Çekirge’nin kur hareketleri hakkındaki sorusuna, “Darbenin ekonomik ayağı” diye cevap verir Hoca.Ne var ki talebenin kafası, birkaç kelimelik açıklama ile rahatlığa kavuşmakta zorlanır.“Hocam, dolar aldı başını gidiyor…”Hoca izah eder.“İki sene önce bu millet canı pahasına darbecilerin karşısına dikildi. Kimi şehit oldu, kimi gazi.”Çekirge, o şanlı günde sokağa çıkıp tankları kovalayanlardan biridir.“Elbette Hocam” der, “yine olsa, yine öyle yaparız.”“Bu defa topla tüfekle gelmiyorlar. Şimdiki saldırı
Çekirge’nin kur hareketleri hakkındaki sorusuna, “Darbenin ekonomik ayağı” diye cevap verir Hoca.
Ne var ki talebenin kafası, birkaç kelimelik açıklama ile rahatlığa kavuşmakta zorlanır.
“Hocam, dolar aldı başını gidiyor…”
Hoca izah eder.
“İki sene önce bu millet canı pahasına darbecilerin karşısına dikildi. Kimi şehit oldu, kimi gazi.”
Çekirge, o şanlı günde sokağa çıkıp tankları kovalayanlardan biridir.
“Elbette Hocam” der, “yine olsa, yine öyle yaparız.”
“Bu defa topla tüfekle gelmiyorlar. Şimdiki saldırı ekonomik. Kur ayarlarıyla oynayıp milleti bezdirmek istiyorlar.”
“Anladım Hocam, bu durumda hasarımız ne olabilir?”
“Ekonomik saldırıdan hepimiz etkileneceğiz kaçınılmaz olarak. Bazılarımız ekonomik açıdan şehit, bazılarımız ekonomik gazi olacağız.”
“Biraz komik olmadı mı Hocam bu tarif?”
“İşine gelirse Çekirge. Durum budur. Görmedin mi, Nedim Şener her şeyini kaybetmeye razı olduğunu söyledi göğsünü gere gere?”
“Hocam, herkes o kadar cesur değil ama çoğunluk öyle düşünüyor.”
“O zaman korkma Çekirge...”
“Peki Hocam.”
Rüzgârdır eser geçer, döviz oyunları ezer geçer. Fakat sonra hep beraber ayağa kalkarız. Yeter ki birliğimiz dirliğimiz bozulmasın.”
“Âmin…”
“ABD’nin şantajları karşısında boyun eğmektense, güçlü durup onurumuzu korumamız gerekir. Rakamlar iner, çıkar. Yiyecek iki lokma ekmeği her zaman buluruz. Ötesi hikâye.”
*
Çekirge ile Hoca’nın sohbetine kulak misafiri olmamız iyi geldi.
Gezi ile başlayan saldırılar, peş peşe gelmişti. En son iki yıl önce 15 Temmuz’daki darbe ve işgal girişimi, pek çoğunun aklını başına getirdi.
Neydi oradaki mesele?
İki ağaç olmadığını biliyoruz.
Kendileri açıklamıştı, “Sen hâlâ anlamadın mı?” diyerek…
*
Kendilerine “Taksim Platformu” adını verenlerin taleplerini hatırlayalım.
Köprü yapılmayacak…
Tünel açılmayacak…
Üçüncü havalimanı inşaatı durdurulacak…
Bütün büyük projelerden tamamen vazgeçilecek.
Köprü de yapıldı, tünel de açıldı, yollar da yapıldı.
İşte şimdi devasa havalimanı açılışına sıra geldi.
Bugün itibariyle yüzde 95’i bitti, 29 Ekim’de kısmetse kurdele kesilecek.
*
Taşınma operasyonu dünyanın en büyük işlerinden.
Yeşilköy’deki Atatürk Hava Limanından, 25 bin tır yük taşınacak.
Bu kadar şiddetle karşı oldukları işe son noktayı koymak üzereyken, o herifler oturup seyredecek değillerdi herhalde.
Ellerinden ne geliyorsa, ortaya koyacaklardı... Şimdi onu yapıyorlar.
*
Son yazılarda CHP’deki hareket üzerinde durmuş, bazı tavsiyelerde bulunmuştuk. Tamamlayalım.
Altı oku üçer üçer bölüşmeye yanaşmazlar.
Muharrem İnce ve arkadaşları şayet yeni bir parti kurarlarsa, amblem olarak ‘yay’ı seçsinler demiştik.
Malûm, yay olmadan oklar bir işe yaramaz.
Ancak bundan ibaret değil.
Ok da olsa, yay da olsa, yetmez.
İkisi bir arada olsa bile, onları kullanacak iki el lâzım.
İki elden öte, iki kol lâzım.
İki kolun buluştuğu bir gövde lâzım.
Gövdenin üstüne bir baş lâzım.
Kısacası bir adam lâzım.
Hani Muharrem İnce seçim gecesi “Adam kazandı” mesajı göndermişti ya, işte o türden.
Adam var mı adam?
#FETÖ
#ABD
