O hakaretlerin hesabını kim soracak?

04:0019/06/2020, Cuma
G: 19/06/2020, Cuma
Mehmet Şeker

Mehmetçiklerimiz yine destan yazıyor. Nokta atışlarıyla teröristlerin defterini tek tek dürüyorlar.Kırmızı listede, mavi listede, gri listede arananlar her gün biraz daha azalıyor.Turuncusu bile var listenin.Evvelce yanlış koordinat verilerek, boş arazilerin bombalanması sağlanıyormuş.Ülkenin başına bela olmuş bir terör örgütü, diğer terör örgütünün elemanlarını ölümden korumak için epeyce çaba harcamış.Alakasız yerlere yapılan atışların maliyeti ne kadardır kim bilir!*Bu hesabı kim yapsa, noksan

Mehmetçiklerimiz yine destan yazıyor. Nokta atışlarıyla teröristlerin defterini tek tek dürüyorlar.

Kırmızı listede, mavi listede, gri listede arananlar her gün biraz daha azalıyor.

Turuncusu bile var listenin.

Evvelce yanlış koordinat verilerek, boş arazilerin bombalanması sağlanıyormuş.

Ülkenin başına bela olmuş bir terör örgütü, diğer terör örgütünün elemanlarını ölümden korumak için epeyce çaba harcamış.

Alakasız yerlere yapılan atışların maliyeti ne kadardır kim bilir!

*

Bu hesabı kim yapsa, noksan çıkar.

Mesele yalnızca mali zarar değil elbette.

Diğer zararları daha fazla.

Bu tablodan aşırı rahatsız olanlar var.

Oturup ağladıklarını tahmin etmek zor değil.

Kahramanlarımız, hem güneyimizde sınır ötesinde, hem Libya’da parmak ısırtıyor.

*

Bizim Hüsnü de bu durumu hazmedemeyenlerden.

Hangi Hüsnü demeyin.

Kaç tane meşhur Hüsnü var ki?

Biri Hüsnü Mübarek, biri Hüsnü Şenlendirici, biri Hüsnü Mahalli.

Eski Mısır Cumhurbaşkanı Mübarek, birkaç ay önce vefat etti.

Rahatsızlık duyamaz.

Hüsnü Şenlendirici başımızın tacıdır, klarnetiyle hepimizi şenlendirir.

(Hüsnü Özyeğin’e ise ön adıyla hitap etmek şık durmaz.)

Hazımsızlık çeken Hüsnü’müz, Mahalli olan.

“Türkiye’nin amacı Libya üzerinden Mısır, Sudan ve Tunus’u karıştırmak” diyesiymiş.

*

Haydi bakalım. Gelin de şimdi buna ağzının payını verin.

Biz kendisini çok severiz.

Bütün mahalli sanatçılarımızdan daha çok değer vermişliğimiz vardır.

Gazetelerde köşeler açar, televizyonlarda konuk eder, saatlerce konuştururuz.

O da kafasına göre takılır.

Kafası malûm, kaygan zeminlidir.

Bu hususa müsaadenizle açıklık getirelim.

Kafanın kaygan zemin olması kusur değil.

Pek çoğumuz yavaş yavaş o istikamette ilerliyoruz.

Demirel’in de kafası keldi ve zehir gibi çalışırdı.

Mahalli de ondan geri kalmaz.

Çizgisi bellidir.

Beşşar’ın temsilcisi veya sözcüsü gibi görevini ifa eder.

*

Cümle âlem bilir ki Beşşar Kürtleri sevmez.

Vatandaştan bile saymaz, kimlik vermez.

Ama onun has adamı Hüsnü Mahalli nedense bunu unutur.

Kürtlerin hakkını savunduğunu iddia eden fakat Kürtlere en büyük zararı veren terör örgütüne neredeyse alkış tutar.

Yaman çelişkiler deryasında bir damla.

*

Belki sorsak, yürüyüş yapan hedepelilere de sempatiyle bakar.

Açıkça desteklemiş de olabilir.

Yazılarını takip etmeyi epey zamandır vakit kaybı gördüğümden bıraktığım için, açıkça yahut örtük destek verip vermediğini bilmiyorum. Kusura bakmasın.

Fakat şunu biliyorum:

Her kim Türkiye’ye zarar verecekse, onun yanındadır.

Tıpkı çok sevdiği başkanı gibi.

Zaten yukarıda sözünü ettiğimiz, o skandal ötesi açıklamaları bunun delilidir.

Daha fazlasına ihtiyaç yok.

Sözlerinin hepsini burada tekrarlamak da gereksiz.

Kara propagandanın, iftiranın, çirkinliğin katıksız örneği.

Zaten konuk olduğu kanal, o tür sözler sarf edeceğinden emin olmasa, ekrana çıkarmazdı.

#Mehmetçik
#Hüsnü Şenlendirici
#Kürt
#Trkiye
#Propaganda