Cevaptan soru olur mu? Olur, bal gibi olur hem de.
Tankın üzerinde son hazırlıklarını yapan bir yiğit adama üç soru sorarlar mesela, o da cevap verir samimiyetle. O cevaplar üç büyük sorudur aslında. Geride kalan milletin kalbine bir vasiyet gibi emanet edilmiş üç büyük soru:
Peki Kızıl Elma neresi?
Yüksekçe bir tepeye çıkın, elinizi alnınıza götürüp uzaklara bakın, görebildiğiniz en son nokta ufuk çizgisidir. İmkân olsa oraya varsanız ve aynı işlemi tekrar edip uzaklara baksanız göreceğiniz yeni nokta bu kez başka bir yerdir ama adı yine ufuk çizgisidir. Tıpkı nazlı bir sevgili gibi... Uzaktan davetkâr bakışlarla size gel der, yanına vardığınızda ise alıp başını gider uzaklara. Onun peşi sıra koşmakla ayaklarınız güçlenir ve kalbiniz… Kavuşamamakla şevkiniz artar, umut etmekle hayatta kalırsınız, hayal etmekle yorgunluğu unutursunuz. Bir de bakmışsınız ki varlık sebebiniz ona kavuşmak olmuş; yaşamak onun içindir artık, onun için ölmek yaşamaktan evlâ!
İki asrı aşkın zamandan sonra Mehmetçiğin dudağından işitip ne olduğunu tarif etmekle bitecek bir iş değildir. Ne oldu da unuttuk Kızıl Elma’yı? Unutunca ne oldu, hatırlamazsak ne olur, nasıl hatırlayacağız? Başka cevaplar ister ve başka sorular... Sorular en çok cevaplardan doğar çünkü.
Kalbimize emanet edilen ikinci büyük soru burada saklı: Niçin beklemesinler?
Yahu Mehmet’im, desene merak etmesinler, tez zamanda bu işi halledip döneceğiz desene. Ama hayır, beklemesinler diyor. İstikametini Kızıl Elma diye tarif edenler, arkada bekleyenleri oldukça ileriye gidemeyeceklerini bilirler çünkü. Bekleyenin varsa aklın arkada kalır, oysa seni bekleyenler ileridedir, ufuk çizgisinde… Nazlı bir sevgilinin diyarında bekleyenlerin vardır dahası. Seni bir Musa Özalkan bekliyordur, Türkmen balaların derdiyle şehadetini taçlandıran... Gözünü kırpmadan döktüğü öz alkanını bir asa eyleyerek hak ve batılı ikiye ayıran yiğit bir Musa bekliyordur seni, arkadakiler beklemesinler. Oğuz soylu bir yiğit bekliyordur seni, kaan ruhlu bir kahraman, hayatın acemisi ölümün ustası bir yiğit bekliyordur seni, arkadakiler beklemesinler. Seni bir Mehmet bekliyordur ileride, arkadakiler beklemesinler! Bu dağlarda bir muradımız var madem, bir Mehmet burada düştü toprağa, Murat Dağı olsun buranın adı bundan gayrı ama söyle arkadakilere, beklemesinler.
Bunları düşünmüyor beklemesinler derken tankın üstündeki Mehmet Kuzu. Hazırlık yapıyor bir yandan, adını Kızıl Elma koysa da bir meçhule hazırlık... Böylesi anlarda akıl ne cevap vermesi gerektiğini düşünmez, düşünemez ama kalp kendinde saklı cevabı döküverir dudaklardan. Yalan yok, riya yok, gösteriş yoktur bir tankın üzerinde şehadet için hazırlık yaparken. Neyse odur her şey o anda.
Bu cevap soruların en büyüğünü bir ok gibi saplıyor kalbimize: Biz ne yapmalıyız ki bu vatanı bölemesinler?
İlginç değil mi sizce de? Muhabir Afrin’e bir mesajın var mı dese yahut Amerika’ya, askerimiz de; “Bu vatanı bölemezler” diye cevap verse tamam olacak ama Türkiye’ye dönüyor ve diyor ki: Bu vatanı bölemezler. Neden? Kendisi giderken geride kalanlara teselli veriyor sanki. Müsterih olun biz varken bu vatanı bölemezler, diyor. Bu vatanı bölemeyecekler çünkü biz varız diyor.
Biz vatan için rahatı terk edip Kızıl Elma yollarına düştük diyor Mehmet, siz de beklemeyin öyle, beklemekten başka bir şeyler yapın.
Uykunuzu bölün dua edin, işinizi tam, doğru ve güzelce yapın, kim olduğunuzu hatırlayın, okulunuzu iş ve diploma derdiyle okumayın, çocuğunuzu vatan millet sevdasıyla yetiştirin, omzunuzdaki yükün farkına varın, yüzlerini size dönmüş mazlumların hakkını gözetin, emanetlerimize sahip çıkın, vatanı canınızdan aziz ve bayrağı namusunuzdan öte bilin.
Canı biz veririz diyor Mehmetler, siz canımızdan aziz bildiklerimize halel getirmemek için yaşayın yeter ki!
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.