Bir kere daha sağduyu kazandı.Her şeye rağmen sağduyu kazandı.Her şey ne?Dış dünyanın ayartıcı, tek yanlı, önyargılı, baskıcı, teröriste toleranslı, fakat legal STK’lara gözü kapalı ve düşmanca tavrına rağmen...Dış dünyanın, Türkiye’nin seçimi kendi iç işleriymişçesine takındığı tavra rağmen...Seçim usulet ve sühuletle bittikten sonra da sonucu içlerine sindiremeyen taifeye rağmen...Kendi bilinçlerini ve tek yanlı tutumlarını sorgulama yerine seçmenin tercihini sorgulamak isteyen aymaz kafa yapısına
Bir kere daha sağduyu kazandı.
Her şeye rağmen sağduyu kazandı.
Her şey ne?
Dış dünyanın ayartıcı, tek yanlı, önyargılı, baskıcı, teröriste toleranslı, fakat legal STK’lara gözü kapalı ve düşmanca tavrına rağmen...
Dış dünyanın, Türkiye’nin seçimi kendi iç işleriymişçesine takındığı tavra rağmen...
Seçim usulet ve sühuletle bittikten sonra da sonucu içlerine sindiremeyen taifeye rağmen...
Kendi bilinçlerini ve tek yanlı tutumlarını sorgulama yerine seçmenin tercihini sorgulamak isteyen aymaz kafa yapısına rağmen...
Niçin yitirdik sorusunu önüne koyup irdeleme yerine, seçmeni celladına âşık sanıp onu sorgulamaya kalkışan kafa yapısına rağmen...
Bütün bunları ve daha fazlasını hem iç kamuoyunda, hem dış dünyada izlemek dramatik tebessümlere yol açıyor...
Dış dünya seçimde çoğunluğu alanları tebrik etmekte bile tereddüt gösterdi. Yakın çevredeki ülkeler dışında nezaketen tebrik etmede bile ayak sürüdüler...
ABD gazetelerinden New York Times seçim sonucunu “Sonuç sadece Türkiye’de değil, Batı ve bölge ülkelerinin başkentlerine de hissedilecek sarsıntılar gönderdi” ifadesiyle bildirdi. Evet, başta NYT Gazetesi olmak üzere, o gazetenin temsil ettiği siyasal anlayış sarsıldı. Aylardır hazırlandıkları, bekledikleri ve olacağına kesin gözüyle baktıkları sonuç çıkmayınca sarsıldılar...
Guardian Gazetesi’nin dijital platformu ise sonucu “Erdoğan zafer ilan etti fakat muhalefet henüz yenilgiyi kabul etmedi” başlığıyla duyurdu. Üsluptaki çaparız nasıl da sırıtıyor! Erdoğan sanki sonuçlar daha belli değilken zaferini ilan etmiş gibi ve bu zafer sanki Erdoğan’ın kişisel meselesi imiş gibi duyuruluyor...
Dış dünya ancak iki gün sonra sarsıntıyı atlatmayı kısmen başardı. Nitekim Avrupa Komisyonu sözcüsü yaptığı açıklamada: “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderliğindeki Türkiye’nin Avrupa Birliği için önemli; göç, güvenlik, bölgesel istikrar ve terörle mücadele gibi konularda güvenilir bir ortak olarak kalacağını umuyoruz.” dedi.
Fransız Devlet Sekreteri Lemoyne, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Cumhur İttifakı’nın oyların çoğunluğunu aldığı seçim sonucunu “Oylama sonuçlarını kayda geçiriyoruz. Bundan sonra Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) net sonucu çıkarmalı. Fransa ve Türkiye, iki yüce halktır; pek çok konuda kapsamlı ve açık diyaloğu sürdürmeliler” diyerek ihtiyatlı bir değerlendirmede bulundu.
24 Haziran seçim sonuçlarıyla ülkeyi parlak bir geleceğin beklediğini umuyoruz.
İç ve dış dünya önyargılarından sıyrılmayı başarabildiği takdirde bu parlak geleceğin önümüzdeki süreçte adım adım gerçekleştiğini görecektir. Milletin iradesini ipotek altında tutan yasal kısıtlamaların üstesinden gelinebilirse bu ülkede de hukukun üstünlüğü gerçekleştirilmiş olacaktır.
Halen dışarıya el açan ülke konumundan çıkmış olan ülkemizin, yakın gelecekte dış dünyanın ona el açacağı bir konuma yükseleceği görülecektir. Ülke, irili ufaklı hayata geçirilmekte olan projeleriyle muazzam bir şantiye alanı görünümündedir. Diplomasi alanında çoklu seçeneklerin yolunu açmış durumdadır. Bütün bunlar geleceğe umutlu bakışımızı keskinleştirmektedir.
#Sağduyu
#Seçim
