Akla gelmeyen: Doğu’nuz Batı’ya kayarsa…

04:0027/09/2023, Çarşamba
G: 27/09/2023, Çarşamba
Nedret Ersanel

Türkiye’de dünyanın işleri, TV ve gazeteler tarafından-düz ‘haber verme’ler hariç-şöyle yorumlanır/yazılır; birbirlerinden kopyalarlar. Biraz da baharatlandırır, duruma göre köpürtürler. Budur. Hele harita başındaki kimi ‘değnekçiler’, ayrı kanallara aynı malı satar dururlar… İzleyici ve okurun bu duruma sinirlenmesi gerekmez mi? Hakarettir çünkü. Herkes aynı şeyi söylediği için, ‘ vasat mutabakatını ’ doğru kabul etmekten gayrı şansları kalmaz.… Pazartesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’ın yeni



Türkiye’de dünyanın işleri, TV ve gazeteler tarafından-düz ‘haber verme’ler hariç-şöyle yorumlanır/yazılır; birbirlerinden kopyalarlar. Biraz da baharatlandırır, duruma göre köpürtürler. Budur. Hele harita başındaki kimi ‘değnekçiler’, ayrı kanallara
aynı malı satar dururlar…
İzleyici ve okurun bu duruma sinirlenmesi gerekmez mi? Hakarettir çünkü. Herkes aynı şeyi söylediği için, ‘
vasat mutabakatını
’ doğru kabul etmekten gayrı şansları kalmaz.…
Pazartesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azerbaycan’ın yeni zaferini tebrik ve iki kardeş ittifakının altını çizmek için Bakü’deydi. Hem ortak projeler/anlaşmalar yapıldı hem de dosta düşmana yeniden güç gösterildi. Tüm tv haber programları ile gazeteler de bu vesileyle bölgede ‘neler olduğunu’
tek açıdan
kamuoyuna anlattılar…

Ama herhangi bir yorumcuya/uzmana, mesela, ‘Ermenistan’da girişilen darbenin arkasında kim var’ ya da ‘Rusya, Türkiye-Azerbaycan yakınlaşmasına gerçekte nasıl bakıyor’ diye sorulduğunda, dut yemiş bülbüle de utanç belası dönemeyecekleri için ‘atmaya’ başladılar…

***

Önce ve kuvvetle tekrarlayalım; 2020 savaşı, en geniş haliyle bölgede
emsali görülmemiş
, stratejik, çok katmanlı ve yönlü bir Türk başarısıdır.
Azerbaycan-Türkiye aklı ve bileğidir

Ancak ‘sonrası’ vardır. Bunun da eksiksiz/hatasız yönetilmesi gerekir…

ABD Başkanı Biden, Paşinyan’a bir mektup gönderdi; “ABD ve hükümetimiz, Ermenistan’ın egemenliğine, bağımsızlığına, toprak bütünlüğüne ve demokrasiyi koruyan barış arayışına güçlü desteğimizi tekrarlıyorum.
Ermenistan’ın yanında durmaya devam edeceğiz
”…

Şaşırtıcı bir şey var mı? Yok.

Hafta sonu, Ermenistan’da darbe girişiminde bulundukları iddiasıyla 8 üst düzey general gözaltına alındı. Yenilgi nedeniyle Paşinyan’a karşı büyük reaksiyon olduğu, bir darbe beklendiği de zaten ayyuka çıkmıştı.

Şimdi
Biden’ın mektubuyla bu darbe girişimini güzel konuşturursanız
, darbenin arkasındaki siluet netleştir…

***

Amerika-Paşinyan/Ermenistan ilişkisini biliyoruz. Yakın dönem Erivan-Washington ilişkisi rahatsız edici boyutlara yükseldi. Finali de ortak tatbikatla yapıldı. Ermenistan’ın Rusya liderliğindeki ‘Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü’ tatbikatlarına katılmadığı daha dün gibidir. ABD ile tatbikat dündür. Esasen tatbikatın zamanlaması da, Azerbaycan harekâtının CIA tarafından
önceden fark edildiğini/bilindiğini
gösteriyor…

Paşinyan, NATO/AB/ABD’yi ve Batı kurumlarına katılmak istediğini de alenen gündeme getirdi. Bunu akıl cebinde tutalım…

Ankara’nın bölgeye en geniş coğrafyadan, Ermenistan-Azerbaycan özelinde özellikle ama Gürcistan, İran, Hindistan, Türk Devletleri, Hazar genelinde bakarken en çok ‘dikkat’ göndermesi yaptığı ülke
Rusya’dır.

Bakü-Erivan arasında bulunan Rus askeri varlığı ve oynadığı rol Türkiye’de her zaman şüpheyle karşılanır ve olaylar ne kadar Türkiye-Azerbaycan lehine gerçekleşirse gerçekleşsin, “ama Rusya” diye muhakkak şerh düşülür. “Yani” diye sorduğunuzda, ya tarihi perspektiften dersler hatırlatılır ya da “arka bahçe” metaforu ile bahis geçiştirilir…

Peki, Moskova’nın bu bölgeye “gerçek” bakışı, korkusu nedir?

Temel kaygısı, NATO/ABD’nin,
Orta Asya’nın dibine kadar bölgeye girme olasılığıdır…

***

Bir, Rusya için/açısından
Türkiye bir NATO ülkesidir. Uygun adımlar atmasına da hiç bir zaman şaşırmayacağını, Ankara’nın Finlandiya’nın NATO üyeliğini onaylayıp, İsveç’e de kapı aralaması vesilesiyle resmen açıklamıştır…
İki
, bu yüzden, altını kalın kalın çizelim;
Ermenistan’ın AB ve NATO ile ilişkileri hatta bunlara Azerbaycan’ın da katılma ihtimali, ne denli zor görünse de Kremlin’in en büyük kâbusudur
. Dahası Rusya, bu olasılığı başından ezmediği taktirde gerçekleşeceğine de inanır. Ermeni diasporasına sürekli yapılan atıfların değinmediği tek konu budur. Oysa diasporanın tek konusu budur! ABD ve Avrupa diasporası aynı fikirde değildir ama AB de ABD de fiilen Ermenistan’dadır.
Üç
, ama Azerbaycan’ı dışlayarak değil! Ekim başında Ermenistan-Azerbaycan nerede ve
kimlerle
buluşacaklar, çok uyarıcıdır. Nitekim Rusya, ‘Arabuluculuk kapasitesi olmayan üçüncü tarafların, Kafkasya’daki varlıklarını sağlamaya yönelik girişimlerinden kaçınmak çok önemlidir’ açıklaması yaparak, bir ucuyla
Türkiye’ye de mesaj göndermiştir.
Rusya’nın ortaya attığı, Türkiye-Azerbaycan-Ermenistan-Gürcistan-Rusya-İran, 3+3 formülünün amacı da budur.
Dört
, hipotezi daha ileri götürmek mümkün mü?
Ermeni soykırımının tanınması ve Batı’nın Karabağ’ın arkasında durmaması da bu hin planın hazırlık bölümlerine yerleştirilebilir! Batı açısından başarı için Ermenistan yetmez, Azerbaycan da lazımdır…
Beş
, Ukrayna savaşı nedeniyle Rusya’nın elini oyalayacak diğer krizleri bölgedeki oyunculara devredeceği-örneğin Suriye’de İran, Kafkaslar-Hazar’da Türkiye’ye gibi-yönünde sık tekrarlanan tez şişirmedir.
Rusya, Erivan-Bakü arasından/içinden çıkmayacaktır
. Ama Türkiye’yi düşman gördüğü için değil, çekildiği an Batı buraya çökeceği için!

***

Yorulmadıysanız, devam…

Önceki yazımızda listelediğimiz gelişmelerin içinde ABD’nin,
Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Türkmenistan, Özbekistan
’la yaptığı zirveyi saymıştık…

Amerika ve Türkiye’de tekrarlanan bir yoruma göre, Rusya’nın Ukrayna’ya müdahalesi, bu ülkelerin aklına ‘emsal olabilir’i düşürmüştür. Bu yüzden olası kırılma anlarında reaksiyonlarına kimse kefil olamaz! Batı’nın kanattığı bir yer de burasıdır.

İddiayı yükseltelim; son G20 zirvesinde gündeme gelen, Hindistan-Avrupa koridoru
Türkiye’yi tamamen dışlamıyor!
Rusya’yı dışlıyor. (Çin’in dışlandığı dahi şüphelidir.) Esasen Türkiye’nin stratejik ve ekonomik yatırımını yaptığı
‘Orta Yol’
da da Rusya yok! Ancak nüfuz alanları üzerinden var. Onlar da istikrarsızdır.
Cepheler açısından Türkiye’nin rolü/tercihi, “ölümcül/yaşamsal” önemde. ‘Nirengi noktası’
denilen budur. Ankara, kılı kırk yarmalı…
#Azerbaycan
#Ermenistan
#ABD
#Biden