Sultan geldi. Ayların sultanı. Safalar getirdi yine. Şükürler olsun.
Bakın buradaki ‘yine’ önemli bir husus.
Ya gelmeseydi?
Bu sene başınızın çaresine bakın, ben yokum deseydi, ne yapardık?
Artık gelmiyorum deseydi, bizi kendi halimize bıraksaydı…
Nasıl büyük bir boşluğa düşer, yükümüz nasıl ağırlaşırdı bir düşünün.
Nasıl temizlenirdik?
Biliyoruz ki her sene geliyor, çok sıradanmış gibi bakıyoruz.
Elde var bir deyip her sene on gün önce gelişini olağan karşılıyoruz.
Zaten başka türlü olmazmış düşüncesi içindeyiz.
*
Tutan var, tutamayan var, tutmayan var.
Kimsenin inancına, sağlığına söz söyleme hakkımız olamaz.
Tutana helal olsun, tutamayana Allah sağlık versin.
Tutmayana aşk olsun.
Olsun da görsün.
İftar mutluluğunu tarif edecek bir cümle, heyecanını çizecek bir kalem, sevincini boyayacak bir renk, var mıymış, yok muymuş? Varsa neredeymiş, nasılmış…
İstanbul seçimi üzerindeki şaibenin ortadan kalkmasını bekliyoruz.
YSK karara bağlayacak.
Bu bekleme süresi içinde bazı aklı bir karış havada olan kişiler, YSK üyelerini tehdit etme yarışına girdi.
Yüksek Hâkimler hakkında ileri geri konuşanlar, herhalde ne dediklerini bilmiyorlar.
Ağızlarından çıkanların ne anlama geldiğinden habersizler.
O yüzden aklı bir karış havada.
Aksi halde öyle konuşmazlardı.
Ötekiyle beriki de çıkıp onları savunmaz, “Yok canım, bu tehdit değil. Tehdit böyle olmaz” diye çocuk gibi davranmazlardı.
Buna tehdit denir. Hem de yüksek tehdit.
Tehdide tehdit değil demek, tehdidi ortadan kaldırmaz.
- İmamoğlu, “Oyların yeniden sayılması, dünyada görülmemiş bir soytarılık” demiş.
- Yok canım dememiştir.
- Demiş demiş.
- Dedikodudur o.
- Sen öyle bil.
- Sahi demiş mi?
- Demiş valla.
- Yahu ilk duyduğumda inanmadım, sonra gülesim geldi. Şimdiyse ağlamak istiyorum. Oyları tekrar saymak soytarılıkmış öyle mi? Kimse buna bir cevap vermemiş mi?
- Otobüste kendi halinde cevap veren ihtiyarlar gördüm.
- Ne dediler?
- Biri “Sensin soytarı” diyordu. Öteki “Sen görmemişsin evladım” diye söyleniyordu.
İstanbul seçimi hakkında YSK kararı beklenirken, taraflardan biri “seçim yenilensin veya oylar tekrar sayılsın” diye gönlünden geçeni ifade ederken, diğer taraf aksini söyleyebilir. Ancak tehdit etmek, soytarılık gibi hakaretler savurmak, olacak iş değil.
Şaibenin ortadan kalkması gerek. Başka türlü olmaz.
Birileri bir halt etmiş, bundan çıkar sağlayanların da olayın üstünü örtmeye çalışması sadece şaibeyi büyütür.
Haltı müdafaa yoktur.
*
Aslında iki yol var.
Ya seçim yenilenmeli.
Ya da tekrar edilmeli.
Olmazsa bir daha yapılmalı.
İki dedik ama bakın yollar üçe çıktı. Haydi hayırlısı.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.