İmamson’u ziyaret etti!
Her iki buluşma, Batı Kulübünün İmamson’a ayarlı siyasi mühendislik projesine destek vereceği minvalinde yorumlandı.
21. Yüzyılda, en başta ABD olmak üzere Batı Cephesinden bağımsızlaşan Türkiye, istiklal ve istikbal mücadelesi veriyor.
Bu hayati gerçek, FETÖ’nün 15 Temmuz’daki darbe kalkışmasıyla bariz bir biçimde ortaya çıktı.
Batılı Devletler, Türkiye’mizi durdurmak için evvela siyasi iktidarı teslim almak istiyorlar…
“İşbirlikçi bir siyasi liderle çalışırlarsa, derin hesaplarını gerçekleştirmelerinin kolay olacağını” hesapladıkları aşikârdır.
Haliyle…
Zillet İttifakı’nın “Muhtemel Cumhurbaşkanı Adayı” onlar için adeta “biçilmiş kaftandır!”
20 Mayıs 1919 tarihinde kurulan ve İngiliz Mandası isteyen “İngiliz Muhipleri Cemiyeti” ile 4 Aralık 1918’de kurulan ve Amerikan mandası talep eden Wilson Prensipleri Cemiyeti’ni…
İşte, tam da burada hatırlamak gerekiyor!
Şimdiki İngiltere Başbakanı Boris Johnson’ın “Büyük Dedesi” Ali Kemal, her iki cemiyette de yer almıştı…
*
Bir nevi Amerikan Muhipleri Cemiyeti demek olan içerideki Wilson’cu cemiyet mensupları…
5 Aralık 1918 tarihinde dönemin ABD Başkanı Wilson’a gönderdikleri dokuz maddelik bir yazıyla “Türkiye’nin Amerikan mandası altına girmesini” istemişlerdi!
İki aylık işbu cemiyetin aktif üyeleri arasında Halide Edip Adıvar, Ahmet Emin ve Yunus Nadi başı çeken isimlerdendi!
Bir “Batıcı Siyasi Mühendislik Projesi” olan Ekrem İmamson’un özellikle son atraksiyonları açıkça gösteriyor ki…
Kendisi, hem Amerikan muhiplerinden hem de İngiliz muhiplerindendir!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.