Aslında nedir?

04:0019/05/2021, Çarşamba
G: 19/05/2021, Çarşamba
Tamer Korkmaz

Ümmet denildiğinde kimyaları bozuluyor. Acayip rahatsız oluyorlar. Alerjileri anında ortaya çıkıveriyor.*Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Filistin için “Ümmet bizden adım atmamızı bekliyor” dedi.Ardından İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi Olağanüstü Toplantısında, “Filistin’de birlik ve kararlılığımızı gösterme vaktidir. Ümmet bizden liderlik bekliyor. Türkiye gereken adımı atmaya hazırdır” diye konuştu.*Anında Görüntü hesabı, tepki gösterdiler:-Vay, nasıl olur da sen böyle dersin?Malum

Ümmet denildiğinde kimyaları bozuluyor. Acayip rahatsız oluyorlar. Alerjileri anında ortaya çıkıveriyor.

*

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Filistin için “Ümmet bizden adım atmamızı bekliyor” dedi.

Ardından İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi Olağanüstü Toplantısında, “Filistin’de birlik ve kararlılığımızı gösterme vaktidir. Ümmet bizden liderlik bekliyor. Türkiye gereken adımı atmaya hazırdır” diye konuştu.

*

Anında Görüntü hesabı, tepki gösterdiler:

-Vay, nasıl olur da sen böyle dersin?

Malum etki ajanları “Hangi ümmet?” diye itiraz ettiler.

El Cevap: İslam Ümmeti!

*

Bu Batıcı sinsilerin pardon sinsinattilerin İslam’la sorunları olduğu için…

Ne zaman ümmetin bahsi geçse, paravan lakırdılarla patlıyorlar.

İslam İşbirliği Teşkilatının toplantısında, “İslam ümmetinden bahsedilmesinden” daha doğal, daha normal ne olabilir ki?

Amma velakin, bu bile içerdeki Batıcılara fena halde batıyor.

Haçlı ve Siyonist Batılı devletlerin namı hesabına Türkiye’de etki ajanlığı yapmak işte böyle bir şeydir.

PSİKANALİZ

“Hangi ümmet? Böyle bir ümmet var mı ki?” diye karşı çıkarlarken…

İlk bakışta, “İslam ülkeleri arasında birlik ve beraberlik olmadığı gerçeğinden hareketle böylesine bir itirazı yapıyorlar” denebilir.

Acaba?

Evet, İslam ülkelerinin Filistin yahut belli başlı konularda bir türlü eylem birliği içinde olamayışları ayan beyan bir gerçektir. Vahim bir yanlıştır.

Israrla eleştirdiğimiz, eleştirmeye devam etmemiz gereken; dahası mutlaka değişmesi, değiştirilmesi, düzeltilmesi gereken hayati bir meseledir.

Bu zaten tamam da; ancak burada kritik husus, asıl mevzu başkadır…

Dikkat:

“Böyle bir ümmet var mı ki?” diye itiraz eden Laikçi Batıcıların karın ağrıları “İslam ümmeti birlik olmasın, olamasın” diyedir!

PÜF NOKTASI

Yıllar yılı bir türlü birlik olamayan hayati meselelerde dahi bir araya gelemeyen İslam ülkelerindeki iktidarların veya yönetimlerin ekseriyetinin Batılı devletlerin boyunduruğu, markajı altında bulunduğu bir başka temel gerçektir.

İçerideki Batıcılar “Hangi ümmet?” diye sorarlarken; İslam ülkelerinin “halklarını” taammüden göz ardı ediyorlar, etmemizi de istiyorlar.

Yani? Şu İşbirlikçi/Batıcı yönetimlerden tamamen farklı bir istikamette olan halklar!

*

Bitmedi: Son yıllarda Batılı devletlerin “kontrolünden, yörüngesinden çıkan” bazı İslam ülkeleri var!

Tezkerenin reddedilmesini takip eden ilk birkaç yıldan itibaren bağımsızlaşan Türkiye Cumhuriyeti, bu ülkelerin başında geliyor.

Türkiye’nin İslam ülkelerine belli başlı konularda “önderlik etme” potansiyeli malum ve bu minvalde son on yılda kayda değer adımlar atıldı.

Bahsettiğimiz husus, İslam dünyasında ümmet bilincinin tekrardan oluşabilmesi için hayati önemdedir.

İşte Laikçi-Batıcıların, ne zaman “Ümmet” denilse anında feveran etmesinin asıl nedeni burada saklıdır!

“ÜMMET ÇÖKSÜN” PROJESİ

Ümmet, demişken…

12 Nisan 2013 tarihinde Ulusal Kanal’da yayınlanan bir programa gidelim ve orada sarf edilen bazı sözleri hatırlayalım…

Bahsi geçen programın canlı yayındaki konuklarından biri de Kanada’dan görüntülü olarak katılan Tuncay Güney idi.

Güney, konuklardan biri olan Serhan Bolluk’a “CIA’in Ümmet Çöksün projesinden haberiniz var mı?” diye sormuştu!

“Turan Dursun’un malum kitaplarının da bu projeye dâhil olduğunu” söylemişti.

80’li yıllarda hazırlanan ve 1990 yılından itibaren, İslam’ın NATO’daki “Düşman” konseptinde ilk sıraya konulmasından itibaren resmen yürürlüğe giren “Ümmet Çöksün” projesinde…

Türkiye’de kimler, hangi maskelerle yer (derin görev) almıştır?

İslam’ı İfsat Etme Projesi anlamına da gelen bu Batılı atağın/düşmanlığın içerideki lokomotif örgütü FETÖ idi.

CIA’in derin organizasyonuyla…

Türkiye’deki Gladyo’nun kumandasında, himayesinde, nezaretinde “görevlendirilen, palazlandırılan, sahaya sürülen” FETÖ’den bahsediyoruz.

“Ümmet Çöksün” diye tanımlanan Derin Projede farkı etiketlerdeki gruplar, çevreler, kesimler “Kontrollü Gerilim Stratejisi” ile derin göreve/hesaba dâhil edilmişlerdi.

FİNAL

Baronsal Gladyo’nun medya masasındaki belli başlı Etki Ajanlarının Dışişleri Bakanının “Ümmet bizden adım atmamızı veya liderlik etmemizi bekliyor” şeklindeki beyanlarından neden “fevkalade rahatsız” olduklarının “bir nevi izahını” yapmış olduk.

#Mevlüt Çavuşoğlu
#Filistin
#İslam İşbirliği Teşkilatı
#Batı
#İslam
#CIA
#NATO
#FETÖ