“Sayın Kılıçdaroğlu’nun oturduğu koltuk, Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğudur. Kılıçdaroğlu’na saldırmak, Mustafa Kemal’e saldırmaktır!” *** CHP’nin İstanbul İl Başkanlığı’na adaylığını açıklayan Cemal Canpolat , aynen böyle dedi. ZARURİ UYARI Aklınıza mukayyet olunuz ve lütfen yazınızın ayarıyla oynamayınız! EL ARTIRDI Evet, bugüne kadar Kılıçdaroğlu için “ İkinci Kemal ” diyenler vardı… Şimdilerde, Kemal Bey’in uğruna çizmelerini giyen Canpolat, çıtayı çok yükseltti! *** Cemal Bey’in akla ziyan
“Sayın Kılıçdaroğlu’nun oturduğu koltuk, Mustafa Kemal Atatürk’ün koltuğudur. Kılıçdaroğlu’na saldırmak, Mustafa Kemal’e saldırmaktır!”
***
CHP’nin İstanbul İl Başkanlığı’na adaylığını açıklayan
Cemal Canpolat
, aynen böyle dedi.
ZARURİ UYARI
Aklınıza mukayyet olunuz ve lütfen yazınızın ayarıyla oynamayınız!
EL ARTIRDI
Evet, bugüne kadar Kılıçdaroğlu için “
İkinci Kemal
” diyenler vardı…
Şimdilerde, Kemal Bey’in uğruna çizmelerini giyen Canpolat, çıtayı çok yükseltti!
***
Cemal Bey’in akla ziyan çıkışını
bir kanuna, nizama
bağlamak gerekirse…
5816 sayılı
kanundan ilhamla…
“Kılıçdaroğlu’nu Koruma Kanunu” çıkarılması pek münasip olacaktır!
***
Canpolat, çıkıp “Ayrıca bir kanuna gerek yok; 5816, bir cümle eklenerek Kemal Bey için de uygulansın!” derse eğer; eh, daha pratiktir!
VARSAYALIM, ABİDİN
Bir an için, bu “üstüme iyilik sağlık” vaziyetin gerçekleştiğini varsayalım:
O vakit, Özgür Hususi bile kendisini malum kanunun kapsamında bulabilir!
***
Savunmasını, “Tarafıma atılı suçu kesinlikle kabul etmiyorum. Ben zaten tavşan adaydım” diye yaparak, kolayca yırtacaktır!
***
Söylemeye gerek var mı?
Benzer bir “Kanun Namına” filminde bu satırların yazarının hali zaten kafadan haraptır!
“Kasım 2009: Frankfurt Kempinski Otel’de Kemal Bey’in başına gelenler” faslı bile “Mars’ta zorunlu ikamete tabi tutulmak” için yeterlidir!
SEVABINA UYARI
Bu kadar “Varsayalım” muhabbeti yeter; biz dünyamıza dönelim, Abidin!
TERS MANYEL
Son günlerde, birbiri ardına Atatürk büstleri veya heykellerine saldırılar ya da “ayıplı hareketler” içeren görüntüler itina ile
sahne aldı.
Bu tür provokatif -bir başka deyişle ters manyel yaptırtan- hadiseleri o kadar çok yaşadık ki; artık “muz ortadan laikçi gol” yöntemi hakkında ihtisas sahibiyiz.
DÜNDEN BUGÜNE
Ticaniler’den beri, bu hep böyledir:
Vazifeli elemanlar istihdam edilir ve “kontra” saldırılar eliyle “maksat hâsıl olur” yani finalde
laikçi hassasiyetler
daima canlı tutulur.
***
Bu minvalde…
“Sözcü” ile “Cumhuriyet” adlı gazete görünümlü paçavralar hazır ve nazırdır!
İKİ İBRETLİK ÖRNEK
Sayısız miselden sadece iki adedi ile yetinelim:
“Ülkenin 20 yıldır geldiği durum ve iktidarın kindar nesil projesi Samsun’da Atatürk anıtına yapılan saldırıyla çirkin yüzünü gösterdi.”
(Cumhuriyet, 5 Şubat 2022)
***
Geçtiğimiz yıl, Samsun’daki Atatürk heykelini halatlarla yıkmak isteyen iki kişinin, provokatif saldırı esnasında dahi alkollü olduğunu
hatırlayan kaldı mı?
***
O “Sinek İkilisi” ayyaş tandemin…
Uyuşturucu, kasten yaralama, alkollü araç kullanma dâhil,
otuz sekiz adet suç kaydı
vardı!
Gelgelelim…
Toplumun algı kayıtlarına kasten “iki dinci yobaz!” diye geçirildiler.
GERÇEK İLE LAİKÇİ ÖYKÜ
İki sene önce Tekirdağ’da Atatürk heykelleri ile büstlerine hakaret içerikli yazılar yazdığı tespit edilen ve IŞİD’in üyesi olduğu ileri sürülen…
Eski Fizik öğretmeni şahıs Fetullahçı çıkmıştı! (28 Mart 2021)
***
Ne var ki, “Atı alan laikçi, Üsküdar’ı çoktan geçmişti!
Bir başka deyişle: “Gerçeğin, laikçi bir öyküyü bozmasına bir kere daha izin vermemişlerdi!”
ORGANİZE İŞLER
Dünden bugüne sistematiktir, bu tür “kontra, ters manyel” saldırılar!
En günceli de şu: “İzmir’de Atatürk büstüne saldırı: Parçalayıp üstüne çirkin bir söz yazdılar!” (2 Ekim 2023)
***
Ticanilerden beri aynı organize işler!
Atatürk heykellerine kontra saldırılar Demokrat Parti iktidarının ilk senesinde
Ticaniler
ile başlamıştı.
Kemal Pilavoğlu
adlı şahsın başını çektiği kukla tarikat, bir gecede tam
on yedi heykele
birden “çekiçli ve de tahta kılıçlı” saldırı yapmıştı!
***
Peş peşe gelen bu saldırılar mı?
-Atatürk’ü Koruma Kanununa zemin hazırlamıştı!
5816
sayılı kanun, 25 Temmuz
1951
tarihinde Meclis’te kabul edilmişti.
CHP’NİN KONTRA TARİKATI
14 Mayıs 1950 genel seçimi öncesi;
Zafer
gazetesinin pek manidar başlığı şöyleydi:
-Başkent Ankara’da, CHP’nin
yeni propagandacısı
Kemal Pilavoğlu!
(11 Nisan 1950)
BOZUK PLAK GİBİ
28 Nisan 1951 tarihli Cumhuriyet gazetesinde
Nadir Nadi
şöyle diyordu:
“Yurt köşelerinde çember sakallı, karanlık suratlı adamlar rastladıkları Atatürk büstlerine saldırıyorlar…
Resmi ağızlar ise memlekette
irtica tehlikesi olmadığına dair demeçler
veriyorlar!”
#politika
#CHP
#Kemal Kılıçdaroğlu
