Teröristler Türkiye’ye saldırır mı saldırmaz mı?

04:008/03/2019, Friday
G: 8/03/2019, Friday
Mehmet Şeker

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu konuşuyordu. Otobüsün üstüne çıkmış, “Kıymetli hemşehrilerim” diye halka hitap ediyordu.Ondan önce konuşanlar da vardı. Güzel cümleler kurmuşlar, alkışlanmışlardı.Fakat Süleyman Soylu’nun söyledikleri hepsinden fazla beğenilmişti.Kalabalık coşkuyla dinliyordu.Zaman zaman konuşmasına -gençlerin yoğun olduğu kısımdan gelen sloganlar sebebiyle- ara vermek zorunda kalıyordu.*“Bana kızıyorlar” dedi Soylu, “Neden böyle konuşuyormuşum?”İyi bir hatip olduğu malûm.Bunları söylerken,

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu konuşuyordu. Otobüsün üstüne çıkmış, “Kıymetli hemşehrilerim” diye halka hitap ediyordu.

Ondan önce konuşanlar da vardı. Güzel cümleler kurmuşlar, alkışlanmışlardı.

Fakat Süleyman Soylu’nun söyledikleri hepsinden fazla beğenilmişti.

Kalabalık coşkuyla dinliyordu.



Zaman zaman konuşmasına -gençlerin yoğun olduğu kısımdan gelen sloganlar sebebiyle- ara vermek zorunda kalıyordu.

*

“Bana kızıyorlar” dedi Soylu, “Neden böyle konuşuyormuşum?”

İyi bir hatip olduğu malûm.

Bunları söylerken, sesini azaltıyor, merak uyandırıyordu.

“Bir İçişleri Bakanı böyle konuşur muymuş?”

Dinleyenler, ona kimlerin kızdığını, kimlerin bu şekilde eleştirdiğini anlamıştı.

“Ne demişim?”

En fazla eleştirilen sözlerini sıralamaya başladı.

“Bir kadın vardı hani, eş genel başkan mıymış neymiş… Hatırlarsınız. Demişti ki “Biz sırtımızı PYD’ye yaslıyoruz… Biz sırtımızı YPG’ye yaslıyoruz…” Böyle saymıştı. Ben de o zaman şöyle demiştim: İşte şimdi sana dört tane duvar verdik. Hangisine istiyorsan, sırtını ona yasla…”

Alkış, alkış, alkış… Bayraklar dalgalanıyor…

“Böyle söyledim diye kızdılar. İstedikleri kadar kızsınlar.”

Anlatmaya devam etti Soylu…

*

Başka?

Okulların etrafında uyuşturucu satanları yakaladığınızda bacaklarını kırın demişim.

Fena mı demişim?

Bir İçişleri Bakanı böyle söyler miymiş?

Ya ne diyecektim?

Gençleri zehirlemek için uğraşanların bacaklarını kırmak kötüyse, suçumu kabul ediyorum.

Okulların kapıları önünde sinsice dolaşıp uyuşturucu satmaya çalışanları, masum gençleri uyuşturucuya alıştırmak için uğraşanları kodese tıktık.

Tıkmayacak mıydık?

Tarihin en büyük uyuşturucu operasyonlarını yaptık.

Bizim şu son iki ay içinde yakaladığımız uyuşturucu miktarı, bütün Avrupa ülkelerinde bir yılda yakalanan uyuşturucu miktarından daha fazla.

Göz açtırmıyoruz.

*

Hendek kazanlara gelelim… Askerimize ve polisimize karşı barikat kuranları, hendek kazanları o çukurlara gömeceğimizi söyledik, yine kızdılar.

Gömdük mü?

Yine kazarlarsa, yine gömeriz.

*

Sonra efendim, birileri çıktı, Apo için yürüyeceklerini ilan ettiler.

Apo, İmralı’dan çıkmalıymış, falan filan.

Ben ne dedim?

“Yürütürsem adam değilim dedim.”

Buna da çok kızdılar.

Yürütmedik çok şükür. Sözümüzde durduk.

*

Böyle konuşan, konuştuğu gibi davranan bir İçişleri Bakanımız var.

Gece gündüz çalışan, şehirden şehre koşturan, ilçeden ilçeye ulaşan…

Verdiği sözde duran, gittiği her yerde yaptıklarını ve yapacaklarını anlatan bir bakan.

Şükürler olsun.

Konuşmasının kritik yerlerinde “Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan” dediği zaman, coşku iki üç katına çıkıyordu.

Bütün bunları anlatma sebebi, yaklaşan seçim. “Sizden destek istiyoruz. O mührü doğru yere basın…”

Ancak biliyoruz ki, seçim olmasa da Süleyman Soylu bunları her zaman anlatmaya devam edecek.

*

Onu dinleyince, memleketin beka meselesi var mı yok mu, sınırın ötesindeki terör örgütleri bize saldırır mı saldırmaz mı, haçlılar gelirse bize zarar verir mi vermez mi, her birini anlamak çok kolay.

#Süleyman Soylu
#YPG
#PYD
#HDP