Mizahın bir özelliği de zamana bağlı olmasıdır.
Teknolojik değilse de güncel olanla sıkı bir ilişki halindedir.
O yüzden dedelerin ninelerin mizah anlayışıyla, anne ve babaların mizah anlayışı farklıdır; bugünün gençlerinin güldüğü şeyler ise bambaşka.
Levent Kırca’nın parodileri bugün yayınlansa, gençler zayıf bulabilir.
Nejat Uygur’un şakaları eskimiş görülebilir.
Zeki ile Metin de öyle.
Celal Şahin’in adını hatırlayan, sadece saçı sakalı beyazlamış olanlar.
*
Bir de yüzyıllar aşarak milletin hafızasında sağlam bir yer tutan klasikler var tabii.
Onlar her devirde baştadır.
Nasrettin Hoca, Hacivat Karagöz gibi.
*
Nasrettin Hoca bu devirde yaşasaydı, kime benzerdi?
A. Adnan Hoca Beyefendiye
B. Fetula Hoca Efendiye
C. Kemal Hoca Efendiye
D. Ronaldo Hoca veya Ronaldinho Hocaya
Herhalde en fazla andıranı C şıkkındaki muhterem.
*
Bugüne kadarki söz ve davranışları efsaneye döndü bile.
Her gün bir yenisini ekliyor.
Son numarası “Hiç kimse Gazi Mustafa Kemal’in şu sözünü unutmasın…” deyişiydi.
Acaba hangi sözü hatırlatacak derken, kısacık bir cümleyi tam olarak söyleyemedi.
“Hattı müdafaa yoktur… Hattı müdafaa yoktur…”
Burada takıldı kaldı.
Karşısındakilerin şaşkın yüzlerini taradı kamera gibi gözlerimiz.
Onların çoğu o sözün gerisini bilir muhakkak.
Kemal Bey de bilir ama…
Sahne heyecanı işte.
*
Baktı ki içinden çıkamıyor.
Sonra “Afedersin…” deyip kâğıda baktı. (Afedersiniz değil.)
Buldu, rahatladı.
“Sath-ı müdafaa vardır.”
Oh be.
Ne güzel bir şey, Gazi Mustafa Kemal’in unutulmaması gereken bir sözünü tamamlayabilmek.
Kâğıda bakarak da olsa…
*
Hattı müdafaa (Orijinal haliyle “Hatt-ı müdafaa”) yoktur, hattı müdafaa yoktur…
Gerisi “Hatta müdafaa yoktur.” şeklinde gelecek gibiydi.
Ya öyle söyleseydi?
Neyse ki kâğıtta yazılıymış.
*
Günün birinde Napolyon’un en meşhur sözünü söylemeye kalkışsa…
Kâğıda bakmadan “Para, para, para” demeyi başarabilir mi?
Yoksa onu da iki kelimeden sonra unutup metne bakma ihtiyacı mı duyar?
Emin olmak zor.
*
Neden Napolyon’un o sözünü söylemeye ihtiyaç duysun?
Yakında yine yüklüce bir tazminat ödemesi gerekiyor da ondan.
Bol para lazım olacak.
Tek kelime ile yetinmek zor gelebilir.
Zaten bugüne kadar ödediği tazminatlar o kadar fazla ki hesap etmek için muhasebeciye ihtiyaç var.
Ağzı bozuk halde devam etmekten vazgeçmediği sürece, daha çok paraya ihtiyacı olacak.
*
Hukukçular, o tazminatları parti kasasından ödemesinin de usule ve yasaya aykırı olduğunu söylüyor.
Canımın içi, bugüne kadar hangi işini usule ve yasaya uygun yaptı ki?
Her birinin hesabı sorulacak ve cezası kesilecek olsa, sırtındaki ceketi zor kurtarır.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.