Sevgili günlük, bu sefer çok kolay oldu. Tereyağından kıl çeker gibi hallettik işimizi. Kıl biraz uzuncaydı ama olsun. Netice tam istediğimiz gibi. Mazbatayı aldık.Keşke daha önce düşünseydik bu işi.15 Temmuz’da o kadar patırtıya hiç gerek yokmuş.Şimdi anlıyoruz bunu da. Tecrübe işte… Böyle böyle kazanılıyor. Ne diyebiliriz?***Feto’nun çocukları boş yere deşifre oldu.O kadar insan işinden edildi, yurt dışına kaçmak zorunda kaldı.Şu sandık darbesini evvelce gerçekleştirebilseydik, bugün hepsi yerli
Sevgili günlük, bu sefer çok kolay oldu. Tereyağından kıl çeker gibi hallettik işimizi. Kıl biraz uzuncaydı ama olsun. Netice tam istediğimiz gibi. Mazbatayı aldık.
Keşke daha önce düşünseydik bu işi.
15 Temmuz’da o kadar patırtıya hiç gerek yokmuş.
Şimdi anlıyoruz bunu da. Tecrübe işte… Böyle böyle kazanılıyor. Ne diyebiliriz?
***
Feto’nun çocukları boş yere deşifre oldu.
O kadar insan işinden edildi, yurt dışına kaçmak zorunda kaldı.
Şu sandık darbesini evvelce gerçekleştirebilseydik, bugün hepsi yerli yerinde kalırdı.
Kırk yıllık emek, bir gecede harcandı.
Neyse. Neticeye bakalım. İstanbul’u aldık. Ankara’yı aldık. İzmir zaten bizimdi.
***
Onca itiraz ettiler ama sonucu değiştiremediler.
Zaten geçersiz oyları saymakla bir yere varamayacakları belliydi.
Garibim, nasıl da hiçbiri anlayamadı.
Birkaç sandığın oylarını da yeni baştan gözden geçirdiler ama neyse ki hepsinin sayılmaması için iyi direndik.
İçlerinde kalmadı görünüşte. Bir şekilde itiraz etmiş oldular, oylar göstermelik de olsa sayılmış oldu.
Oyun, kuralına göre oynanmış gibi.
Oy kullanılmış, sayılmış, listelenmiş, sonuca itiraz edilmiş…
Onun da gereği yerine getirilmiş mi? Tamam, mesele bitmiştir. Gaz alınmıştır.
***
Sevgili günlük, seni de epeydir ihmal ettim, kusura bakma.
Şu seçim telaşı yüzünden epeyce gergindim.
Oyların hepsi sayılır diye nasıl uykularım kaçtı bilemezsin. Hakkıyla direndik, sesimizi yükselttik, geçti.
Böylesine geniş kapsamlı örgütlenmeyi takdir etmelisin ki çok iyi becerdik.
Taktiklerimiz işe yaradı.
Yumuşak tavır, güler yüz çok önemli. Alışılageldiği üzere sinirleri germeden.
Boş yere sinir harbine girmemek, ortamı germemek… İşte bu işin sırrı.
Planımızın en önemli parçası bütün bunlar, işin ince yanları.
Sandık başında bir iki kişinin güvenini baştan kazanınca, sonrası çok kolay.
Hedefteki görevlinin dikkatini bir şekilde dağıtmak. Devamlı değil, ara sıra. “Çakmak var mı” diye sormak, “kıyafetin ne güzel” demek yeterli.
Sonraki aşamadaysa kaydırma. O konuda yaptığımız provalar çok faydalı oldu.
***
Yahu bazı sandıklarda adamların gönderdikleri görevliler o kadar itimat etti ki bizim çocuklara, hiç kontrol etmez oldular.
Kenara çekilip elindeki telefonundan oyun oynayan sandık müşahidi bile gördük be.
Bu kadar olur yani.
Adama para versek yapmaz, o kendiliğinden… Tööbe tööbe... Yok, tu bi, or nat tu bi.
Tam o durumdaydı işte. Orada var mı, yok mu, belli değil.
Ulan günlük, senin bile gülesin geliyor değil mi bu duruma?
Daha dur, bu ne ki? Sırada ne numaralarımız var.
***
Bak ne diyeceğim. Eğer beklenen olursa, kazanan yine biz olacağız.
Plan tıkır tıkır işlemiş olacak.
Hele şu heyecanlıların ateşi bir yükselirse…
O zaman şenlik başlar. Kim kime, neyle saldırır, bilemem artık. Şartları olgunlaştırıyoruz.
***
Yahu günlük, öncesinde o kadar operasyon çekmemize rağmen, adamlar açık farkla kazandıkları seçimi birkaç kalem oynatmasıyla kaybettiler; fena halde mağdur duruma düştüler…
Hâlâ yok iptal edilirse karşı taraf için mağduriyet doğar, yok seçim yenilenirse kesin kaybederiz diye mırıldanıp duruyorlar. Geliyor kulağımıza. Yazılanları da görüyoruz.
Bunların bu ahmaklığına da hayran kalmamak elde değil be günlük.
***
Ulan günlük, senin de hiç sesin çıkmıyor be. Hep kendim söyleyip kendim dinliyorum.
Yalnız şu uzun var ya, epeydir sessiz. Kenardan seyrediyor. Bu sakinlik hayra alamet değil.
Düşündürücü. Ondan çekiniyorum haklı olarak. Sen bilmezsin. Bir numara çekecek gibi yine.
İşte o zaman, Corciya bataklığına düşmüş gibi hissederim kendimi.
#Seçim
#FETÖ
#İstanbul
